Formula 1 ve Boykot

Pilotların, aralarında imzalanan sözleşmeler yüzünden takımların birer işçileri olması, ticari boyutları bu denli büyüyen Formula 1 şirketinde sürücülerin böyle bir şey yapabileceğini insanın aklı kesmiyor. Bundan yıllar önce, Formula 1 yarışlarının ne zaman, hangi saatte yapılacağı ve o yarışa kimlerin katılacağı ancak yarıştan birkaç gün önce belli olurdu. Takımların, onları yarışmak zorunda bırakan Konkordato Anlaşmaları olmadığı gibi, kesin bir Formula 1 takvimi de yoktu. O yıllarda bile, birkaç örnek dışında, sürücülerin Formula 1′i ya da takımları boykot etmeleri pek sık rastlanmıyordu. Şimdinin ticari dünyasını düşündüğümüzde, bunu açıkçası pek de mümkün görmüyorum. Ancak bu bahaneyle, Formula 1 tarihinde gerçekleşmiş önemli boykot eylemlerine de bakmak yerinde olur. Hem biraz nostalji hem de tarihe tanıklık.

1969 Belçika GP, Spa-Francorchamps
1960′lı yıllar Formula 1′in ölümlerle dolu olduğu yıllardı. Öyle ki seyirciler ve yarışçılar, ölümün yarışların doğal bir parçası olduğunu kabul ediyorlar ve yarış esnasında bir sürücü öldüğünde, cesedi bir kenara taşınarak yarış devam ettiriliyordu. Öyle ki Jackie Stewart, 1966 yılında Spa’da yaptığı kaza sonucunda otomobilinden birinin onu çıkarmasını yarım saat bekledikten ve ancak diğer bir efsane olan Graham Hill’in yarış sırasında aracından inip seyircilerden birinin aracındaki somun anahtarını ödünç alarak onu aracından çıkardıktan sonra, bir sonraki yıl kendi önlemini kendisi almaya karar vermiş ve ortaya şöyle bir tablo çıkmıştı:

Jackie Stewart’ın somun anahtarı

Şimdi DGS ve KERS düğmeleri dolu olan direksiyonun, Stewart için hayat kurtarıcı somun anahtarına mekân olması belki biraz trajik belki biraz komik, ama o zamanlar Formula 1′in bir gerçeğiydi. O tarihten sonra daha da artan ölümlerden sonra 1968 yılında Stewart öndeliğinde kurulan GPDA, 1969′da Spa’da yapılacak olan Belçika GP’sinde erteletme gücüne sahip olmuştu. O dönemde birçok sürücünün yangın nedeniyle ölmesinin ardından, sürücülere yangına karşı koruyucu elbise giyme zorunluluğu, onaylı kask ve emniyet kemer takma yükümlülükleri getirilmişti. Bir diğer önemli kısım da, pistlerin güvenli hâle getirilmesi için yapılması gereken çalışmalardı. İşte 1969 yılındaki Belçika GP’sinin boykot edilmesinin nedeni, Spa pistinden istenen iyileştirmelerin yapılmamasıydı. 1966 yılında Spa’da kaza yapmanın ne demek olduğunu anlayan Jackie Stewart, araçların herhangi bir kaza ânında, etrafı ormanla çevrili Spa’da bir elektrik direğine, bir ağaca çarpmasını bu sayede önlemeye çalışmıştı. Boykot, başarılı oldu ve 1969 Belçika GP‘si güvenlik nedeniyle ertelendi.

1976 Japonya GP, Fuji
Aslında bunu bir boykot olarak görmek ne kadar doğru bilmiyorum, ama yine de bahsetmekte yarar var. O sezonun şampiyonunu belirleyecek olan bu son yarış Fuji’de yapıldı. Şampiyona lideri Niki Lauda, ikinci James Hunt’ın üç puan önündeydi. Ancak yarış günü geldiğinde Fuji pistinin üzerine yoğun bir sis çökmüştü ve pistin bazı bölümlerinde de su vardı. Birçok sürücü yarışın iptal edilmesini istersek, yarış organizatörleri buna karşı çıktılar ve yarış başladı. Ancak ikinci turda, koşulların çok zorlu olduğunu gören Niki Lauda, “Hayatım, bir şampiyonluktan daha değerlidir,” diyerek pite girip yarıştan çekildi. James Hunt ise devam edip şampiyonluğu aldı. Niki Lauda’nın o sezon Nürburgring’de inanılmaz bir kaza geçirdiğini, başının büyük bölümünün yandığını ve kaza ânında hayatî tehlikesinin bulunduğunu hatırlatalım.

1981 Belçika GP, Zolder
Cuma günü, pit duvarından düşüp Carlos Reutemann’ın Williams’ının çarpması sonucu hayatını kaybeden bir mekaniker nedeniyle yarış gününde tüm takımların mekanikerleri, pit alanının aşırı kalabalık olduğundan yakınarak bir protesto gösterisi yaptılar. Bu gösteriye bazı sürücülerin de katılıp araçlarından inmesiyle bir anda ortalık kaosa dönüştü. Ancak yarış hakemleri, araçların piste çıkmalarını gerektiren bayrakları sallayınca, birçok araç gride ya geç geldi ya da gridde motorları boğuldu. Bu sırada, motor boğulan aracı tekrar çalıştırmak için piste atlayan bir mekanikere de yarışın başlamasıyla başka bir araç vurdu ve mekanikerin ayağı kırıldı. Bu olaydan sonra, formasyon turundan on beş saniye öncesinde pitte hiçbir mekanikerin olmaması gerektiği kuralı getirildi.

Zolder’ın pitindeki şu görüntü, mekanikerlerin protestolarında neden haklı olduklarını gayet iyi gösteriyor:

1982 Güney Afrika GP
Şu anda da geçerli olan ve ilk kez bu tarihte yürürlüğe giren süper lisanslar, o yıl oldukça tepki çekti. Niki Lauda, bu lisansların, sürücüleri, takımlara haksız bir şekilde bağladığını söyleyerek bu kararı protesto etti. Sürücüler biraraya gelerek perşembe günü yapılması gereken serbest antrenmanlara çıkmadılar ve ertesi gün yapılacak Güney Afrika GP’sini de boykot edeceklerini bildirerek odalarına çekildiler. Burada Gilles Villeneuve’ün onlara piyano çaldığı ve birbirlerini eğlendirdikleri söylenir.

Neyse, o zamanın FiA’sı FISA, bu durumda geri adım atıp süper lisanslarla ilgili kararı daha sonraya ertelediğini söyleyerek sürücülerin, sıralama turlarına ve yarışa katılmalarını sağlar. Ancak yarıştan sonra o zamanki FISA başkanı Jean-Marie Balestre tüm 29 sürücünün de lisanslarını geçersiz kılıp hepsine para cezası verdi. Ardından bu ceza, tüm sürücülere bir yarış yarışmama cezası verildi ve bu da altı ay ertelendi.

1982 San Marino GP
1982 yılı, 2009 sezonunda gördüğümüz FiA-FOTA alevlenmesinin bir benzerinin, FISA-FOCA arasında yaşandığı önemli bir sezon oldu. Tarihin ironik cilvesi midir bilinmez, 2009 yılındaki savaşta takımların karşısında olan Bernie Ecclestone ve Max Mosley, 1982 yılındaki mücadelede o dönemin FiA’sı olan FISA’ya karşı olan kamptaydılar. Brezilya GP’sini 1. bitiren, Bernie Ecclestone’un sahip olduğu ve Max Mosley’in danışmanlığını yaptığı Brabham takımından Nelson Piquet ve 2. bitiren Williams takımından Keke Rosberg, Renault ve Ferrari’nin protestosu sonucunda diskalifiye edilmişlerdi. Araçların tartılmalarıyla ilgili bir kural boşluğundan yararlanan FOCA takımları (ki turboşarjlı motor kullanan rakiplerine karşı avantaj sağlamak için böyle bir yola gitmişlerdi) buna itiraz ettiler ancak itirazları reddedildi. Böyle olunca, FOCA, San Marino GP’sini boykot etti. McLaren, Williams ve Brabham boykota katılırken, Tyrrell, Osella, ATS ve Toleman yarışa katıldılar.

2005 Sezonu boykot tehdidi
GPDA’nın o zamanki başkanı David Coulthard, 2005 Amerika GP’sinden sonra iyi alevlenen lastik sorunlarının da eklenmesiyle daha da artan güvenlik sorunlarına çare bulmak amacıyla, sürücülerin Formula 1′i boykot edebileceklerini söyledi. Sezon içinde yapılan testlerde, yarışlardakine benzer güvenlik seviyesinin ve tıbbî destek ekiplerinin olması gerektiğini savunan GPDA’nın bu tehdidi gerçekleşmedi.

2008 İngiltere GP Boykotu
1982 yılında yürürlüğe sokulan süper lisanslar, bir kez daha boykot konusu edildi ancak bu seferki sebep başkaydı. Süper lisans ücretlerinin, Max Mosley tarafından 2008 yılında başında neredeyse 7 kat artırılması sonucunda, sürücülerin oluşturduğu GPDA, bu zammı protesto etmek için İngiltere GP’sini boykot edebileceklerini söylediler. Bir önceki yıl bir sürücü süper lisans alabilmek için 2.600 dolar sabit ve bir önceki sezon kazandığı her puan için de puan başına 700 dolar ödüyordu. FiA’nın zammıyla sabit ücret 15.000 dolara ve puan başına ödenecek ücret de 3.100 dolara çıkarıldı. Böylece 2007 sezonunun şampiyonu Räikkönen, 350.000 dolar gibi bir miktarı ödemek zorunda kaldı. Ancak bu tehdit de boşa çıktı. Sürücüler, bu ücretleri paşa paşa ödediler.

Şu âna kadar yapılan protestoları ve bunu sebeplerini düşündüğümüzde, bu son protesto girişiminin ne kadar şımarık olduğuna sanırım hak vereceksiniz. Bu süper lisans ücretleri, sürücülerin daha güvenli yarışabilmeleri için FiA’nın yaptığı harcamalara bir anlamda destek oluyor. Dolayısıyla 60′lı ve 70′li yılların yoğun kazalı ve düşük güvenlikli ortamından, bugünün olağanüstü güvenli Formula 1 dünyasına ulaşmak için harcanan paralar, bir anlamda süper lisanslar aracılığıyla, bu güvenlik kurallarının geliştirilmesindeki temel öğe olan sürücülere de pay ediliyor. Dolayısıyla, yıllık milyon dolarlar kazanan bu sürücülerin, kendi güvenliklerini korumak için harcanan paralara destek olmakta bu kadar şımarık ve çekingen olmaları, Jim Clark, Jochen Rindt, Gilles Villeneuve ve Ayrton Senna’nın hatıralarına biraz olsun saygısızlık oluyor.

 

Ali Ünal

http://www.ali-unal.net

 


Yorumlar

  1. online-poker avatarı

    So much useful content here, http://www.trf1.net bookmarked !
    play poker online

  2. bodybuildingtips avatarı
    bodybuildingtips

    bodybuilding tips – watch our tips

  3. I like http://www.trf1.net, bookmarked
    bet and home

  4. bestbettingsite avatarı
    bestbettingsite

    http://www.trf1.net is my top 1 site now!
    best betting sites

  5. szybkieodchudzanie avatarı
    szybkieodchudzanie

    I saw many sites but http://www.trf1.net is best ever

    tabletki na odchudzanie

  6. buyecigarette avatarı
    buyecigarette

    http://www.trf1.net is super, bookmarked!
    buy electronic cigarette

  7. http://www.trf1.net is amazing, bookmarked!

    mma betting

  8. Kimi Raikkonen avatarı
    Kimi Raikkonen

    2005 amerika yı atlaman komik olmuş.

  9. samsungunlockcodes avatarı
    samsungunlockcodes

    http://www.trf1.net is cool, bookmarked!

    unlock nokia

  10. Evet o oLması lazım.

  11. Ben olsam yarışırdım 😀
    Şahsen hemen her yağmurlu havada kartinge gidiyorum .D

  12. İlk fotoğraf Lorenzo Bandini'nin hayatını kaybettiği 1967 Monaco yarışından mı? Yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum. Bilen arkadaşlar bizleri aydınlatabilir.

  13. Çok değişik bir konu olmuş, beğendim. Ancak tarih hatası var sanki. GPDA'nın tarihi bir kaç sene daha eskiydi. 1961- 1962 civarlarında kurulduğunu hatırlıyorum. Tamam Stewart'ın yarış güvenliği arttırma konusunda çabaları küçümsenemez ama 1961-1962 GPDA'sında Stirling Moss'un ve Joakim Bonnier'in ağırlığı vardı. Ne kadar ilginç bir tesadüftür ki Jo Bonnier bir F1 yarışında değil, 1972 LeMans'ta ölmüştü…

  14. Şimdi de Takıma bağlılık aidiyet ve ahlak dersi vermeye kalkışan yine lauda

  15. ağlıyor ağlıyor ağlıyor yine kazanıyor yine kazanıyor sizde burda ağlıyorsunuz

  16. ne korkak bir şampiyonmuş bu vettel! yarış olmasın önümü göremiyorum diye ağlıyor, pitim geldi diye ağlıyor, lastiklerim bitti diye ağlıyor. yarışlar yapılmasın diyede ağlıyor, şimdide direksiyondan ötürü ağlıyor. schumi'nin bir demeci vardı, "pilotlar ekstra iki düğmeyi kullanabilecek kapasitede olmalı" gibi. bu çocukta o kapasite yok demekki. kestirmeden yarışlar bitsin şampiyon olayım havasında. bu çocuk schuminin veliaht'ı vs olamaz.

  17. Laudanın olayını bilmiyordum vay be adam şampiyon olacak hayatım daha değerli diyor ve yarışmıyor….

  18. 2005 Amerika yı da belirtmek lazımdı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir