Yıllarca Alonso – Schumi – Raikkonen – Hamilton vs. pilotları destekleyenler benim pilotum seninkinden daha iyi dediğinde karşısında muhattap bulacak bir kitleyle karşılaşabiliyordu. Ancak bir Webber taraftarı iseniz yalnızsınızdır, pilotunuz iyi olsa dahi bunu başkalarıyla paylaşmanız onlar için pek bir ifade etmez. Bu yüzden Webber’i desteklemek küme düşmemeye oynayan bir futbol takımını tutmak gibiydi, sahada hep bir mücadele vardı ve tribünlerdeki taraftarlar az ama özdü 🙂
Webber taraftarı olmak İstanbul Gp’de ilk virajda Webber Alonso’yu geçtikten sonra bağırdığında herkesin sana dönüp bakması demekti 🙂 En güzelini de sanırım Webber özetlemişti. Macaristan’da Schumacher’e tur bindirince telsizden ” bu güzel bir his.” demişti. Pek çok şey, geride kalan pek çok yılı anlatan bir cümle 🙂
Final bölümüne giriş yaparken bu zaman denk hiç paylaşmadığım bir şeyi, bana dair bir şeyi paylaşıcam burada. Webber kariyerini noktalayana kadar da paylaşmayacağıma ant içmiştim. Sadece paylaşmak istedim, umarım farklı yerlere çekilmez 🙂
2008 Singapur Gp haftasonu, yamulmuyorsam Cumartesi gecesi Türkiye’de Kadir gecesine denk gelmiş ve ben de o gece ibadetimi yaparken Webber’in kazanması için de ibadette bulunmuştum. Webber o yarışı mekanik problemle tamamlayamamış ancak ben her şeyde bir hayır var deyip inancımı yitirmemiştim.
Olası şartlarda Webber’in defalarca yarış kazanma ihtimali, defalarca podyuma çıkma ihtimali yokken 2008 sezonu bitiminde köklü kural değişikliği oldu ve 2009 sezonu ve devamında devam eden 4 sene boyunca Webber galibiyetler ve podyumlar kazandı. Bunu Adrian Newey’e ve pek çok şeye bağlayabilirsiniz ancak benim için bundan daha fazlasıydı kesinlikle, sadece bir yarışı kazanmasını istemişken Webber 4 sene boyunca rekabetçi bir araçla yarışabilecekti 🙂
2009 Şeytanın Bacağını Kırma
Buradaki şeytanın bacağını kırma olayı biraz ironi de taşıyor. Zira sezon öncesi Webber pek sevdiği bisiklet sporunu gerçekleştirirken bir araç ile yaşadığı kaza sonrası bacağını kırdı ve yanılmıyorsam yaklaşık 2.5-3 yıl bacağında platin takılı bir şekilde yarıştı. Sezon öncesi Webber’in yarışamayacağı söylenirken sıkı bir fizik tedavi sonrası Webber sezona yetişti.
Webber takımda daha tecrübeli olmasına rağmen takıma yeni katılan Vettel’i geçmeyi başaramadı. Sezon boyunca asla %100 bir performans ortaya koyamayan Webber buna rağmen Almanya Gp’yi ve sondan bir önceki yarış olan Brezilya Gp’yi kazanarak gelecek sezon sağlıklı bir şekilde rekabetçi olabileceğinin sinyallerini verdi.
Webber 2009 sezonunda Almanya Gp’de pit cezası almasına rağmen yarışı baştan sona domine ederek kazandı.
Yıllarca düşünün ki 8. olduğunda çok sevindiğiniz bir pilotu destekliyorsunuz ve bacağını kırdıktan sonra sezonu kaçırır denilirken çıkıp yarış kazanıyor. Yarış sonunda Webber ile aynı duyguları paylaşıyorduk nitekim;
Webber Malezya’da Hamilton ile müthiş bir düelloya girişmişti. Formula 1’i seven herkesin zevk alacağına inanıyorum bu görüntülerden. Youtube linki olmadığı için aşağıdan izleyebilirsiniz;
2010 Webber Şampiyon (?)
Webber 2010 sezonuna sakatlığının etkilerini minimize etmiş bir şekilde formda giriyor ancak ilk 4 yarışta sıralamalarda her ne kadar çok iyi olsa da yarışta temaslar ve problemler yaşıyarak istediğinizi alamıyordu. Nitekim klasik pistleri seven Webber İspanya Gp ile çıkışa geçti.
İspanya, Monaco ve Türkiye Gp’de pol pozisyonlarını aldı. İspanya ve Monaco Gp’yi forse ederek kazandı. 2010 sezonuna dair en kritik an ise üst üste 2 yarışı forse ederek kazanan Webber karşısında psikolojik baskıyı kaldıramayan Vettel tarafından yaşandı.
Webber yakıt tasarruf turunda iken ve takımdan bu konuda güvence almışken Vettel atağa kalktı ve yaptığı hata ile kendini yarış dışı bıraktığı gibi Webber’i de olası bir yarış galibiyetinden etti. Bu yarış sonrası ikili arasında fırtınalar kopmaya başladı. Webber üst üste 3 pole ve galibiyet ile süsleyeceği seriyi Vettel’in hatası yüzünden gerçekleştiremedi ve momentum kaybetti.
Vettel’in hatasına rağmen Helmut Marko’nun Webber’i suçlayan konuşmaları, kimsenin Webber’e sahip çıkmaması Webber açısından sinirleri geren anlar oldu.
Kanada’da 5. olan Webber Valencia’da büyük bir kaza yaparak yarış dışı kaldı. Takım Britanya Gp’de Webber’e yeni şasi vermek yerine Vettel’in kullanıp beğenmediği ve değiştirttiği eski şasiyi Webber’e verdi. Bunla da yetmezmiş gibi yeni getirilen iki kanattan birini Vettel antreman turlarında kırdığı için Webber’de takılı olan kanat Vettel’e takıldı, Webber’e eski şasi ve eski kanat bırakıldı.
Tüm bunların ışığında Webber Silverstone’da zafere ulaşarak gerekli tokat ve cevabı takımda verdi; ” Not bad for a number two driver. ” 2. pilot için hiç fena bir sonuç değildi.
Macaristan’da pit stop stratejisi sayesinde pistte fazla kaldı ve çok hızlı olduğu yarışta kendini ilk sıraya taşımayı başardı. Belçika’da 2. oldu.
Singapur Gp’den sonra dağ bisikleti yaparken arkadaşı önünde düşünce ondan kurtulmaya çalışırken kendisi de düşüp omzunu kırdı. Herkesten bunu gizledi ve son 4 yarışa iğneyle çıktı.
Tüm bunlara rağmen Kore Gp öncesi şampiyonluğun 1 numaralı adayı iken takım tarafından kendisi desteklenmedi ve şampiyonluğu Alonso’ya kaptırma pahasına Vettel için kollar sıvandı.
Red Bull pit duvarı ve yöneticilerinin tüm kirli oyunlarına rağmen şampiyonayı kazanabilirdi ama olmadı. Pek çok F1 severin gözünde 2010 şampiyonluğu Webber’in hakkıdır, nitekim benim için de öyle kalacak.
“Sadece bana en yakınlar neler olduğunu biliyor.”
Gerçeğin ortaya çıkıp çıkmayacağı sorulduğunda: “Benden duyamazsınız. Geçmişe baktığımda kendimle, olaylara bakış açımla ve kendime hakim olmamla gurur duyuyorum.”
“Tüm senaryoyu yönetmek takım için çok kolay olmadı. 2010’da kayıp sulardaydık: Lanet olsun*, bu bizim ilk şampiyonluğumuz olacak! Bunu nasıl yapmalıyız? Her ikisine de şans vermeli miyiz? Hayır, belki vermeyiz.”
2010 sonrası motivasyonunu yavaş yavaş kaybetti Webber, nitekim Pirelli’nin lastiklerine de hiç alışamadı, özellikle de yumuşak lastiklerine.
Webber ve Vettel rekabetinde olaylarına şu açıdan bakın istiyorum sadece.
Webber F1’e girdiğinde 26 yaşındaydı, Vettel şuan 26 yaşında ve 4 dünya şampiyonluğu var. Webber şampiyonluk için zarları attığında 34 yaşındaydı ve bunun için biraz geç kalmıştı. Kaldı ki takım Avusturya kökenli ve genç bir almandan efsane yaratmak istiyordu, Webber gibi kariyerinin son dönemindeki bir pilot bu profile uymazdı. Eski şasi, eski kanat, takım emirleri, takım tarafından dışlanma, sürekli kers ve özellikle startlarda ne hikmetse debriyaj problemleri vs pistten çok pist dışı pek çok etmenle mücadele etti.
Her şeye rağmen Webber duruşuyla F1’de yer eden pilotların arasında yer alacak. Webber bu sporda sadece 11 yıl yarışabildi, bunların 3’ünde sadece rekabetçi bir aracı vardı. Her şeye rağmen eğer desteklediğiniz pilot yarışıyorsa puan alsa da almasa da bundan keyif almaya bakın, zira ileride özleyeceksiniz.
Webber’e dair bir şeyden daha bahsedeyim. 2003’ten beri Tasmania Challenge adından kendi organize ettiği bir spor organizasyonu var ve buradan kendi kurduğu fona katkı sağlıyor, yardım kuruluşlarına finanse ediyor ve insanları spora teşvik ediyor. F3 takımı ile genç pilotlar yetiştirmeyi amaçlıyor. Mitch Evans adlı genç pilotun tüm masraflarını karşılıyor ve yardımcı oluyor.
———————————————————————————————————————
Son olarak Webber’in kendi kişisel yaşamına ve mizah dolu yönüne bakalım.
“umm, seb’i özleyecek miyim? muhtemelen hayır.”
“rekabetçi bir ortamda her zaman bir sorun olur, aramızda bunlardan çok fazla oldu.”
söz malezya’da vettel’in takım emrine karşı gelip kazandığı konusuna geldi ve clarkson yarıştan sonra vettel’e yumruk atmak isteyip istemediğini sordu, webber’in yanıtı ilginç oldu:
“babam her zaman çocuklara vurmamam gerektiğini söyler.”
Webber Twitter’da bu fotoğrafın altına ön lastikleri koruyorum yazmıştı 🙂
Webber ile benzer bir kariyere sahip yine yakın arkadaşı Jenson Button ve daha önce beraber çalıştığı Frank Williams. 70. yaş gününden bir fotoğraf.
Umarım herkes okurken keyif almıştır. Seni özleyeceğim Webber, umarım Le Mans’ta yolun açık olur ve orda seni izlemeye devam edebilirim.
Bir yanıt yazın