2001 yılında Avustralyalı Paul Stoddart Minardi takımını satın alınca alt serilerden beri desteklediği Webber’e F1’e adım için bir şans doğmuş oldu. 2001 yılında F1’de test pilotluğu yapan Mark Webber 2002 yılında Minardi aracına oturmayı başardı.
Webber’in F1’de yer alabilmesi için gereken maddi desteği ancak 26 yaşına gelebildiğinde Paul Stoddart’tan sağlayabildi. Aksi takdirde muhtemelen GT-Le Mans serilerinde yarışan bir pilot olarak kalacaktı.
Her zaman galibiyet, podyum mücadelesi veren pilotları destekleyenler için arkada kalan isimleri farketmek zordur, hele bir de drs, kers vs. pek çok kural değişikliğinin olmadığı ve kendini göstermenin zor olduğu bir dönemde. Bu yazıda pek çoğunuzun yıllarca farketmediği adama dair bir şeylerden bahsetmek istiyorum.
2002 yılında Mark Webber kendi evinde çıktığı ilk yarışında aldığı netice ve gösterdiği performansla tüm Avustralyalı taraftarların yanında beni de taraftar olarak kazanmayı başardı. O zamana kadar F1’le alakası olmayan ben, ilk denk geldiğim yarışta padokun hurda yığını olarak bilinen Minardi aracıyla 5. olan ve çılgınlar gibi sevinen Webber sayesinde bu sporu sevmeye başlamıştım.
Nitekim Webber o sezonda takım arkadaşını performans olarak ezmeyi başardı. Sezon boyunca Fransa’da aldığı 8.lik, Japonya’da aldığı 10.luk, ve 4 kez aldığı 11. sırayla dikkat çekmeyi başardı. Nitekim Webber yılın çaylağı seçildi.
Mark ve Minardi Takımı Şampiyon Olmuş Gibi Puanı Kutluyor 🙂
2003 Jaguar ile Dikkat Çekmeye Devam
Yılın çaylağı seçilen Webber macerasına Jaguar ile devam etme kararı aldı. Webber’in F1 kariyeri boyunca onu takip etmekten en zevk aldığım araç Jaguar idi. 2002’de tüm yarışları takip edemesem de 2003’ten itibaren yarış ve sıralama turlarını kaçırmayan bir F1 sever oluvermiştim.
İlk yarışında süspansiyon problemi, ikinci yarışta motor arızası ile yarış dışı kaldı.
Brezilya Gp’de Jaguar ile sıralamalarda Q1’i ilk sırada tamamlarken son seans Q2’de pole pozisyonunu +0.044 salise farkla kaçırarak 3. cebi elde etti.
San Marino Gp’de sıralamalarda 5. cebi elde etti. Şafttaki arızadan ötürü yarışı tamamlayamadı. Webber’in kariyerinin ilk ve orta kısmının önemli bir kısmı mekanik arızalardan ötürü yolda kalmasıyla geçti desem yanlış olmaz.
Katalunya’da 12. başlayıp 7. bitirdi, Avusturya’da 17. başlayıp 7. bitirdi, Monaco’da 9. başlayıp hidrolik problemden ötürü yarışı bitiremedi.
Kanada’da 6. başlayıp 7. bitirdi, Almanya’da 11. başlayıp 6. bitirdi, Fransa’da 9 başlayıp 6. bitirdi.
Macaristan’da 3. cepten kalkmayı başardı, yarışı 6. bitirdi, İtalya’da 11 başladı 7 bitirdi.
Sezonu 17 puan ile 10. tamamlarken takım arkadaşı Pizzonia 0 puan ile tamamladı. Sezon bitiminde aklımda tek kalan şey daha büyük bir takımda Webber’in daha fazlasını başarabileceğiydi. Zira saf hızın ön plana çıktığı sıralama turlarında çok büyük işler başarmıştı.
2004 Jaguar’a Elveda
Mark çok iyi geçen 2003 sezonunun ardından araçtan kaynaklı kötü bir sezon geçirdi. Evinde 6. başladı vites probleminden ötürü bitiremedi.
Malezya Gp’de sıralamalarda Micheal Schumacher’in ardından 2. sırayı aldı ve grid tamamen Webber’e odaklandı. Sıralamalar sonrası gerçekten çok sevinçliydim. Yarışa bu performansı araçtan ötürü taşıyamayacağından emindim ama en azından sıralamalarda sükse yapmayı başarmıştım. Nitekim Webber 23. turda yarışa veda etti.
Bahyren’de 14. başlayıp 8., Almanya’da 14 başlayıp 7., Silverstone’da 8., yine Almanya’da 12. başlayıp 6. oldu.
Japonya Gp’de 3. cepten start almayı başardı, aşırı ısınmadan aracı 20. turda yolda kaldı.
Sene sonunda Jaguar spora veda etti, takımı Red Bull adından bir içecek firması satın aldı 🙂 Webber sezonu 7 puanla 13. tamamlarken takım arkadaşı Klien 3 puan toplayabildi.
2005 Her Açıdan Zevkli Bir Sezon
2005 sezonu sporu takip etmeye başladığım ve Ferrari dominasyonlu diğer 3 sezonun aksine çok daha fazla zevk vermişti. Ön tarafta Kimi ve Alonso’nun mücadelesi var iken Schumacher ve Montoya sezona zevk katıyorlardı.
Webber ve benim için ise sezon hayal kırıklığıyla başlamıştı. Zira yaz döneminde Webber’e menajeri Briatore Renault’a gelmesini teklif etmiş, Webber sporda daha köklü bir takım olan ve sezon öncesi iddialı görünen Williams-Bmw takımını seçmişti. Öyle ki Webber bir röportajında ilk yarışı Fisichella’nın kazandığını duyduğunda yıkıldığını belirtmişti.
2005 yılı Webber’in F1 kariyerinde şampiyonluk mücadelesi verdiği 2010 yılı dahil en formda olduğu dönemdi. Evinde ilk yarışı 5. tamamlarken, Malezya’da podyum mücadelesi verdiği Fisichella ile temas yaşayıp ikisi de birbirini podyumdan etti. Sıralamalarda sürekli ilk 5 içinde yer alırken seri turlarda araçtan aynı verimi alamıyordu.
İspanya Gp’de 2. cebi aldı. Monaco’da 3. cebi aldı. Monaco Gp’de kariyerinin ilk podyumunu Fernando Alonso’ya yaptığı atak ile elde etti. O yarışı canlı izliyorken pek heyecanlanmış, kerbleri kesen Alonso’ya sitem etmiştim 🙂 Nitekim sonunda Alonso’yu geçmişti Webber.
Monaco’dan sonra takım her iki pilotuyla sert düşüş gösterdi, Kanada’da 14. başlayıp 5. oldu, Macaristan’da 16 başlayıp 7. oldu, Türkiye’de 7. başlayıp patlayan lastik nedeniyle yarışı tamamlayamadı.
Webber Türkiye’ye geldiği sırada şehitlikleri ziyaret etmiş ve Çanakkale’de hayatını kaybeden dedesini aramış ancak bulamamıştı.
2005 Belçika’da 10. başlayıp 4. bitirdi, Japonya’da 7. başlayıp 4. bitirdi. Sezonu ise 36 puanla takım arkadaşı Heidfeld’in önünde 10. sırada tamamladı. Webber takım arkadaşlarını mağlup etme serisini sürdürdü. 2005 sonunda Bmw ve Williams ortaklığı son buldu. Webber Williams’a, Heidfeld Bmw’ye geçti.
2006 Şu Aracı Biraz Dayanıklı Yapın !
2006 yılı Webber için dayanıklılık problemleriyle geçti. Bu sezona dair tek zevk aldığım şey ön tarafta Alonso ve Schumacher’in verdiği şampiyonluk mücadelesiydi. Schumacher’in yamulmuyorsam Suzuka’da patlattığı motora üzülmüştüm. Webber’e gelince Malezya’da 5. başladı hidrolikten ötürü yolda kaldı, Avustralya’da 7. başladı vites kutusu probleminden ötürü yolda kaldı, Avrupa Gp’de hidrolikten yolda kaldı, Fransa’da jant probleminden yolda kaldı, Almanya’da mekanik problemden ötürü yolda kaldı.
Monaco Gp’de 2. cepten start aldı, olağan şartlarda 2. bitireceği yarışı eksoz problemi nedeniyle bitiremedi. Direksiyonu fırlattı. Bu yarışta aracın mühendislerinin kulaklarını çınlatmıştım, olası bir 2.lik ve podyum çöpe gitmişti.
Brezilya Gp’ye Cosworth F1’e veda ederken 20 bin devir çeviren motor getirdi, ilk turda takım arkadaşları Webber ve Rosberg yarış dışı kalarak motorun zevkini çıkaramadan veda ettiler.
Webber sezonu 7 puan ile 14. tamamladı, takım arkadaşı Rosberg 4 puanda kaldı. Webber yine takım arkadaşını mağlup etmeyi başardı.
2007 Yeni Umutlarla Red Bull Racing’e Geçiş
Webber 2007’de daha önce 2 yıl yarıştığı Jaguar takımını satın alan Red Bull Racing’e, bir anlamda yine eski takımına dönüş yaptı. Bahreyn’de vites kutusu, İspanya’da hidrolik, Monaco’da vites kutusu, İngiltere’de hidrolik, Türkiye’de hidrolik, Brezilya’da vites kutusu nedeniyle yarış dışı kaldı.
Avrupa Gp’de yağmur altında yapılan yarışta mükemmel bir performans sergileyip 3. olmayı başardı. Yarışın son saniyesinde geçilecek diye yaşadığım heyecanı hala unutamam. O kötü sezona dair en güzel anıydı. Avrupa Gp yarışı en nefes kesen yarışlardan biriydi, sadece Webber açısından değil tüm F1 severler açısından.
Sezonun Webber ve benim açımdan en kritik yarışı, 2007 Japonya GP… Kariyerinin ilk F1 zaferini kovalayan Webber yağmur altında yapılan yarışı 2. götürüyor ve olası bir galibiyet hesabı yapıyordu. O sırada Toro Rosso ile yarışan Vettel güvenlik aracı altında yarış götürülürken Webber’e çarptı. O yarıştan sonra Webber Vettel’e hakaret içeren bir cümle sarfetmişti. Bu ikilinin arasındaki ilk kıvılcım bu yarışta başlamıştır.
Webber aynı yarışta araç içinde kusmuş olmasına rağmen aracı sürmeye devam etmiştir 🙂
Webber dayanıklılık problemleri ile geçen ve bir kez daha heba olan sezonu takım arkadaşı David Coulthard’ın 4 puan gerisinde 12. tamamlamıştır. Webber kariyerinde ilk defa takım arkadaşına geçilmiştir. 2008 sezonunda Coulthard’ı mağlup ederek kariyerindeki tüm takım arkadaşlarını mağlup etmeyi başaracaktı.
2008 Red Bull ile Devam
Geçtiğimiz sezonu dayanıklılık problemleri ile geçiren Webber için 2008 yılı istikrarın ön plana çıktığı bir olarak geçti. Red Bull’un köpek balığı adıyla bilinen kanadı kullanmasıyla sezon Webber için iyi başladı.
İlk yarışta yarış dışı kalan Webber süre gelen 7 yarışın 6’sından puan çıkarmayı başardı. Sezon boyunca yalnızca 2 defa yarış dışı kalan Webber İspanya’da 5, Monaco’da 9. başladığı yarışta 4. oldu. İngiltere Gp’de 2., İtalya’da 3. cepten kalktı.
Sezonu 21 puan ile 11. tamamlarken takım arkadaşı Coulthard yalnızca 2 yarıştan puan çıkarabildi ve 8 puan topladı.
Yazımın son ve final bölümünde şuana kadar kimseyle paylaşmadığım Singapur Gp sonrası başıma gelen olaydan ve kişisel olarak kendi izlenimlerimden bahsedicem. Özellikle son bölümde Vettel’e ve Red Bull yönetimine dair 1-2 kelam etmeden geçemicem.
Umarım okurken keyif almışsınızdır.
Bir yanıt yazın