Lewis Hamilton ve Nico Rosberg arasında geçen Mercedes üstünlük savaşı bitmeyecek. Autosport’tan Ben Anderson ikilinin kavgasının dostane bir çözümle sonuçlanmayacağını düşünüyor.
Lewis Hamilton Nico Rosberg’e karşı. Bu iki takım arkadaşı arasındaki kişisel düello Mercedes’in tüm rakiplerini bozguna uğrattığı iki yılda Formula 1’i domine etti.
Doğadaki tüm ilişkiler özeldir, ancak tarihin gösterdiğine göre kendisini F1’in mevcut başrol oyuncusu olarak bulan iki takım arkadaşının varacağı sonuç yıkıcı oluyor.
Takım arkadaşları arasındaki savaşın en ünlü örnekleri 1987’de Williams’ta savaşan Nigel Mansell ve Nelson Piquet arasındaydı. İki yıl sonra McLaren’da Ayrton Senna ve Alain Prost arasında sivil savaş çıkmıştı.
Ancak dünya şampiyonluğu savaşı takım içi tansiyonu yükseltmek için şart değil, bu dinamiklerin temel doğasında başarıya ulaşmak için işbirlikçi yaklaşım gerekse de kişisel tutkular yer alıyor.
İnsanlar bazen bu kadar rekabetçi bir ortamda bile bu tür duruma düşmeyebiliyor. 90’ların ortasında Jean Alesi ve Gerhard Berger Ferrari’de üç sezon takım arkadaşıydı, daha sonra Alesi Benetton için ayrıldı ve Berger de yanına geldiğinde sorun olmadı. İkili dünya şampiyonluğu için hiç savaşmadı.
Diğer zamanlarda dahili politikalar resmi bulutlandırıyor. Niki Lauda korkunç Nürburgring kazasından sonra iyileşmeye çalışırken Carlos Reutemann ve Ferrari ekibinin arasındaki ilişkinin iyiye gitmesinden dolayı mutlu değildi ve sorun yaşadılar.
Dünya şampiyonası için birbirleriyle savaşmaya başladıklarından bu yana Hamilton-Rosberg dinamiği her zaman düşmanlık yönüne doğru değişti. Birisinin veya diğerinin söylediği veya yaptığı şeyle uğraşmak takımı kendine has bir duruma itti.
Mercedes ise katı bir patron olarak olayların içindeydi ve kural tanımayan çalışanlarını hizaya getirmeye çalışıyordu. Sürücüler arasında birbirlerine karşı kullanılacak şeyler için sınırlar örüldü, belirli motor ayarlarının ne zaman ve nerede kullanılacağı, antrenmanlarda bilerek yavaş kalmak, tekerlek tekerleğe savaşta kuralların ne olacağı ve alternatif stratejilere ne zaman izin verileceği gibi…
Mercedes şov isteyenlere karşı olarak kendi çıkarlarına göre hareket etmeye çalışıyordu ve perde arkasında olanları gizlemek için büyük bir çaba sarf etti. Ancak bu her zaman gizli kalamıyor, 2014 Monako’da, 2014 Spa’da ve 2015 Austin’de bazı şeyler döküldü. Sonuç her zaman aynıydı, bir üzgün sürücü ve birbirlerine karşı psikolojik oyunlar oynayan ve birbirini hedefleyen pilotlar.
Böylesi zihinsel bir savaş ortamına girdiklerinde tekerlek tekerleğe savaştan sonra Rosberg’in podyum şapkasını Hamilton’ın yüzüne geri atması veya Hamilton’ın pistten çıkıp galibiyeti kaybeden Rosberg’i rüzgarı suçlamakla alay konusu yapması kaçınılmazdı. Pist üzeri savaşları da daha sıkı ve izlemesi daha ilginç bir hal almıştı.
Takım arkadaşı olarak ilişkileri göçmeye doğru gidiyor gibi görünüyor, buna sebep olan şey de F1’de diğer herkesi gömmek demek olan dünya şampiyonluğuna ulaşma hırsı.
Bu şekilde mi olması gerekiyordu? 1996’da Williams’ta takım arkadaşı Jacques Villeneuve ile dostane bir takım içi savaştan sonra dünya şampiyonu olan Damon Hill bu kuralın dışında, ancak onlar sadece bir sezon takım arkadaşı oldular.
Hill konu hakkında şöyle söylemişti: “Bu kişilikle ilgili. Bazıları oyun olarak görüp normal davranırken diğerleri bunu yapamaz. Eğer bunu denerlerse bu kendi zararlarına olur.”
“Ben Nico gibi olabilirken Jacques da Lewis gibi olabilirdi. Bence Lewis diğerini kızdıracak şeyi söylemeye daha yatkın ve serbest bıraktığınızda yapacaktır. Bence Nico bunun olmasına izin verir ve bu olduğunda sıkıntı yaşar, daha sonra Lewis işi bitirir.”
“Bence ondan çok şey öğrendi. Artık Nico’nun çıkıp ‘artık o oyunu oynamayacağım; şimdi ne yapacaksın?’ dediğini görüyoruz. Artık durumu kavradığını düşünüyorum.”
“Ne yaparlarsa yapsınlar herkesin rakipleri vardır, yarış pilotu da olsalar, sanatçı da olsalar, gazeteci de olsalar bu böyle. Onların galip gelmeye devam ederek bununla nasıl baş edecekleri ile ilgileniyoruz. Kuyuya düşmemek için nasıl davranacaklar?”
“Ve bu aslında bir mücadele, çünkü ikisi de geçen yıl kendisini bitirdi. Eğer dikkatli olmazsanız böyle gider. Bu kontrolden çıkmaya başlar ve sizi ucuz, çocuksu ve huysuz gösterir.”
Mercedes’in patronu Toto Wolff iki sürücüsü arasında herhangi bir sorun olmadığında ısrar ediyor ve onların rekabetinin F1 için sağlıklı olduğunu söylüyor, ancak bu ikilinin takım içinde konulmuş kuralların dışına çıkmaması için çok sıkı çalışmak zorunda.
Hamilton’ın durumu kontrol etmesi muhtemelen daha kolay, çünkü her çatışmadan zaferle ayrıldı. Rosberg için ise ipin üzerinde yürümek gibi, çünkü Hamilton’ın daha az rahat göründüğü atmosferde daha iyisini yapabilecek durumda.
İkisi de rüyalarına ulaşma yolunda birbirine karşı mücadele edilerek arkadaş olunamayacağını zor yoldan öğrendi. Mücadele kazanmak için her şeyi yapmayı gerektiriyor, ancak bunu yaparken yapıyı yıkmamak da gerekli.
2016’ya mevcut kontratı bitecek şekilde giren Rosberg’i zorlu yollar bekliyor. Çıkıp her şeyini verip Hamilton ve gerekirse takımı ile olan ilişkisine zarar vererek ilk dünya şampiyonluğunu mu kazanacak? Veya sessizce oynayarak yeni bir anlaşma kazanma umuduyla takım oyunundaki görevini yerine getirerek tepede kalmayı mı bekleyecek?
Eğer bu yıl Ferrari daha rekabetçi olursa, baskı ikinci yaklaşımı sergilemesi yönünde olacak, sorun ise Hamilton’ın tepede kalmaya devam etmesi durumunda Mercedes’teki atmosferin sakin kalacak olması.
Diğer yönden ise, eğer Rosberg 2015’in sonlarındaki formunu devam ettirir ve ilk bölümde avantaj kazanırsa Hamilton buna nasıl tepki verir? Günü kurtarmak için doğal yeteneğine güvenmeye devam mı edecek, yoksa rakibini yoldan çıkarmak için oyunlar oynamak zorunda mı kalacak?
Hill: “Lewis ürkütücü bir savaşçı ve aklında hiçbir şüphe yok. Nico’nun aklında küçük bir şüphe var, bence eskiden vardı ancak son sürüşleri bunu silmiş olabilir. Çok etkileyiciydi. Ezilen birisi olarak bu ‘ben daha ölmedim’ demek için en iyi yoldu.”
“Bu sadece sürüş hakkında değil, herkes bir aracı sürebileceğini biliyor, bu nasıl başa çıkacağınla ilgili.”
“Dikkatli olmalısınız. Kim olduğunuz veya hangi seviyede olduğunuzun bir önemi yok, eğer ağırlığını atmaya başlarsan insanlar buna olumsuz tepkiler verirler. Bu bir yetenek ve sanattır.”
“Bu da insanlar hakkında ilginç olan şeydir. Kendimizi bu durumlarda hayal ediyoruz, nasıl hareket ederdik? Ne yapardık? Bu insanlık için bir dramadır.”
Bu dinamiklerin nasıl ortaya çıkıp ilerleyeceğini görmek çok özel olacak. Hangi tarafa giderse gitsin, bu bize Formula 1’in teknoloji ve bilimle yürümesine rağmen özünde hala bir insan sporu olduğunu hatırlatacaktır.
Bir yanıt yazın