Aslında son yıllarda takımlar arasındaki gelişim oranının artmasıyla gelişim bantı tüm sezona yayıldı. Sezonun daha bu dönemine kadar Renault, ilk yarış Bahreyn’den itibaren R30’da 1 sn’den fazla performans kazandı. Ve Fransız takımın Teknik Patronu James Allison bu durumu açıklıyor…
“Yıllar geçtikçe takımlar sezon için gelişim mücadelesinin yeni araç tasarımı kadar önemli olduğunu anladılar. Her yarış temel olarak yeni bir paket getiriyoruz ve paketin boyutu normalde 3-4 yarışta eklenecek şeyleri içeriyor.”
“Tüm takımlar bunu yapıyoruz bu yüzden sezon boyunca bu sıkı güncellemeyi sürdürmemiz gerekiyor. Bu yüzden insanlar daha sıkı çalışıyorlar ve daha önce hiç düşünmediğimiz zaman aralıklarında çalışıyoruz. Mesela, bu hafta sonu Valencia’da kullanacağımız ön kanat bu sene kullandığımız 8. farklı ön kanat ve henüz 9. yarıştayız.”
“Bu yüzden neden böyle bir gelişim yoğunluğu oldu? Buna etki eden şey aslında geçen seneden itibaren getirilen yeni teknik kurallar. Belki henüz 18 ay olmuş olabilir ancak kurallar önemli performans kazandırabilecek kadar çok genç ve bir haftadan diğerine özellikle rüzgar tünelinde olmak üzere tüm alanlarda çok şey kazanabilirsiniz. Bunun yanında motorların dondurulmasıyla ek performans bulma konusu sadece takımın şasi bölümüne kaldı.”
“Griddeki tüm araçlar inanılmaz seviyede geliştiği için dönem dönem büyük güncellemeler getirmek yerine her yarışa yeni parça getirme felsefesini kazanmamız gerekiyordu. Gelişimi bulduğunuz anda onu aracınıza koymadığınız her an pist üstünde performans kaybediyorsunuz demektir.”
“Bu gelişimler fabrikadaki çalışanlarımıza ait. Bu isimsiz kahramanlar geçen kasım ayından beri arka planda R30’un gelişimi için ara vermeden çalışıyor. İş yükü takımda her seviyede hissediliyor.Fabrika, yeni parçalar üretmek için pist takımı ise piste çıkarmak için devamlı baskı görüyor. Fabrikanın bu mücadelelere cevabı her zaman harika oluyor ancak insanlardan beklediğiniz işte her zaman bir sınır vardır. Bu yüzden insanların iş yükünü aşırıya kaçmadan kontrol altında tutmanız gerekiyor.”
“Komik olansa yeni dönemdeki teknik üretkenlikte pist üstü testleri önemli derecede azaldı. Her hafta Barcelona’da turluyor olmak yerine takım artık pisti canlandıran fabrika araçlarına bel bağlamak zorunda kalıyor.”
“Açıkçası CFD ve rüzgar tüneli aero paketinin pistte nasıl çalışacağını tahmin etmek konusunda inanılmaz seviyede faydalı. Bu araçlar genelde aracın gerçek downforce seviyesinde 0.5 saniyeden az kayıpla kazancı tahmin edebiliyor. Mekanik parçalar içinse bilgisayar simülasyonlarına güveniyoruz. Bunlar şasi donanımlarını doğruluyorlar. Bunun yanında F1 ortamında tüm güçlüklere zorlanacak parçaları denemek için dayanıklılık donanımımız da var. Bu araçlar son geliştirdiğimiz parçaların güvenilir olduğu ve beklediğimiz performansı sağlayacağı konusunda bilgilerimize güvenerek piste gitmemizi sağlıyor.”
“Yılın düğümü açıldıkça fabrikanın mevcut aracı geliştirmenin yanında 2011 aracının tasarımına da odaklanması gerekiyor. Yıl içerisinde yeni araca ekleyeceğiniz kaynakların oranı mevcut aracın da harcamalarını arttırıyor. Gelecekte ne kadar harcayacağına karar verme konusu her zaman zordur ancak ocak ayından beri 2011 aracı üzerinde çalışıyoruz ve tüm Renault F1 takımında yer alan herkesin sıkı çalışmalarının bir göstergesi olan mevcut araçta da yüksek oranda gelişimi devam ettirebiliyoruz.
Bir yanıt yazın