Yarış Pilotları | Nick Heidfeld | Vitaly Petrov | |
Test Pilotları | |||
Takım Patronu | Eric Boullier | Teknik Sorumlu | James Allison |
Yarış Müh. | David Greenwood | Yarış Müh. | Phil Charles |
Şasi | R31 | Motor | Renault |
Merkez | Enstone, İngiltere | ||
Sponsorlar | |||
Katıldığı Yarış | 284 | Kazandığı Yarış | 35 |
Pole Pozisyon | 51 | En Hızlı Tur | 31 |
Toplam Puan | 1245 | Pilotlar Şampiyonluğu | 2 |
Markalar Şampiyonluğu | 2 | İlk Yarış | 1977 |
Renault F1 1970 yılından bu yana birkaç aralıkla yarışlara çıkan hem motor tedarikçisi hem de otomobil üreticisi olan bir Formula1 takımıdır. Renault 1977 yılında Silverstone’da ilk çıkışlarını yaptıklarında turbo morotu Formula1’e tanıtan ilk takım olmuştu. Yarışlar kazanmış ve dünya şampiyonluklarına ulaşmış Renault Takımı 1990lı yıllarda Williams ve Benetton takımlarına motor tedarikçiliği yapıyordu. bu şekilde takım ilk dünya şampiyonluğu başarısını tatmıştı. Renault verdiği aradan sonra bir 2001 yılında Benetton’u satın alarak Formula1’e geri döndü ve takımın adı 2002 yılında REnault olarak değiştirildi. ilk şampiyonluklarını 2005 yılında önce markalar klasmanında ardından da sürücüler klasmanında kazanan takım bu başarısını 2006 yılında da sürdürdü. Renault F1 araçların şasilerinin dizaynlarının inşaalarının yapıldığı Enstone ve Oxfordshire’dan koordine ediliyor. 2005 şampiyonluklarıyla birlikte Benetton ve Williams’a motor tedarikçiliği yaptığı da göz önünde bulundurulduğunda toplam 4 sürücü şampiyonluğu 5 de takım şampiyonluğunu elinde bulunduruyor. 1970 ve 1980’lerde Renault Renault Formula1 ile ilk tanışması Renault Sport sayesinde takım menajeri Eu Gene Thor aracılığıyla oldu. Renault 1977 yılının son 5 yarışına Jean-Pierre Jabouille ile yalnızca bir araçla katıldı. Renault’nun iyi bilinen (Renault-Gordini V6 1.5 L turbocharged engine) motoru Formula1 tarihindeki ilk turbo güçlü motordu. Jabouille’in ‘Sarı Çaydanlıkk’ lakabı takılan aracı o sene hiçbir yarışı bitirme başarısına ulaşamamıştı. 1979 yılında Jabouille’in yanına René Arnoux’u da katarak büyüyen takım çabalamaya devam ediyordu. Jabouille Güney Afrika yarışında pol pozisyonunu kazanmıştı. Sezon ortasından sonra her iki sürücü de artık daha gösterişli yeni birer araca sahipti. Dijon’da Fransa Grand Prixsinde takım her iki pilotuyla da sıralamalarda ilk iki cepte yer alıyordu ve ardından Pol pozisyonu sahibi Jabouille yarışı kazandı.Turbo motorlu ilk aracın pilotu bunu başarmıştı artık. Yarışın son anlarına kadar Gilles Villenueve ile çekişen Arnoux bitime metreler kala Villeneuve’e yenilmişti. Arnoux 1980 yılında Brezilya ve Kuzey Afrika’da yarışlar kazandı. Bu arada Jabouille emeklilikle ilgili problemler yaşıyordu. O sene tek puanını Avustralya’da kazanmıştı. Yıl sonunda Kanada Grand Prixsinde ağır bir kza geçiren Jabouille bacağını kırarak kariyerini sonlandırdı. 1981 yılında Alain Prost Renault ile anlaşma imzaladı. takımla geçirdiği 3 yıl içerisinde Prost kendine Formula1 efsanesi yapan büyük bir performans gösterdi ve Renault en iyi Formula1 takımları içinde yer almaya başladı. İki kez markalar klasmanını üçüncü sırada tamamladılar ve bir kez de ikinci sırada. 1982 yılında Prost 9 yarışı kazandı ve Arnoux da buna iki zafer daha ekledi. 1982 yılının ardından Arnoux rakip Ferrari takımından Eddie Cheever ile bir seneliğine yer değiştirdi. 19832ün ardından Prosta da takımdan ayrılınca, takım eski ününe kavuşmak için Patrick Tambay ve Derek Warwick ikilisiyle anlaştı. birkaç iyi sonuç elde etmiş olsalar da takım eski formuna dönemedi. diğer takımlar ise turbo güçlü motor ile iyi işler çıkarıyorlardı. bu sonuçtan sonra Renault işlerini sonlandırdı motor tedarikçiliğine konsantre olmaya başladı. Ancak yine son yılında Formula1’de bir ilke imza atmıştı. Takım yarışa üçüncü aracıyla çıktı va araçta televizyon izleyicileri tarafından izlenebilen on board kamera bulunuyordu. Araç 23 tur sonra debriyaj pedalı problemi nedeniyle yarış dışı kalmıştı. Motor Sağlayıcısı Olarak Renault 1989 yılında Renault motor tedarikçisi olarak Formula1’e geri döndü. Wiliams sezonun 6. yarışında Kanada’da ilk Renault motorlu zaferine ulaşmıştı. Sonraki iki yılda da Williams bu beraberlikten mutluydu ve 1992 yılında Willliams-Renault dünya şampiyonluğuna tüm sezondaki yarışların yarısını kazanarak ulaştı. 1993 yılında da Williams, Alain Prost ile 16 yarışın 7sini kazanarak dünya şampiyonluğuna ulaştı. 1994 yılı ise beklenmeyen olaylara sahne olmuştu. Şampiyonluğu Williams-Renault ile kazanması beklenen Ayrton Senna San Marino Grand Prixsinde geçirdiği kaza sonucu yaşamını yitirmişti. Brezilyalı’nın bu acı ayrılışının ardından takım arkadaşı Damon Hill birinci koltuğa geçmişti. Ancak şampiyona lideri Michael schumacher’in 37 puan arkasına düşmüştü aldığı sonuçlar ile. Alman pilotun yaşadığı diskalifiye olayları Hill’in puan farkını 1e kadar düşürmesine yardımcı oldu. Sezonun son yarışında iki sürücü çarpışarak yarış dışı kaldılar ve bu şekilde Schumacher şampiyonluğunu ilan etti. Yine de Williams markalar şampiyonluğunu elinde bulundurmayı başarmıştı. 1995 yılında artık Benetton takımı da Renault motoru kullanıcısı olmuştu. Bennetton takımının Alman pilotu Michael Schumacher en yakın rakibi Damon Hill’e 39 puan fark atarak şampiyonluğa ulaşmıştı. Benetton takımı 29 puan ile ilk ve tek şampiyonluğuna ulaşmış oluyordu bu sonuçla. Williams sonraki iki sezonda, 1996 ve 1997 yıllarında Damon Hill ve Jacques Villeneuve ile yine şampiyonluğa ulaştı. Renault 1997 yılının ardından Formula1’den çekilmeye karar vermişti. Renault takımı 2007 ve 2008 yıllarında Red Bull Racing takımına motor tedarikçiliği yapacak. Renault 16 Mart 200 tarihinde Benetton takımını 120 milyon dolara satın alarak Formula1’e geri döndü. benetton takımınınn adı 2001 yılında Renault olarak değiştirildi. 2000 2001 2002
2003 yılında bir sene önce gösterdiği test pilotluğu başarısının ardından yarış koltuğuna oturan İspanyol Fernando Alonso Macaristan’da ilk zaferini kanzadı. bu zafer Renault’nun 1983 Avustralya’nın ardından kazandığı ilk yarıştı. 2004 Trulli Monako Grand Prixsini göz dolduran bir performansla kazanmıştı. Ancak bu andan sonra sezonun 2. yarısında takım sorumlusu Flavio Briatore ile hiç arası iyi olmadı.Trulli sürekli takımı Alonsonun yanında olduğu gerekçesi ile suçluyordu.Tüm bunlar yaşanmasına rağmen iki takım arkadaşının ilişkileri bozulmamıştı. Trulli’nin Renault’nun evi olan Fransa Grand Prixsinde son turlarda Rubens Barrichello’ya geçilmesi Briatore için bardağı taşıran son damla olmuştu. bu sonuç Renault’nun duble yapmasını engellemişti aynı zamanda. Bu olayın hemen ardından Trulli gelecek yıl Toyota F1 ile anlaştığını ve orada yarışacağını açıkladı ve Renault’dan sezon içinde ayrılarak 2004 yılının son iki yarışında Toyota pilotluğunda bulundu. Markalar klasmanında ikinci sırada kalmayı amaçlayan Renault, Trulli’nin yerine son iki yarış için Jacques Villeneuve’i getirdi. Ancak Villeneuve iyi sonuçlar elde edemedi ve takım BAR Honda’nın ardından 3. sırada yer aldı. 2005
Takım 2006 sezonuna çok iyi başladı. Fernando Alonso Bahreyn’deki ilk yarışta ve Avustralya yarışında zafere ulaştı. Malezya yarışının kazanan ismi Fisichella olurken, Alonso da ikinci sırada yer alıyordu. Bu Renault’nun 1982’den bu yana kazandığı ilk duble olmuştu. 1982 yılında bunu başaran isimler ise René Arnoux ve Alain Prost’du. Alonso Avrupa Grand Prixsinde ikinci kez ikinciliğini aldıktan sonra evindeki Catalunya pistinde yine zafere ulaşmayı başarmıştı. Monako’nun da kazanan ismi o oldu. Fisichella ise Avrupa ve İspanya yarışlarını 8. 6. ve 3. sıralarda bitirdi. Takım Silverstone’da da Fernando Alonsonun kazandığı 200. Grand Prix yarışını kutluyordu. Formula1 Kuzey Amerikaya taşınırken Alonso Kanada’da yine galibiyete ulaştı. Ancak Amerika Grand Prixsindne biraz zararla ayrıldılar. Ferrari tüm haftasonu byunca inanılmaz bir performans göstermişti. Renault tüm Michelin kullanıcıları içinde en hızlı olmasına rağmen Ferrari’ye yetişmeyi başaramamıştı. yarışı Fisichella 3. sırada bitirirken Alonso ise 5. sırada kalmıştı. Renault Fransa Grand Prxsinde Ferrari’den daha hızlı olmayı amaçlıyordu ama yine avantajlı olan taraf Ferrari’ydi. Alonso Scumacher ve Massa’nın arkasında yarışı 3. sırada sürdürürken Renault ekibinin 2 pit stop stratejisi onu 2. sıraya getirmeye yetebilmişti ancak. Bu da Alonso için 1 puan daha kazamış olamk anlamına geliyordu. 21 Haziran 2006 tarihinde FIA, Renault tarafından geliştirilen ve Renault ile birlikte Ferrari’nin de aralalarından bulunduğu 7 takımın daha kullandığı yenilikçi amortisör sistemini (mass damper systems) yasakladı. Flavio Briatore bunu FIA’ya şikayet eden takımın McLaren olduğunu düşünüyordu. Bu sistemde aracın titremesini engelleyen yaylar kullanılıyordu.Bu sistem sayesinde araç virajlarda daha etkili oluyordu Kerbler üzerinde lastikler daha iyi tutunmayı sağlıyordu bu sistem.Yine de Almanya’da yarış hakemleri sistemi yasal bulmuştu. FIA bu kararı temyize götüreceğinin açıklamasının ardından Renault olası bir ceza durumu karşısında temyiz sonuçlanana kadar sistemi kullanmama kararı aldı. Renault’nun Almanya performansı sezondaki en kötü performanslarından biriydi. Takım Michelin lastiklerinin kabarcık oluşturmasından kaynaklanan sorunu buna enden olarak gösteriyordu. Ve bunun amortisör sistemini kullanmamaktan oluşan bir kayıp olmadığı yönünde ısrarcıydı. FIA Uluslararası temyiz mahkemesi 22 Ağustos 2006 günü Paris’te toplandı. Mahkeme sistemin Formula1 Teknik düzenlemeleri’nin 3.15 maddesine göre kural ihlali olduğuna karar verdi.
2006 sezonu şampiyon son ana kadar belli değildi. Brezilya yarışına gelindiğinde Fernando Alonso, Michael Schumacher’in 10 puan önünde buluyordu. Schumacher bu durumda şampiyonluğu beklemediğini önceden açıklamış olsa da fanların hala bir umudu vardı. Ancak lastiğinin patlaması nedeniyle şansızlık yaşayan michael gerilere düştü ve Fernando Alonso da 3. sıraya kadar yükseldi. Alonso Renault takımıyla ikinci şampiyonluğuna ulaşmıştı. Massanın aldığı birincilik Ferrari’ye markalar klasmanında da yetmemiş ve Renault 5 puan farkla markalar şampiyonluğuna da ulaşmayı başarmıştı. 2007 Sezonu Fernando Alonso’yu Mclaren takımına uğurlayan Renault 2007 pilotlarını Giancarlo Fisichella ve Heikki Kovalainen olarak açıkladı. Test pilotları da Nelson Piquet Jr ve Ricardo Zonta oldu. Renault aynı zamanda 2007 ve 2008 yıllarında Red Bull ile motor anlaşmasını da imzaladı. Takım aynı zamanda McLaren ile BAE Systems’in arasından olduğu gibi ‘karşılıklı teknolojik araştırmalar için işbirliği’ amaçlı, Boeing ile birliktelik için araştırmalar içerisinde. Son iki sezonda bütün şampiyonlukları kazanan Renault takımı, 2007 sezonuna şampiyonluğun mimarlarından Fernando Alonso ve lastik tedarikçisi Michelin’i kaybederek girdi. Alonso’nun yerini gelecek vadeden Fin pilot Heikki Kovalainen alırken tecrübeli Giancarlo Fisichella da takımdaki yerini korudu. Sezon öncesi testlerini Bridgestone lastiklerine alışmaya çalışarak geçiren Renault bu süreçte Fernando Alonso’nun yokluğunu da hissetti. Sezona hiç iyi bir başlangıç yapamayan Renault takımı tam bir ortasıra takımı görünümü almıştı. Monaco yarışına kadar Fisichella’nın ilk yarışta aldığı beşincilik le ayakta durmaya çalışırken Heikki Kovalaine’nin özellikle ilk yarışlarda ortaya koyduğu kötü performans takımın yaptığı tercihte soru işaretleri oluşmasına neden oldu. Ancak Monaco’da Fisichella’nın, Canada’da Kovalainen’in aldığı dördüncülükler yoğun baskıları biraz olsun azalttı. Yine de takım son iki sezondaki şampiyonluk performansından çok uzak bir görüntüde dördüncülük mücadelesi veriyordu. Yedi yarışlık Avrupa sezonuna geçildiğinde Heikki Kovalainen takım arkadaşı Fisichella üstünde bariz bir üstünlük kurmaya başladı ve üstündeki baskıları attı. Fransa Grand Prix’inden sezonun sonuna kadar Fisichella’ya hiçbir yarışta geçilmeyen Kovalainen yükselen performansını Japonya’daki yağmurlu geçen yarışta ilk podyumuyla taçlandırdı ve vatandaşı Raikkonenin önünde ikinci oldu. 2007’yi Bridgestone’a alışma sezonu olarak geçiren Renault markalar klasmanında McLaren’in de ihraç edilmesinin etkisiyle üçüncü olurken sezonu en iyi dördüncü araç olarak tamamlamayı başardı. Toplamda ise yalnızca bir kez podyuma çıkmayı başarabildi. 2008 Sezonu 2007’de Mclaren geçen Alonso yaşadığı sorunlar nedeniyle 2008’de tekrar Renault’a geçti. Çaylaklığını Renault’da atan Kovalainen ise Mclaren’e transfer oldu. Fisichella Force India takımına transfer olurken yerine test pilotu Nelson Piquet Jr getirildi. Renault takımı için düşüş devam etti ve sezona yeterince hızlı olmayan bir araçla başladılar. Olaylı geçen ilk yarışta 11. sıradan start alan Alonso fırsatları değerlendirip 4. oldu. Sonra ki iki yarışta da ancak son puanlar için mücadele edebildi. Alonso İspanya’da hafif yakıt stratejisi ile sıralamada 2. oldu. Yarışı iyi götürürken ilk pit stopların ardından motor sorunu yaşadı. Kanada’da 4. sırada başladığı yarışı podyumda bitirebilecek durumdaydı ancak Nick Heidfeld’i geçmeye çalışırken kaza yaptı. Sonra ki yarış Fransa da sıralama turlarında 3. oldu. Ancak yarışı takım arkadaşının da arkasında 8. sırada bitirdi. Nelson Piquet sezon boyunca beklentileri karşılayamadı ve ilk puanını Fransa’da aldı. Piquet iki yarış sonra 17. sırada başladığı yarışı 2. bitirmişti. Ancak bu başarıyı daha çok güvenlik aracına borçluydu. Bu yarışın ardından işler Renault için daha iyi gelişti. Macaristan da Alonso 4. olurken Piquet 6. oldu. Alonso Avrupa GP adıyla Valencia da yine kendi evinde yarışacaktı. Ancak sıralama turlarının 2. bölümünde hata yaparak ilk 10’a kalamadı. Yarışta ise ilk turda Nakajima’nın darbesi ile arka kanadını kaybetti ve yarışı çok erken bıraktı. Sonra ki 2 yarış olan Belçika ve İtalya’da yine 4. oldu. Formula 1’in ilk gece yarışı Singapur GP’si oldukça olaylı geçti. Renault burada güçlüydü ancak bir sorun nedeni ile Alonso Q2’de elendi. Yarışta ise Alonso erken pitini yaptıktan sonra Piquet kaza yaptı ve güvenlik aracı girdi. Bu sayede Alonso birden bire kendini ön sıralarda buldu. Yarışın kalan bölümlerinde ise iyi bir performans gösterdi ve sansasyonel bir galibiyet aldı. Son yarışlarda Renault performansını iyice arttırdı ve en hızlı 3. takım oldu. Alonso şampiyonluk için çekişen pilotların hatalarından da faydalanarak iyi sonuçlar almaya devam etti. Japonya’nın Fuji pistinde de tam böyle oldu. Önden start alan Mclaren ve Ferrari pilotları ilk virajda dışarı taştılar. Aradan sıyrılan Alonso yarışın kalan kısmında Kubica’yı da geride bırak üst üste ikinci zaferini kazandı. Piquet’de bu yarışta 4. oldu. Çin’de Alonso 4. olurken Piquet 8. olarak puan aldı. Sezonun son yarışında Alonso bir podyum daha yaptı ve 2. oldu. Bu sonuçla beraber Alonso son 8 yarışta en çok puan toplayan isim oldu. Toplamda da 61. puanla sürücüler klasmanını 5. bitirdi. Nelson Piquet ise vasat performansı ile 19 puan topladı ve 12. oldu. Renault’da kötü başladığı sezonu iyi bitirdi markalar klasmanında topladıkları 80 puanla sezonu 4. olarak tamamladılar. Alonso 2008 için Renault ile 1 senelik anlaşma imzalamıştı. 2009’da nerede yarışacağı ise sezon sonuna doğru çok konuşuldu. Kararını sezon sonunda açıklayan Alonso 1 sene daha Renault ile devam etmeye karar verdi. Aynı zamanda Nelson Piquet’de Renault ile yarışmaya devam edecekti. 2009 Sezonu Kurallardaki büyük değişiklik araçları ve güç dengelerini büyük ölçüde değiştirdi. Ancak Renault bu fırsatı lehine çeviremedi. Diğer büyük takımlar gibi Renault da sezona kötü başladı. KERS kullanan 4 takımdan biri olan Renault ilk yarışta Alonso ile 5. oldu. Malezyda yarışa ağır yükle 9. başlayan Alonso KERS’in yardımı ile ilk turda 3. olmuştu. Ancak bu uzun sürmedi ve yağmurda hata yapmasıyla iyice gerilere düştü. Çinde hafif yükle sıralamada 2. oldu. Yarış aşırı yağmur altında güvenlik aracı eşliğinde başladı ve Alonso avantajını kaybetti. Bahreyn’de 7. başlayıp 8. oldu. Takım İspanya’dan itibaren KERS kullanmayı bıraktı. Alonso kendi evinde nispeten iyi bir sonuç alarak 5. oldu. Daha sonra ki yarışlarda da puan mücadelesi verdi. Macaristan’da tekrar parlayan Alonso hafif yükte pole pozisyonu kazandı. Yarışın ilk bölümünde lastikler çabuk bittiği için fark açamadan erken bir pit stop yapmak zorunda kaldılar. Ancak aracın sağ ön lastiği iyi takılamamıştı ve çıkış turunda lastik yerinden çıktı. Böylece Alonso yarış dışı kaldı. Önce ki gün başka araçtan kopan bir yay parçası Massa’yı ciddi bir biçimde yaralamıştı. Bunun da etkisiyle iyi takılmayan lastik hakkında FIA soruşturma açtı. Ancak takımın asıl sorunu bu değildi. Macaristan’ın ardından 2009’da hiç puan alamayan Piquet takımdan gönderildi. Çok geçmeden Piquet 2008 Singapur GP’sinde hile yaptıklarını açıkladı. Açıklamasında yarıştan önce olayın planlandığını ve Alonso pite girdikten sonra kasıtlı olarak kaza yaptığını güvenlik aracı sayesinde de Alonso’nun ön sıralara çıkıp yarışa kazandığını söylüyordu. FIA olayın üstüne gitti ve incelemeden sonra Piquet’in doğru söylediği anlaşıldı. Bu skandal büyük ses getirdi ve Renault ismi yaralandı. Mahkeme’nin Renault takımına diskalifiye veya ağır para cezası vermesi bekleniyordu. Ancak beklenen olmadı zaten spordan ayrılmaya meyilli olan Renault takımına geciktirmeli bir ceza verdi. Bu ceza aynı veya benzer bir olay tekrarlanırsa uygulancaktı. Olayın baş aktörleri ve Renault’unda iki kilit adamı olan Flavio Briatore ve Symonds motorsporlarından uzaklaştırıldı. Symonds 5 sene ceza alırken Briatore ömür boyu ceza aldı. Piquet itirafçı olduğu için ceza almadı. Alonso FIA tarafından hiç bir şekilde bu olayla ilişkilendirilmedi. 2008 Singapur GP’sinin sonuçlarıda değiştirilmedi. Renault ceza almamış olsada uzun süre konuşulan olay marka imajına büyük zarar verdi. Mahkeme sonuçlanmadan Briatore ve Symonds istifa etti ve akımın başına geçici olarak Bob Bell getirildi. Takımdan gönderilen Piquet yerine GP2’de şampiyonluk mücadelesi veren genç test sürücüsü Grosjean getirildi. Çaylak pilot beklendiği gibi Alonso’ya ayak uyduramadı ve zaten hızlı olmayan aracıyla sezon boyunca puan alamadı. Alonso puanlar toplamaya devam etti. Valencia’da kendi evinde 6. oldu. Belçika’da 13. başladığı yarışı iyi götürüyordu ancak startta zarar gören jant kapağı pitstopta sorun çıkardı. Uzun uğraştan sonra yarışa geri gönderilsede Alonso 1 tur ardından geri çağırıldı ve yarış bırakıldı. 2008 Singapur GP skandalının mahkemesi sonuçlanması tamda 2009 Singapur GP’si öncesine denk geldi ve hala geçen seneki olaylar konuşuluyordu. Alonso burada yarışa 5. sırada başladı ve 3. sırada bitirdi. Bu onun ve takımının ilk ve tek podyumu olacaktı. Sonraki yarışlardan puan alınamadı. Alonso 2009’da toplam 26 puan topladı ve sezonu 9. sırada bitirdi. Takım arkadaşları ise hiç puan alamadı. Renault da toplam 26 puanla sezonu 8. sırada bitirdi. Renault motoru kullanan Red Bull ise şampiyonluk mücadelesi vermiş 6 yarış kazanarak her iki şampiyonada da 2. olmuşlardı. 2010 Sezonu 2008’den itibaren konuşulan Ferrari-Alonso birlikteliği sezon ortasında tavan yapmıştı. Nihayet Japonya GP öncesi anlaşma açıklandı. Renault ise Toyota ile Kubica için rekabet etti ve sonunda da anlaşmaya vardı. 2009’da yaşanan tüm olayların ardından Renault’un da BMW ve Toyota gibi spordan çekileceğini ve takımın satılacağı düşünülüyordu. Bu yönde bir kaç firma ile görüşmelerde oldu. Sonunda takımın %75’inin Lüksemburg tabanlı Genii Capital şirketine satıldığı açıklandı. Takımın başına Eric Boullier getirildi.Yönetim tamamen devredildi ancak takımın ismi Renault olarak kaldı. Bu takımın ne kadar süre Renault ismiyle yarışacağı bilinmiyor ama Renault hala pay sahibi ve bu yeni oluşuma motor sağlamaya devam edecek. Bu sezonun araçlarına Renault’un klasik renkleri sarı ve siyah hakim olacak. Takım sponsor konusunda bazı sıkıntılar yaşıyordu. Takımın 2. koltuğu için 15 milyon € sponsorluk garanti eden Rus pilot Petrov ile anlaşıldı. Sezon öncesi testlerinde hızlı gözükmeyen takım Kubica’nın ellerinde çok geçmeden podyum için mücadele vermeye başladı.Takımın Rus sürücüsü Petrov da etkileyici performanslar ortaya koydu öyle ki şampiyonun belli olduğu son yarışta Alonso’yu arkasında tutarak gidişatı belirledi ancak Kubica kadar hızlı ve istikrarlı olmayı başaramadı.Takım sezonu 5. sırada 163 puan ile bitirdi. 2011 Sezonu Renault takımdaki hisselerini Genii Capital’a satmış olsa da motor tedariği ve teknik desteğe devam edecek. Lotus Grubu’nun da isim sponsoru oldu. Takımın yıldız sürücüsü Kubica bir rallideki talihsiz kazası sonucu, bir dizi ameliyatlar geçirmesinin ardından, sağlık durumunun halen elverişli hale gelmemesi nedeniyle sezon başında takımda olamayacak. Takım Kubica’nın yerine bir takımda kendine yer bulamayan emektar Nick Heidfeld ile mücadele edecek. |
Bir yanıt yazın