Hatta geçen sene 5 hafta beklemiştik Spa’yı. Bu sene yine 4 hafta olsa da takvimdeki 3 haftalık birçok aradan sonra yaz tatili hiç iyi olmadı. Sanırım neredeyse 1 aylık aranın tek iyi yanı Formula 1’in en güzel pisti Spa-Francorchamps’ın reytinglerini artırması. 4 haftalık yaz arasının yarısı geçti ama biz de kalan 2 haftada ‘Formula 1 ihtiyacını nasıl gideririz’e bir çare aradık ve 10 maddelik bir reçete hazırladık, inşallah işe yarar.
10. Fotomaç Okumak
Evet, bizim Fotomaç bu. O kadar sıkıldınız ve tatile de gitmediniz. Elinizin altında Formula 1 haberlerine bakacak internet de yok. Ne yapacağınızı şaşırmış durumdasınız. Her Türk gibi futboldan da uzak kalamıyorsunuz. Biraz moral lazım önümüzdeki sezon için. Aklınıza gelen en son çare olarak bir gazete bayiine gidip Fotomaç istiyorsunuz, yalnız geç kalmayın spor gazeteleri en çok transfer dönemlerinde satar. Bu kadar heyecana benim kalbim kaldırmaz diyorsanız, biraz daha üsturuplu sallayan Fanatik’i de öneririz. Bu arada Cardozo Fener’le anlaşamadı.
9. İnternette Gezinmek
İnternette Türkçe Formula 1 ve Motor Sporları haber sitelerinin ve blogların sayısı çok az olmamakla beraber, yetersiz olduğu aşikar. Biraz ingilizceniz varsa yabancı forum ve sitelerde gezinerek hem F1 bilginizi hem de ingilizcenizi ilerletebilirsiniz. Ayrıca arkadaşlıklar da edinebilirsiniz. Özellikle kişisel bloglarda çıkan iyi yazılar haber sitelerindeki tekdüze ve bürokratik dilin sıkıcılığından sonra ferahlatır. Başlangıç olarak autosport’un forumu iyi bir adres olabilir.
8. Başka Sporlarla İlgilenmek
Yaz arasını değerlendirmek için en favori seçeneklerimden. Biraz ilgi başka bir spor dallarını takip ettiğinizde yeni bir ilgi alanı kazanmak çok zor değil. Bu sene mesela Dünya Yüzme Şampiyonası vardı, bugünlerde de Dünya Atletizm Şampiyonası var (10-18 Temmuz). En uygun sporlar Atletizm, bisiklet ve tenis gibi duruyor ama kişiye göre değişir tabii ki.
7. Arşiv Yapmak
Kafanıza estiğinde yarış izlemek istiyorsunuz. Bunun için de en uygun yöntem arşiv yapmak. Arşiv yaparken en zor kısım ise en eski yarışları bulmak. Mesela 2013’de bütün yarışları izlemek istiyorsunuz, perşembe günü yapılan basın toplantıları dahil o yarışa dair ne varsa bulmak hiç de zor değil. Daha eski yıllardaki çok popüler yarışları bulmak Rapidshare ve torrent gibi paylaşım sitelerinin kısıtlanması gibi nedenlerle işkence olabiliyor. Onun için gördüğünüz anda bu yarışları hemen indirmek, sonrası garanti değil çünkü. Formula 1 severlerin de bu konuda ‘arşiv kardeşliği’ yapması çok yerinde olur aslında. Fom ve Bernie varken istediğiniz zaman internette yarışları bulmanın veya izlemenin garantisi yok. Arşiv deyince aklınıza hemen eski yıllar de gelmesine gerek yok. Dediğimiz gibi 2013’e dair yarış kayıtları varken bir an önce arşive başlamak iyidir.
6. Sezon Ortası Analizleri
Formula 1’in olmazsa olmazlarından biri sezon sonu değerlendirmesi ise diğeri de sezon ortası analizleri. Yaz arasında bol bol istatistik de içeren yazı görmemeniz mümkün değil. Bu yazıların bir özelliği de takım içi rekabetlere odaklanmasıdır. Sezon içinde gözden kaçabilen birçok noktayı da gözümüze sokarlar. Okumakta fayda var.
5. Wikipedia’da Oyalanmak
Wikipedia’nın içeriğini 9. maddeye sığdırmak büyük ayıp olurdu. Bazen youtube’dan bile daha çok oyalanıyor insanı. Örneğin ”2000 sezonunda ne olmuş lan” diyerek açıyorum wiki’yi, sonra Heidfeld’le Alesi’nin aynı takımda sürmesine şaşırıyor, Alesi’nin hangi sezon emekli olduğuna bakarken Hakkinen’le aynı anda veda etmesine daha bi şaşırıyorum. ”Peki Spa’da feci kazan yapan kimdi ? ” diye soruyorum. Zonta mı Diniz miydi ? Galiba Zonta’ydı, ikisi de Brezilyalı. Sonra Bus-stop şikanını kaldıran zihniyete kızıyorum… Buna benzer birçok hikaye çıkabilir wiki’den. Wikinin gücünü küçümsemeyin. Kendinizi bir anda 1977 sezonundaki yarışlara bakarken bulabilirsiniz.
4. Alt Serileri Takip Etmek
Yarış seyrederek Formula 1 hasretini gidermek için en uygun yöntemlerden biri. Alt serileri izlemenin birçok faydası var. Öncelikle geleceğin yıldız adaylarını F1’den önce izleme şansına sahip oluyorsunuz. Diğer faydası ise özellikle GP2 olmak üzere heyecan yarışlar izlemeniz. Alt veya destek serilerinin en güzel yanlarından biri de youtube üzerinde kolayca bulunmaları. Eğer bir yarışın tamamı siteye yüklendiyse ne yayın hakkı sahibi ne de yarışları düzenleyen kuruluş (Fom gibi) videoları sildirtmeyle falan uğraşmıyor. GP2 ve Formula Renault 3.5 başta olmak üzere izlenecek seri çok. Tavsiyem youtube üzerinden yarışları yükleyen kanallara üye olmak, bunla ilgili çok kanal var, ilk başta şu kanaldan başlayabilirsiniz.
Formula Renault 3.5 Spa-Francorchamps
3. Diğer Serileri Takip Etmek
Birçok Formula 1 izleyicisi aynı zamanda iyi birer Motor Sporları izleyicisidir. Formula 1 yaz arasına girdi diye diğer seriler de yan gelip yatmıyor. Başta Moto Gp olmak üzere izleyecek birçok seri var. Fia Gt yarışlarını ve DTM’i internetten takip etmek mümkün, Eurosport yine Superbike ve WTCC gibi serileri veriyor. Ayrıca bu serilerdeki yarışların tekrarlarını da internetten izlemek mümkün, en azından F1’le kıyaslarsak çok kolay. Formula 1 izleyicisinin yaz arasını değerlendirebileceği en kolay yol belki de.
2. Eski Yarışları İzlemek
Aslında ‘eski yarışları izlemenin’ yeri ilk sıraydı, neden ikinci sıraya koyduğumuzu altta açıklayacağız. Bol bol nostalji yaptığımız şu günlerde belki de ilk yapılacak şey eski yarışları izlemek. Özellikle de 2009’dan öncesi, yani meşhur kural değişikliklerinden önceki yıllar. Bu yarışları izlemenin de en iyi adresi youtube. Yalnız, youtube’un arama seçenekleri berbat. Çok istediğiniz bir yarışı aratıp bulamıyorsunuz ama rastgele F1 videoları arasında gezinirken sağdan çıkıveriyor, bu yüzden diğer maddelerde olduğu gibi yarışları paylaşan kanallara abone olmak ve video indirme programları kullanarak hemen bu yarışları ölümsüzleştirmek en güzli. Aslında efsane yarışlar kategorisine girmiyor ama 2005 San Marino GP de baya sevilen bir yarış.
1. Aptal Sezon
Bu sene zirve noktasına varan aptal sezon’u takip etmek çok eğlenceli bir hal almaya başladı. Öyle ki Schumacher’i bile Red Bull’a yazdılar. Normalde ‘silly season’ın yeri ikinci sıraydı ama bu zirve noktası onu liderliğe taşıdı. Özellikle de Alonso’nun Ferrari ile artan gerginliği işleri çok pek bir ilginç hale getirdi. İşin daha ilginci ise kimin neye karar verebileceği, yani anlaşmalarda koz kimin elinde belli değil. Red Bull avantajlı gibi gözükse de Raikkonen Red Bull’a gitmek istiyorum diye net konuşmuyor. Alonso Ferrari ilişkisi de garip, ikisi de birbirine muhtaç sanki. Geçen sene Hamilton takım içi dengeleri bozar diye istemeyen RBR neden Raikkonen veya Alonso’yu istiyor peki ? 2014’deki değişikliklerin ne getireceği çok muallakta olduğu için takımlar olabilecek en güçlü pilot ikilisini istiyorlar galiba. Belki de bu yüzden Ferrari ve RBR lider pilot politikasını gevşetmek zorunda kalabilirler. Diğer yandan büyük takımlara geçebilecek en nitelikli pilot olan Hulkenberg’in geleceği de belirsiz. Falan filan işte. 2013’ün aptal sezonu kaçmaz, umarım daha çılgın haberler okumaya devam ederiz. Spa’da görüşmek üzere..
Mücahid Ekrem
Bir yanıt yazın