F1Plus sitesinden Katie Grimmett’in köşesidir.
Jenson Button pistte ve dışında saygı duyulan bir pilot, peki 2009 şampiyonunun yarış eldivenlerini çıkarıp emekli olmasının zamanı gelmiş midir?
Bunu heyecanlı geçen Kanada GP’sinden hemen sonra yazdım. Bugün, Jenson Button toplam 254 yarışa çıkmış oldu ve bu onu 22 kişilik gridin en tecrübeli ismi yapıyor.
Herhangi bir konuda yaşlanmış değil, ancak bir Formula 1 aracına olan alışıklığı görmezden gelinemez, özellikle de çaylak takım arkadaşı Kevin Magnussen’in genç coşkusu ile kıyaslanırsa.
Button bu senenin son olmayacağını söylese de bu mümkün.
İdeal bir dünyada McLaren Mercedes 2009 dünya şampiyonunu hiç olmazsa bir sezon daha tutmak isteyecektir, Magnussen henüz ortama yeni ve MP4-29 ile istikrar kazanmaya çalışıyor.
Genç Belçikalı yarışçı Stoffel Vandoorne ve Romain Grosjean gibi potansiyel bir büyük ismin eklenmesiyle birlikte McLaren Danimarkalı pilotundan daha fazlasını çıkarıyor.
Ayrıca, 1992’den bu yana ilk kez birleşen Honda ve McLaren isimleri altında yarışma fırsatını kim istemez ki? Önümüzdeki yıl Melbourne’de efsanevi bir kombinasyon olacak ve 34 yaşındaki İngiliz pilot etkileyici ünvanlarına bir son yenisini daha ekleyebilir.
2015 McLaren-Honda’nın yapabileceği rekabet düzeyinden bağımsız olarak, umarım taraftarlar ve sürücüler onların geri dönüşlerinin sembolizmini hafife almazlar. 1988’in MP4-4’ü yapılmış en baskın Formula 1 aracı değil midir? Öyleyse Honda adı birilerinin düşünebileceğinden daha hayatidir.
Kuşkusuz Button, saygı duyulan yarışçı, takımın inanılmaz geçmişi dikkate alındığında bir McLaren’den başka birşey sürmekten keyif almayacaktır.
Belki emekliliğini 2015’e kadar ertelemek gibi bir planı vardır.
Bu soruyu dikkate alın: Avustralya’da ilk kez podyuma çıktığında Button gerçekten şampiyonluk için savaşıyor muydu? Onun şampiyonluk kazanan Brawn’ı neredeyse 2009 gridine başlayamayacaktı, ve rekor kitaplarına göre İngiliz pilot yetenek, istikrar ve zihinsel güç konusunda kanıtlayacak çok az şeye sahipti.
Bir Mercedes, bir Red Bull veya bir Ferrari ile sezonu domine etmek birşeydir, ancak Ross Brawn bile BGP 001’in performansının şok ettiğini itiraf etmişti. O mütevazi bir pilot ve her zaman da öyle oldu, şampiyonluk kazanmasındaki ve McLaren gibi düşüş gösteren bir takımda koltuğunun olması bunun bir kanıtı. En azından böyle görünüyor.
2009’daki zaferinden önce takım arkadaşlarına göre olan motivasyonu onları yenmek için yeterli olmayabilirdi.
Sıkıcı McLaren takımı kısmen bu zihinsel değişimden sorumlu olabilir. Bir şampiyona yarış kazanan bir araç ver ve tüm tavırları eski karting kariyerlerindeki genç hallerine dönsün.
Bir Formula 1 modelinde Jenson’dan çıkarabileceğim hiçbir şey yok, ancak MP4-29 ona bir dünya şampiyonluğu hediye etmeyecek. O artık sponsorluk konusunda gridin en değerli ismi değil ve kârlı anlaşmalar yapmakta zorlanabilir.
Artık en pazarlanabilir yıldız onuru şanslı adam Lewis Hamilton’a ait.
Şimdiye kadarki kanıtlar bir sezonu daha olacağına işaret ediyor, Magnussen’e parlaması için bir şans ver, Button’ın kariyerini yükseklerde bitirmek için bir denemesi daha olsun ve bu iki pilotun Honda ismini özel bir şekilde geri getirmelerine izin ver. Ancak deneyimli İngiliz yerine gelebilecek adaylar kimler? Bu ne zaman olabilir?
Bu listeden Fernando Alonso’nun adını anında kaldırmalıyım gibi hissediyorum. Onun çocukluk rüyası olan Ferrari adına sürmek artık gerçekleşti ve İtalyan marka ile ilk şampiyonluğunu kazanma umudu yoksayamayacağı kadar büyük. Zaman da artık İspanyol pilotun yanında değil ve Ron Dennis’in liderliğindeki yeni çağda daha uzun vadeli anlaşmalar olacaktır.
Bu yıl McLaren’ın test sürücüsü Stoffel Vandoorne düşünülebilir. Belçikalı teoride Magnussen gibi tam zamanlı F1 sürüşüne atlayabilir.
Formula Renault 3.5’ta Danimarkalı pilotun hemen arkasında bitiren Vandoorne onu yenebilen az sayıda sürücüden biriydi. Bununla birlikte Ron Dennis bir çaylağı bir çocukla takım arkadaşı yapabilecek kadar cesur olmayabilir ve bu anlaşılabilir. Üzgünüm, Stoffel bir süre daha beklemeli.
Nico Hülkenberg de bir aday olabilir. Martin Whitmarsh’ın döneminde kendini göstermişti ve artık üst düzey ir takımda bir koltuk bulabilir. Gridde çok saygı duyulan bir sürücü ve Alman pilot bir Force India ile sürücüler şampiyonasında altıncı sırada. Genç fakat deneyimli ve bu Magnussen’in kalacağını kabul edersek güçlü bir sürücü kadrosu oluşturmak için anahtar bileşenlerden birisi.
Yukarıda bahsettiğim Romain Grosjean olayından da bahsetmeliyim.
Fransız pilot Renault’un yeni sevgilisi. Doğru ulustan geliyor ve rakipleri Vergne ve Bianchi’nin rakip motor tedarikçileri ile zaten güçlü bağlantıları var. Böylesine değerli bir organizasyonun desteğiyle Grosjean açıktaki herhangi bir koltuğua oturabilir ve bunlar şu anki Lotus’undan çok daha iyi olacaktır. Yeni gelen motor tedarikçileri gibi politikalar Honda için biraz önemli olmalı, çünkü Red Bull ve Mercedes ile rekabet edebilmek için iyi bir ikili bulmalılar.
Jenson Button’ın potansiyel koltuk rakipleri devam edebilir, ancak McLaren’da 2015 koltuğu olasılığı hakkında sırada toplantı yapılmış bir pilot olmamalı. Button’ı 2016’dan sonrasında Formula 1’de göremiyorum, spor hareket halinde be sürücüler artık daha erken emekli oluyorlar. Nigel Mansell’in 40 yaşında ilk dünya şampiyonluğunu kazandığı günler geride kaldı.
Button’ın ortaya koydukları artık azalıyor, ancak Honda teşviği İngiliz takımla bir sezon daha geçirebilmesine sebep olabilir.
Button 2014’te emekli olmalı mı?
Gerekli teşvikler ve rekabetçiliği devam ettiği sürece, hayır bu üzücü ama yakın zamanda Formula 1 rüyası artık yeterince eğlenceli olmamaya başlayacaktır. Zaman geldiğinde Formula 1 harika bir konuşmadı ve temsilcisini kaybedecektir. Elbette bu çok fazla.
Bir yanıt yazın