Deneme Sürüşü Tadında Avustralya GP

Hafta sonu başlamadan yazdığım gibi hop oturup hop kalkacağımız bir yarış olmadı. Biraz da “duygusal” beklentilerdi elbette orada yazdıklarım. Ama Albert Park’ta, güvenlik aracının hiç girmediği ve havanın etki etmediği bir yarışta bana göre bundan daha fazlasını bekleyemezdik. Pirelli lastikleri ve arka kanatların da görevini burası için yeterli seviyede yaptığına inananlardanım; gerçi yarışlara böyle suni bir şekilde heyecan katmaktansa daha temel unsurlarla oynama taraftarıyım ya, neyse…

Kalkışta KERS’i olmamasına rağmen ilk viraja rahat giren Vettel’in sonrasında farkı bir anda açması, bana F2004-Schumacher kombinasyonunu hatırlattı. Acaba bu sene de RB7-Vettel ikilisi mi egemen olacak? Elbette sezonun başı ama insan düşünmeden edemiyor. Yarış ilerledikçe bu düşünceler biraz yumuşadı haliyle, çünkü Hamilton’un temposu gerçekten inanılmazdı. İnanılmaz dememin nedeni, takımın cesurca aldığı riskle kazandığı bir saniyedir. Hatta araca etkisi tam olarak ne kadar tam bilemesek de hasarlı araçla kendini podyuma atabildi. Lastiklerine iyi baktı. Hatırlıyorum Bridgestone, Hamilton’u, lastiklerine en iyi bakanlar arasında göstermişti.

Vettel sezona şampiyon gibi başladı diyebiliriz sanırım. Üzerinde artık eskisi kadar baskı yok. Nasıl olsa şampiyonluk unvanını aldı ve artık kanıtlaması gereken şeylerden en önemlisi listede değil. Fizikte statik ve dinamik sürtünme katsayıları vardır. Bunlardan statik olan dinamiğe göre çok büyüktür. İlk şampiyonluk da işte Vettel için statik sürtünme katsayısı gibi. Aracını yerinden kaldırdı, vites büyütmek daha zor değil.

Geçen sene sürekli desteklediğim ve aslında olduğundan daha az değer verilen biri diye gördüğüm Petrov’un podyuma çıkmasını ben de beklemiyordum elbette. Çünkü ön grupta o kadar güçlü isim var ki podyumu Rus pilota yedirmezler diye düşünmüştüm. Şüphesiz bu isimler rahat bir yarış çıkarmadılar ama yine de 2010’da Kubica’nın olduğu yere bu sene Petrov’un çıkması, Rus pilotun kredisini epeyce yükseltmiş olmalı. Şu da unutulmamalı ki Boullier’in Petrov’dan istediği şey, güçlü formunu “istikrarlı” bir şekilde ortaya koymasıydı. Başarı tamam, peki ya istikrar? Bunun için biraz beklememiz gerek.

Alonso’nun böyle bir sonuç beklemediğini herkes biliyordur. Kendisi de söyledi: Vettel ve Hamilton’a kaybettik ama Webber’e karşı kazandık dedi. Alonso gibi sezonu bir bütün olarak gören pilottan beklenebilecek bir açıklamaydı. Geçen sene de öyle olmadı mı? Kazandılar, sezon yeni başladı dedi; geri düştüler, henüz hiçbir şey bitmedi dedi. Malezya’da daha farklı bir yarış izleyeceğiz. Bencil denebilir ama kolay pes eden biri değil.

Teşbihte hata olmaz derler. Hani kuru fasulye yıldızdır, benzer ürün olmalarına rağmen nohut ve barbunyadan pek bahsedilmez ya; bu hafta sonu Vettel’in yanında Webber de böyleydi sanki. İkisinin altında da KERS’siz bile çok hızlı olan bir RB7, ama sonuç ortada. Alman pilotun önde olacağını tahmin ediyorduk ama sıralamadaki farkı görünce afallamıştım. Yarışta da göründü ki Webber, lastiklerini iyi idare edemedi ve geride kaldı. Güçlü bir RB7 ile ancak 5. oldu; ki Button’un cezası olmasa yarışın sonu onun için zor geçebilirdi.

Yarışı izlerken keyif verenlerden birisi de Button oldu. Gerektiği zaman ataklar yapabileceğini, hızlı olduğunu gösterdi. Cuma günü çalışmalarına bakarken hem kısa hem de uzun sürüşleri iyiydi. Tabi ne programda çalıştıklarını bilmesek de göze batmıştı. Ayrıca dikkatimi çekti Button, Massa ile o kadar mücadele etti ama lastiklerinin çabuk bitmesini beklerken ön grupta pite en son giren isimdi. Hamilton’un evine geçen sene girdi ama içeride hiç yabancılık çekmemiş gibi iyi sonuçlar aldı. Bence yeteri kadar övgü almadı bu konuda.

Sauber’e yazık oldu diyemiyorum ama pilotlarına evet, yazık oldu. İlk yarışında puan aldığı için ayakları yerden kesilen Perez’in yeryüzüne montesi sağlandı. Öteki tarafta da Japonya’daki felaketin ardından bir teselli arayan Kobayashi. Adama bir darbede buradan geldi. Ne yaptık diye düşünsün dursun bakalım James Key.

Massa lastiklerle ilgili çok olumluydu ama yine taraftarlarını üzdü. Takım olarak çok iyi yerlerde olamadılar ama birkaç saniye daha yavaş kalsa tur yiyecekti Vettel’den. Yumuşak lastiklerin yarışlarda beklenenden fazla ömürlü olması, beni Massa hakkında yorum yapmak için bekletiyor. Brezilyalı için bence gerçek ölçüt Malezya’dır. Orada farklı bir samba yapabilir.

Gelelim Mercedes GP’ye… Daha yarışın başında Schumacher’in yine bir olaya karıştığını görünce “Artık seneye burada yarışa çıkmasına gerek yok” demiştim. Bir vukuattır gidiyor. Geçen sene de yarışın başında Button-Alonso ikilisi ile tango yapmıştı. Aracı, lastik patladıktan sonra nasıl bir duruma gelmişse artık, herhalde dansöz gibiydi ki virajlardaki tepkisinden keyif aldım diyordu… Rosberg’in yarıştan ayrılması elbette şanssızlıktı ama başlarda esas rakiplerinden tur başına neredeyse 2 saniye yavaş kalması, Mercedes için büyük bir soru işareti doğurdu. Onların da bazı sorunları var. Bu yüzden Malezya’da daha iyi olmalarını umuyoruz elbette; galibiyet ve podyum mücadelesinde bir takım daha fazla olması bizi mutlu eder. 

Çaylaklarda Perez gibi parlayan olmadı açıkçası. Di Resta başlarda “fena değildi” ama Perez’in çıtayı yükseltmesi, beklentinin fazla olduğu İskoç’un yıldızını söndürdü. D’Ambrosio zaten Virgin ile ne yapsın, en azından yarışı tamamlayabildi. Hulkenberg’i koltuğundan ettiği için biraz önyargılı baksam da Maldonado, aslında beni şaşırtacak bir şey yapamadı, sönük bir başlangıç oldu. Williams’ın şu anda ne düşündüğünü merak etmiyor değilim…

Sonuç olarak 2010 Bahreyn’i düşününce sezona iyi bir başlangıç yaptık. Malezya’dan daha umutluyum. Eğlenceli, yakın bir mücadele için dileklerimiz sürüyor.

Bu arada siz, siz olsun; işinizi son dakikaya bırakmayın, unutkanlık yapmayın… Uydu alıcısına format attığımız için kayıtlı şifre ve frekanslar gitmişti. Bunu tabi yarıştan 5 dakika önce hatırlayınca internetten izlemek zorunda kaldık. Şimdi de alıcımız, şifresiz frekansı bulamıyor nasıl oluyorsa? Televizyonda öyle ki, normal anten takacak yer yok. Vay başıma gelen !!! Misafirlik zamanlarına devam… Herkes misafirliğe elinde çikolata, çiçek vs. ile gider; biz elimizde kara kutu antenle…

Sevgiler, saygılar…

Gökhan KAMİL


Yorumlar

  1. Yavuz Balcı avatarı

    trt'nin kendi internet sitesinden gayet net izleyebiliyorsunuz. ben fantezi yaptım hem tvden hem netten baktım. tek fark netteki yayın yaklaşık 20 sn. geriden geliyor. ben almışım odama bir 37 ekran tv rahatım arkadaşlar bu konuda. verin sizde yaklaşık bir 100 tl alın. tabi gücü olanlar için diyorum bunu. sonuçta 100 liraya muhtaç çok insan var.

  2. eren yüksel avatarı

    bu bilgi faydalı oldu 🙂

  3. Ferrari-AStateOfTrance  avatarı
    Ferrari-AStateOfTrance

    yanlız bilen biri bvana cevap versın trt3'ün şifresini actırmak için illa formatmı gerkıyor butun kanallar gidicekmı valla annem babam benı mahveder 1 gun uğrastırırlar kanalları bulmam için 🙂

  4. Ferrari-AStateOfTrance  avatarı
    Ferrari-AStateOfTrance

    vet bende trt'nin internet sitesindekı trt hd,'den izledim ama internet olduğu için hiç bi fark yoktu.

    Serhan Acar reklama giriyoruz dedi bakıyorum daha reklam fılan yok ses de yok ulan dedim trt'nin yaptığı işe bak reklama bile giremıyorlar.

    Sonradan anladım trt hd de reklam girmiyormuş 🙂

  5. Ferrari-AStateOfTrance  avatarı
    Ferrari-AStateOfTrance

    ula ben bunu ooolesine ye cevap olarak yazcaktım yanlıs olmus 🙂

  6. Ferrari-AStateOfTrance  avatarı
    Ferrari-AStateOfTrance

    evet bende trt'nin internet sitesindekı trt hd,'den izledim ama internet olduğu için hiç bi fark yoktu.

    Serhan Acar reklama giriyoruz dedi bakıyorum daha reklam fılan yok ses de yok ulan dedim trt'nin yaptığı işe bak reklama bile giremıyorlar.

    Sonradan anladım trt hd de reklam girmiyormuş 🙂

  7. Ben TRT HD den izledim yarışı, görüntüler muazzamdı… Reklam da yoktu 🙂
    TRT ye çok teşekkür ediyorum…

  8. Ferrari-AStateOfTrance  avatarı
    Ferrari-AStateOfTrance

    aga bi sanıye şimdi ben yarın akşam göturcem uyduyu yaptırcam

    ama butun kanallar gidicekmı sadece trt3'ün şifresini acsın yeter illa formatmı lazım?? cevap lutfenn

  9. Yusuf  Hitay avatarı

    trt 3 ü bulabilmeniz için şifreli kanallar ile beraber aratın. uydunuzda bu yöntem nasıl bilmiyorum ancak doğru yöntem budur.

    uydu alıcısı trt 3 ü şifreli kanal olarak göstersede, şifre sorunu yaşamıyorum, herhangi bir bis key girmişliğimde yoktur

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir