TOSFED'de Yeni Dönem; Berberoğlu Başkan

Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun 9 Kasım 2012 günü Ankara’daki Aktif Metropolitan Hoteli’nde yapılan 3. Olağan Genel Kurulu sonucunda, Demir Berberoğlu, TOSFED başkanlığına seçildi. Genel Kurul’da yapılan başkanlık seçimi sonucunda, Demir Berberoğlu 83 oy alırken, rakibi Satvet Çiftçi’ye sandıklardan 65 oy çıktı. Bu sonuçla beraber, Demir Berberoğlu; Oyman Atabay ve Mümtaz Tahincioğlu’ndan sonra TOSFED tarihinin üçüncü başkanı oldu.

Genel Kurul üye listesindeki 151 delegenin 139’unun hazır bulunmasıyla başlayan kurulda, ilk olarak genel kurulu sevk ve idare edecek olan Başkanlık Divanı seçimi yapıldı. Çok çekişmeli geçen divan seçiminde, Satvet Çiftçi’nin önerdiği Oyman Atabay başkanlığındaki divan ekibi ile Metin Çeker’in önerdiği Süleyman Bektaş başkanlığındaki divan ekibi mücadele etti. Divan başkanlığı seçiminde üç oy geçersiz çıkarken, Süleyman Bektaş 69, Oyman Atabay 67 oy aldı.

Divan’ın Süleyman Bektaş’ın başkanlığında oluşmasının ardından, TOSFED Başkanı Mümtaz Tahincioğlu açılış konuşmasını yaptı. Devamında Spor Genel Müdürlüğü (SGM)’nün yeni yönetmeliği çerçevesinde hazırlanan ve SGM tarafından onaylanan taslak Ana Statü, genel kurulun görüşüne sunuldu. Yeni taslak Ana Statü, oybirliğiyle aynen kabul edildi.

Genel Kurul’da daha sonra, Yönetim, Denetleme ve Disiplin kurullarının 2011-2012 yıllarındaki faaliyet ve raporları, üyeler tarafından ibra edildi.

Gündemin en önemli maddesi olan Başkanlık Seçimi için, otomobil sporları camiasının tanınan iki ismi, Demir Berberoğlu ve Satvet Çiftçi’nin listeleri yarıştı. Çekilen kuranın ardından önce Satvet Çiftçi, daha sonra Demir Berberoğlu seçim konuşmalarını yaparak, delegelerden oy istedi.

Kapalı oylama sistemi yapılan seçim bir saat sürdü ve aralarında Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan’ın da bulunduğu tam 149 üye oy kullandı. Sandıkların açılması sonucunda Demir Berberoğlu ve ekibine 83, Satvet Çiftçi ve ekibine 65 oy çıktığı görülürken, bir oy da geçersiz sayıldı. Bu sonuçla beraber Demir Berberoğlu, beraberindeki sekiz asıli sekiz yedek üyeden oluşan toplam 16 kişilik yönetim kurulu ile birlikte, 2016 yılı sonuna kadar TOSFED Başkanlığı’na seçilmiş oldu.

Yeni başkan Demir Berberoğlu’nun seçimde yarıştığı Satvet Çiftçi ile beraber, eski başkanlar Mümtaz Tahincioğlu ve Oyman Atabay’ı da yanına alarak poz vermesi, otomobil sporları camiasının özlediği bir fotoğraf karesi olarak algılandı.

Başkanlığı kazandıktan sonra delegelere teşekkür eden Demir Berberoğlu, otomobil sporlarını daha da ileriye götürebilmek için var gücüyle çalışacağını belirtirken, tüm camianın birlik ve beraberlik içinde hareket etmesinin önemini vurguladı.

Berberoğlu, Türkiye’de bulunan otomobil sayısı göz önüne alındığında yarışlara katılımın çok düşük olduğunu ifade ederek, söyle konuştu:

”1970’li yıllarda 80-85 arabalı startlarda zaman zaman beraber yarıştık. Bugün Türkiye’deki otomobil sayısı o günkü sayının tahminen 300 katıdır. Hal böyleyken bizim start alan araç sayımız 20 ila 25 seviyesinde. Gerçekten büyük zirveler yakaladık. Formula 1’i, Dünya Binek Otomobiller Şampiyonası’nı (WTCC), Dünya Ralli Şampiyonası’nı (WRC) kaçırdık. Ulusal şampiyona startlarında sıkıntı yaşar haldeyiz. Son Bursa yarışında 25 startla sezonu kapattık. Tırmanma yarışlarında 7 starta kadar düşmüşüz. Rally crossda da öyle. Off-road ve driftte ise büyük seyirci potansiyeli var. Bu işlerin birinci çaresi start sayısını artırmaktır, başka yolu yoktur. Güvenlikten ödün vermeden yarışlara katılabilmeyi ucuz hale getirmeliyiz.”

Berberoğlu, yönetim kurulunu uzun süre açıklamaması eleştirilerine, ”Herkesin bir yoğurt yiyişi vardır. Satvet Ağabey açıklamayı tercih etti. Ben de bazı televizyon programlarında yönetim kurulundaki arkadaşlarımın isimlerini söyledim. Kuruldaki arkadaşlarımızın hepsi otomobil sporlarında yıllarını geçirmiştir ama fırsat bulamadıkları için idarecilik yapmamıştır” yanıtını verdi.

Berberoğlu, başkan seçilmesi durumunda bütçe denetiminin büyük bir şeffaflıkla gerçekleştirileceğini ve muhasebe kayıtlarının, TOSFED’in internet sayfasından günlük olarak yayımlanacağını, büyük rakamlı işlerin ihaleyle yapılacağını dile getirdi. Berberoğlu, Türkiye’de otomobil sporundan para kazananan çok fazla kişi olmadığını dile getirerek, amatörler için aktif ayrımcılık yapılacağını ayrıca kadın sporculara bir veya iki yıl süreyle 1 lira karşılığında lisans verileceğini kaydetti.

Berberoğlu, ”Ben size yeni bir nefes öneriyorum. Biz de çok yeni değiliz aslında, 60 yaşımıza geldik. Seçilirsek bir dönem daha seçilebiliriz. Ondan sonra Servet Ağabeyimizin yaşına geleceğiz. O zaman bırakmamız lazım” diyerek sözlerini tamamladı.

Başkanlık seçiminin ardından, 2013 ve 2014 yılı taslak bütçelerinin de genel kurulun onayından geçmesiyle beraber, genel kurul noktalanmış oldu.

TOSFED’in yeni başkanı Demir Berberoğlu’nun Yönetim Kurulu şu isimlerden oluşuyor:

Başkan: Demir Berberoğlu, Asıl Üyeler: Metin Çeker, Ercan Kazaz, Mehmet Becce, Sabri Ünver,  Sinan Kılıç,  Mehmet Uzun, Yaman Besen, Cengiz Artam. 

Kaynak: TOSFED ve Hürriyet

 

 

Demir Berberoğlu Kimdir?

1953 Ankara doğumludur. İlköğrenimini Eskişehir’de yaptıktan sonra İstanbul Galatasaray Lisesi ve Ankara Hukuk Fakültesi’nde öğrenimini tamamlamıştır. 1977 yılında Eskişehir’de serbest avukatlığa başlamış ve bu işini halen sürdürmektedir.

1983 yılında DYP Eskişehir Kurucu İl Başkanı sıfatı ile siyasete atılmış, 1995 yılında yapılan genel seçimlerde Eskişehir Milletvekili seçilmiş ve bu görevi sırasında TBMM İnsan Hakları Komisyon Başkanlığı, Adalet ve Anayasa Komisyonu üyeliklerinde bulunmuş, Karadeniz Parlamentosu Başkan Yardımcılığı görevinin yanında Türkiye Rusya Dostluk Grubu Başkanlığı’nı da yürütmüştür.

Otomobil ve Otomobil Sporları’na merakı çocuk yaşlarda başlayan Demir Berberoğlu, yoğun iş hayatından kalan zamanlarının tamamını bu hobisine ayırmaktadır. Yarış hayatına 1971 yılında yapılan Hitit Rallisi’ne katılarak başlamış, o günden bu yana halen aktif olarak otomobil sporları kariyerini başarıyla sürdürmektedir.

Bu başarılar içerisinde bir çok ulusal ve uluslararası birinciliklerinin yanında 2003 Türkiye Klasik Otomobil Şampiyonluğu, 2004 FIA Historic Rally Şampiyonası- Acropolis Rally Kategori 1 Birinciliği, 2007 Türkiye Historic Rally Şampiyonluğu ve 2010 Türkiye Historic Rally Kategori 1 Şampiyonluğu yer almaktadır.

Halen yaşamını otomobil ve iş hayatı içinde sürdüren Demir Berberoğlu, Fransızca ve İngilizce bilmektedir.

Tecrübeli sporcu ve eski milletvekili Demir Berberoğlu, TOSFED 3.Olağan Genel Kurulu öncesinde, resmen adaylığını açıklamış ve 9 Kasım 2012 günü Ankara’da yapılan seçimde federasyon başkanlığını kazandı.

Kaynak: rallitürk

 

 


Yorumlar

  1. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    Eline sağlık, hislerime çok güzel tercüman olmuşsun. Bütün bu sorunları üşenmeden yazmışsın, ki bazı konulara da eminim uzamasın diye hiç değinmedin bile, farkındayım.

    Her şey de sana katılıyorum, ancak bu ülkede her iş çıkmaz sokak. Halka sevdirmek için basının işini yapması gerekiyor, ancak bu konuda bir medya oluşturmak için yatırım lazım, sonuçta bu zaman ve para gerektirecek. Basının bu işten para kazanabilmesi için de popüler olması lazım ki, zaten burada bir kısır döngü başlıyor. Motorsporlarının paraya ihtiyacı var ancak bunun için sponsorlar lazım, sponsorlar da aynı şekilde hitap edeceği kitle küçük olacağı için yine çok büyük pay ayırmıyorlar bu işe, çünkü reklam değeri düşük. Konu yine yeterince tanıtılmaması problemine geliyor. Bu şartlar altında yetenekli pilotların, yetenekli gençlerin önünün zaten açılamadığını söylemeye bile gerek yok sanırım.

    İşte tüm bu çıkmazların içinde belki de yapılması gereken şey sansasyondur. Biz ki buz pateniyle alakamız olmayan bir milletiz, prime-time'da buzda dans yarışmaları izledik, sonra millet kızını oğlunu buz pistlerine götürmeye başladı. Demek ki iş sansasyonel biçimde yapılmalıymış diye düşünüyorum artık. Acun'la konuşsunlar dedim, çünkü cidden artık bu işin doğru düzgün yollardan yapılacağını düşünmüyorum. Biz çok iyi yarışçılar değil, Ken Block gibi adamları seviyoruz, kadın yarışçı dediğimizde aklımıza Danica Patrick geliyor. Survivor öncesi çoğu kişi Derya Büyükuncu'yu bilmiyordu ama şimdi arada görüyorum, spor haberlerinde bazen adı geçmeye başladı yarışma sonrası. Kemal Abi'yi kaybettik geçtiğimiz aylarda, hangi haber programında adı geçti? Ben bile bir gün sonra öğrendim

    Ben artık bu işin düzgün şekilde olacağına inanmıyorum, her işte olduğu gibi bunda da işin hilesine yönelmek lazım, göz boyayarak, halka sansasyonlar, şovlar izleterek bu işi yapmak lazım. Ve bunu isteyerek değil, umutsuz olduğum için söylüyorum

  2. Lovly, evet yurt içini güzelleştirmek en önemli daha doğrusu sonuç almaya neden olabilecek tek nokta. Biz bunu sağlayamadığımızdan zaten F1'den kar edemeyen bir pist işletmeciliği ile karşılaştık ve sonuçlarından bağımsız kaybettik. Herkes sonuç görüşmelerine takıldı durdu ancak bu noktaya gelmeden öncesine kafa yoran yada iyi takip edebilen pek az kimse var. Bizim pist'i yapmadan henüz Mümtaz bey olabileceğini ifade etmeye çalıştığında millet bazlı hazırlık çalışmasını yapmamız gerekiyordu ancak bunu sağlayabilecek bir kitle olmadığından, şahıslara bağımlı olunduğundan mümkün olmadı ve ilgi de olmadı, kazanç da olmadı. F1 ise bu noktada hiç bir şeydir herşey bununla başlamaz sadece bir sonuç, zirve projelendirmesidir Formula 1, ancak bunu algılayamadık. Buralarda ki popülasyon da herşeyin bundan ibaret ve asıl maksadın bunun olması gerektiğini sanıyor. Neyse….
    Rusya F1'e giden yolda halk bazında çalışmalar yapıyor, bir alt yapı oluşuyor kendiliğinden aynı şekilde bu Hindistanda da oldu. Ve yeni bölgelerin sonuçlarını siz Tv başında görebiliyorsunuz. Abu dabi gibi bölgeleri burada kast etmeye çalıştığım şeylerin haricinde tutuyorum. Nedenleri uzun bir konu.
    – Bizim Moskow Unlim gibi alanlara ihtiyacımız var. Zenginlerimizin böyle alanlara ve hatta ücretsiz ulaşımını sağlamak gerekiyor ve halka ne kadar yayabiliyorsanız o kadarını gerçekleştirin. 3 büyük bölgede bunu sağlamamız gerekiyordu fakat devlet buna şuana kadar engeldi. Federasyonun bu konuda devleti amiyane tabirle kandırarak birilerinin boş alanlara serbest asfalt çalışması yapmasını sağlayabilirler bunu illegal yani federasyon işletme kuralları dışında yapmalılar ve güvenliğe takılmamalılar. Basın böyle tahmin edilebilecek anlarda uzak tutulmalı. Maliyet düşük olmasının sebebi ancak kuralsızlık olur bırakın kazalar olursa olsun. İnsanlar zamanla bunları kendileri tolere edebilir. Fakat bunun gibi serbest alanlar için (kısmi işletmecilik, denetleme, kural sınırlılığı da getirilebilir hani) ilk engel federasyonun kendisi oldu hep.
    – Örnekle bir kaza oldu insanlar öldü var olan resmi drag alanı kapatıldı. Geliştirme ve telafi çalışması düşünülmedi bile. Bunlar gibi örneklerle geçmişte gerçekleştirilen yarı profesyonel bir çok organizasyon tükendi.
    – Açıklamalarda ki gibi bizim karting, drag, drift alanlarına ihtiyacımız var. Yarı yarı profesyonel organizasyonlar olmalı bunu halk izleyebilmeli. Böyle araçları hazırlayacak mühendislerimiz var, piyasaya hizmet de üretiyorlar zaten. Bir zevk, paralı artislik, kapışma pozisyonları oluşturulursa için de yer alabilecek bir çok insan var İstanbul gibi birkaç şehirde.
    – Karting alanları federasyon çatısı altında toplanmalı ancak burada ki anlayış işletmecilik ve zorluk çıkarma, safhaları zorlaştırma yönüyle olmamalı. Organizasyonel bütünlük için bu şart. Zengin insanlar kafalarına göre kupalar düzenleyebilmeli. Biliyorsunuz Burcu'nun içinde olduğu böyle bir organizasyon oldu. Ancak onların yaşadığı sıkıntılar da mevcut.
    Böyle karting alanlarının geliştirilmesini, daha iyi hizmet sunmasını ve devlet gizli bütçesinden federasyona para aktrarak, uygun fiyatlar da kalmasını federasyon başarabilmeli. (Kanuni eksiklikler çok hatta şu ana kadar bahsettiklerim ile ilgili hukuki background yok bile bunları da bir taraftan oluşturmalılar.) Sonra federasyon yeni alanları tespit ederek bunları işletmecilik yapmak isteyenlere sunabilmeli bu konuda sadece aracı olmalı. Şehir merkezlerine yakın alanlar olabilemeli bunlar.
    – Hali hazır da drift ile ilgilenen, katılımı arttırmak isteyenler var. Alanlar yetersiz. Bir çok ülkede olmayan birşeye de sahibiz o da V1 challenge, Volkicar. Hali hazır da şehir merkezlerinde, kalabalık alanlarda görsel sunan bir organizasyon alın işte fırsat yürüyüş yolu halini alan taksim meydanında yarış bile olmasa drift görselleri sunmak için davet edebilirsiniz. Volkan usta kendileri nereye sürüklenirse desteklemeyecek biri değil. Tabi olumluluk babında.:) Büyük karting alanları olsa mesele bu V1'ler dahi koşturabilirler.
    İstanbul park üzerine 1 profesyonel, dış ortam olarak da 1 halk için karting alanı oluşturma fikri var bu mutlaka gerçekleştirilmeli. Pistimizin kısa, uzun şeklinde modifikasyona ihtiyacı var iç düzenleme gerekiyor. Bu da sonucuydu. (prof. karting org. için körfez'e, izmir'e gidemiyoruz malum:O )
    – İstanbul Park'ın tüm serilere ve street legal perf. makinelerine açılması lazım ki bu konuda ihale yapıldı olumlu ümidimizi koruyoruz. Çevre düzenlemesi olarak trophy alanı derhal faaliyete başlamalı ve geliştirilmeli. Bu konuda öneriler çok başka organizasyonlar için kullanılması babında da. Müzik, fuar vesair bizim için öncelikli değil çünkü biz kendi pist şampiyonlarımızı bile daha orada tam teşekküllü gerçekleştiremiyoruz. Pist tanıtım, test organizasyonlarını düzgün yürütemiyoruz.
    – Birilerine rant olacak diye çekinme, geri duruş sergilememek lazım. İstenmese bile bu olması gerekiyor rant olmasın anlayışı ile hiçbirşey gerçekleştiremiyoruz sonra. Fakir zihniyeti ile tesissel ve organizasyonel gelişim kaydedilmesi mümkün değil.
    – Federasyon veya artık kim olacaksa o , daha profesyonel bir anlayışle web sitesi, yayıncılığına ihtiyacımız var. Hali hazırda ki malum 2 site (1 ralli platformu ile aslında 3) bu konuda ki ihtiyacı karşılayamıyor. Kültürel gelişim için önceliği alt makinelere, serilere de verebilen, teknik makaleler barındıran ve hali hazırda pilotluk yapan ve mühendislik icra eden kişilerin ropörtajları ile sırf habersel içerik oluşturmayan bir web yayıncılığına ihtiyacımız var. İşte motorsporları platformu ancak böyle olur ve gençleri salt F1 taraftarlığından ancak bu kurtarır. Mesela kamyon serisinin nice ve nasılını böyle anlatabilir, teknik hayranlığı oluşturabilirsiniz.
    – Motorsporları bazlı yayıncılığın şifreli yada erişim sınır belli olan platformlardan kurtarılması gerekli. Bu serbest piyasa anlayışına aykırı ve federasyonun kabiliyetlerinin üzerinde bir konu ancak devlet bu konuda kandırılabilir. F1 yayın ihalesini alan firmanın da bir şekilde zarar etmemesi geniş katılım oluşturulması ile sağlanabilir. Medya üzerinde büyük çaplı birşey oluşturmak mümkün değil bir kaç sene içerisinde bir yayın, habercilik anlayışı da oluşturmak mümkün değil çünkü motorsporları hakkında bilgisi olan gazeteci, basın uzmanı sayısı neredeyse hiç yok denebilecek konumda. Zorla yayınlar da oluşturamazsınız özel kanallarda. Trt bu konuda büyük imkan ve rtük tarafından sigara yayını gibi belki en fazla 5 er sn lik vurucu görsel ve haber verimi bir mecburiyet olarak özel yayıncılığa getirilebilir. En azından alt yazı geçirme mecburiyeti getirilebilir. Mesela ; Antalya ralli kros şampiyonasında etap lideri şudur, yarışı şu kazanmıştır, şunlar kaza yapmıştır vb. Biliyorsunuz motorsporları haberciliği kaza ve ölümler üzerine kurulu bundan kurtarmak zamanla izleyici ilgisi kazandırır.

    Neyse şimdilik bu kadar yeter. Onur arkadaşımızın ki gibi güzel birçok öneri var buraya ekleyebileceğimiz daha birçok şey var ancak bir anda çok şey yazmak zor oluyor.

    Bu habere yorum ve ilgi düzeyimiz bile motorsporları kültürü bazında bakılmadığı Formula 1 renkliliği üzerine bakıldığını ortaya koymada yeterlidir sanırım. Hepimiz yetersiziz. Sürüklenmeye, yönlendirilmeye ihtiyacımız var.
    Son olarak şunu diyeyim F1 önemli popülarite ifade eden bir zirvedir. Bunun temel ile bağlantısını koruyamaz, arasını dolduramazsanız geleceğe götüren olamaz, sonuç ve gelir üretemezsiniz.

  3. konu şudurki yeni yönetim f1 veyahut wrc yi ülkemize getirecekmi yada ikisinden birini getirecekmi motor spor hayranlarının merek ettiği bu mudur ? hee budur.

  4. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    Popülerize etmenin çeşitli yolları var, pek çok farklı politika uygulayabilirler aslında.

    Mesela bir şekilde sponsorların ilgisini çekecek aktiviteler olmalı ki, ortaya para koyan kişiler olsun. Bu şekilde ekonomik açıdan motorsporlarına kazanç sağlanabilir ve pilot kazançları arttırılır. Malum, bizde parası güzel meslekler her zaman ilgi çeker. Dolayısıyla motorsporları reklam arenasına dönüştürülerek ekonomik olarak ilgi odağı haline getirilebilir.

    Diğer taraftan tv konusundan bahsetmişsin, Acun ile bir görüşsünler, bir yarışma programı düzenlesin, yetenek yarışmalarına bayılıyor zaten, hem yetenekli gençler ortaya çıkar, hem bu alanda ilgi oluşur, hem de sponsorlar işin içine daha rahat adım atar.

    Şu an amaç idealist olmak değil, sektör gelişene kadar olabildiğince pazarlama yapmak, popülerize etmek. Finlandiya gibi bir motorsporları geleneğimiz olsa idealist bir anlayışı desteklerdim ama Türkiye o konumda değil. İlk aşamada olayı çekici hale getirmek, yetenekli gençlere ekonomik olanaklar vermek için onları sponsorlarla tanıştırmak lazım.

  5. Lovely_F2008  avatarı

    Haklısın , yurt içini halletmeden yurt dışını halletseler nolur ? Gördük sonucunu . Kimse motorsporundan anlamıyor , takipçisi değil , pistlere gidemiyor olmadığından , bizim motorsporu serilerimiz yok . Bu yüzden bence yurt dışı ikinci planda . Heryere irili ufaklı pistler yapmaları ve yarış serileri oluşturmaları lazım artık . Bunları da tv.ye vermeleri lazım ki insanlarımız en azından tv.de görüp vay Türk insanımız gerçek yarış yapıyor diye merak edip bu işe gönül verebilsin .

  6. Hadi bakalım hayırlı olsun yeni federasyon başkanımız. Umarım birkaç yıl için de Mümtaz beyi aramayız daha doğrusu onun yurt dışı bağlantılarını aramayız. Tabi eksik kalan taraf olan yurt içini güzelleştirmek lazım öncelikle. Pistimiz de ihale edildi, hızlı gelişmeler görürüz inşallah.
    Yönetim kurulu epey iyi görünüyor.

  7. Hayirlara vesile olmasini dileriz, Mumtaz Tahincioglu`nu pek sevmemekle birlikte sanki dis iliskileri iyi gibiydi, tabi uzaktan gorunum. Berberoglu ve ekibi insallah daha iyi islere imza atar.. Serhan Acar`a bir gorev vereceklermi acaba, adam hakediyor..

  8. -edit- gelecek yıl wrc den çekilen citröen değil ford.

  9. Yeni dönemin Türkiye için beyaz bir sayfa ile başlamasını temenni ediyoruz. Tüm dünyada motorsporlarında gerçek anlamda bir kriz yaşanıyor bunun da temel nedeni ticari menfaatler ve küresel ekonomik kriz.

    Dünya şapında koşulan serilerde bile ciddi ayrılıklar ve küçülme politikaları söz konusu, markalar spordan kaçıyorç Bunun en bariz örneği F1 den çıkan Toyota,Honda,Renault gibi üreticiler zira Peugeot hem WRC hem de dayanıklılık serilerinden çekildi hatta gelecek yıl Citroen bile fabrika takımı olarak katılmayacağını açıkladı.

    Kısacası USA'daki NASCAR hariç tüm serilerde çöküş yaşanıyor.

    Formula 1 ''kozmopolit-ik-'' yapısı ve motorsporlarının amiral gemisi olması nedeniyle (her yıl yeni pistler ve -michael,kimi- gibi eski pilotların dönüşü sayesinde) kuyruğundaki krizi atlatmayı başarıyor ama hele ki Türkiye gibi küçük organizasyonların hiç şansı yok. Kişisel gayretlerle de ancak ve ancak 3-5 araç yarıştırabiliyorsunuz.

    Türkiye ve Dünya otomobil ve motor sporları için bu zor dönemde yeni federasyona başarılar. Umarın krizi fırsata çeviren biz oluruz hem F1'i hem WRC'yi hem de destek serilerini Ülkemizde yeniden izleme şansı yakalarız.

  10. Heikki Kovalainen avatarı
    Heikki Kovalainen

    Ne Değişicek ki ???

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir