Montoya: “F1’de Geçişler DRS Sayesinde Çok Kolaylaştı”

Eski Formula 1 sürücülerinden Juan Pablo Montoya, DRS’nin Formula 1’in görselliği açısından iyi olduğunu ancak spordaki geçiş sanatını öldürdüğünü düşündüğünü söyledi.

DRS, 2011 sezonunda geçişlere yardımcı olması için Formula 1’e getirildi ve yapılan bazı düzenlemelerle amacına ulaştı.

Yarışlarda bir çok geçiş olurken bunların çoğu DRS bölgesinde oluyor.

Montoya “Gösteri için iyi. İnsanlar daha fazla geçiş yaptığı için gösteri daha iyi oluyor ancak geçiş yapmak bir sanattır.”

“Artık insanlara Picasso’nun taklidi veriliyor.”

“DRS gelmeden önce düşünmek ve çok fazla riske girmek gerekiyordu. Artık pozisyon için mücadele etmenize gerek yok.”

“Düzlüğe geliyorsunuz ve yeteri kadar yakınsanız DRS ile bir sonraki viraja kadar diğerini geçmiş oluyorsunuz.” dedi.


Yorumlar

“Montoya: “F1’de Geçişler DRS Sayesinde Çok Kolaylaştı”” için 25 yanıt

  1. Onur Gentas avatarı

    Şimdiki F1’de pilotun işi eskilere daha zor bu doğrudur. Şimdi sistemler çok daha komplike bir hal aldı ve pilotların idare etmesi gereken bir çok konu var. Drs geçişleri oldukça kolaylaştırdı. Eskiden bir pilot diğerinin arkasına hızla gelirdi fakat geçmesi turlar alabilir di ki bazen de geçemezdi.Geçen gün hatırlarsanız bir video paylaşıldı. Keke Rosberg ve Lauda arasındaki çekişme. Laudanın geçmesi kaç tur sürdü ve keyifliydi gerçekten. Şimdi arkasına geldiği anda biliyoruz ki eninde sonunda arkadaki pilot öndekini geçecek (istisnalar hariç). İşte eski çekişmeleri bu yüzden özlüyoruz ve bahreynde Hamilton ve Rosbergin çekişmesi de o yüzden hoşumuza gitti. Fakat şunu da bilemiyoruz: acaba Drs olmasa F1 çekilmez bir hal alabilir mi?

  2. Berkhan Oğulcan Akçay avatarı
    Berkhan Oğulcan Akçay

    Malesef şu anda pilota daha çok iş düştüğü, pilotların daha çok öne çıktığı zannediliyor. Montoya’nın da olduğu zamanlarda pilot farkları daha belirgindi. Özellikle geçiş yapmak gibi konularda. Şimdilerde her şey daha yapay bir hal aldı. Kimin motor yazılımı iyise, kim ERS’yi iyi çalıştırıyorsa, kim ayarları tutturabildiyse o götürüyor.

    Ben şimdilerde pilotun daha çok önem kazandığına hiç ama hiç katılmıyorum. Son dönemlerde yok EBD, yok çift difüzör, yok esnek parçalar, yok ERS, bütün bunlar amatör ruhu bitirdi. Aslında 2009’dan itibaren amaç biraz eski F1’e yaklaşmaktı. Fakat işler daha da karmaşık bir hal aldı. Lastiklere hiç değinmiyorum bile. Lastiklerin bitmemesi adına iyi bir ayar yakalayamayan pilotun yarışta hiçbir şansı yok. Lastikleri biten bir pilotun hiçbir şansı kalmıyor.

    Hala neden yakıt ikmalinin kalktığını anlayabilmiş değilim. Yarışlara büyük heyecan katıyordu. Stratejileri çok farklılaştırıyordu. Yakıt ikmali geri gelse birçok şey daha iyi olacaktır. Pilotlar daha çok zorlayacak, lastikler bu kadar belirleyici olmayacak, lastiklerin bu yumuşaklığı da daha hızlı gidilebilmesine olanak sağlayacaktır.

    1. evet TC’nin olduğu, çoğu pilotun nedense otomatik vites kullandığı, pilotun tek işinin gaz+fren ve direksiyon olduğu dönemde pilota daha çok iş düşüyordu. çok mantıklı.

      torku kontrol etme, lastikleri yeterince ve zamanında ısıtma, DRS ve ers’yi zamanında kullanma, TC gibi saçmalığın olmadığı, DF’nin ise daha az olup aracın sürekli kaydığı ve dolayısıyla işin pilota bindiği, ve viteslerin de torku makul seviyede tutma adına pilotlar tarafından değiştirildiği bu dönemde ise pilota çok az iş düşüyor. bu da çok mantıklı.

      arkadaşın tüm yorumları kimi odaklı. kimi’ye nasıl yarar sağlarım ona bakıyor. cidden tek amacı bu. pilota hangisinde daha fazla iş düştüğünü hiç izlemeyen birine anlatsan bilir. sadece TC bile gaz pedalını tamamen aç-kapa şeklinde kullanmayı sağlar ve performansları, iyi pilotla kötü pilotu yakınlaştırır.

      1. Berkhan Oğulcan Akçay avatarı
        Berkhan Oğulcan Akçay

        Benim yorumumda F1’in genel yapısı var. Ama belli ki sende bir Kimi hastalığı var ki yorumumda hiç belirtmemiş olmama rağmen yine konuyu oraya getirmeye çalışıyorsun. Çok acıklı.

        Eski F1’de Esteban Gutierrez, Pastor Maldonado, Romain Grosjean gibi pilotlar asla barınamazdı dostum.

        ERS’yi zamanında kullanma diyor ya 🙂 Dostum ERS’yi pilot açıp kapamıyor hatırlatırım 🙂 DRS ise senin taktığın TC’den çok daha büyük bir saçmalık abidesi. Geçişlerin hiçbir anlamı kalmadı. Yetenek bunlarla ölçülmez. Kaldı ki DRS çizgisini görüp bir tuşa basmak da büyük bir yetenek olarak gösterilemez eğer mantığını çalıştırabilirsen.

        Hatırlatırım, eskiden yarışlar daha zorluydu. Pit-stop taktikleri, daha az yol tutan lastiklerle (lastikleri ısıtabilmek o zaman daha da önemliydi) geçiş yapabilmek için risk almak şarttı. Emin ol o otomobilleri limite çıkarmak çok daha zordu çünkü motorlar çılgın bir güce sahipti bugüne kıyaslarsak.

        1. o otomobilleri limite çıkarmak bugünkülerden çok daha kolaydır. bugünkülerde ilk defa oturan normal bir insan bir turu tamamlayamazken geçmiş araçlarda rahatça tamamlar.

          evet ERS’yi pilotlar kullanıyor. pilot tarafından override edilebilen bir sistemdir ers. bahreyn’de hamilton’a use the overtake button dediklerini unuttun sanırım. viraj çıkışlarında ERS’den daha çok harcamaktan bahsediliyor. hatta bazen bir tur hiç harcanmayıp tüm ERS gücü bir sonraki tura bırakılır. tam kavrayamamışsın ERSyi sanırım. araştırmanı öneriririm.

          DRS saçma olabilir ancak hangi DRS kısmında atak yapacağın da sana kalmış bir durum. ters bir yerde atak yapıp DRS alanında geçtiği pilota yakalanan “pilot”ları çok gördük.

          pit taktiklerini daha çok takım yapıyordu. geçiş yapabilme konusunda önceki dönem daha zor olabilir, bu zaten bilinen bir durum, pilota iş düşmesiyle alakası yok. bugün DRS’i kapat, geçişler yine zorlaşır bir nebze. ki zaten geçişin zor olması durumun pilotların elinde olmadığının göstergesidir. limitler yüzünden fark yaratamadıkları için geçiş de zor. zaten pitlerde olan geçiş daha fazlaydı önceden. özellikle kimi genelde pitlerde geçerdi milleti.

          lastikler daha az tutsa da daha büyüktü ve üretilen DF bunu rahatça kapatıyordu. ayrıca isterse lastikler hiç tutmasın, TC varken ne kadar az tutunma olursa olsun o lastik patiye düşmez. dolayısıyla pilota değil makineye iş düşer. motorlar isterse dünyanın en güçlü motorları olsun, TC varken gaza sonuna kadar bassan da düzgün bir kalkış yakalarsın.

          1. Tc herkesde vardı.
            Ama su anda drs arkadaki pilota yani geçis yapacak pilota ekstra büyük bir avantaj sağlıyor yani geçisi kolaylaştırıyor burada asıl pilota is düsen geçiş noktasında pilotun yükünü hafifletiyor pilotajı ortadan kaldırıyor zekayı ortadan kaldırıyor cesareti ortadan kaldırıyor bas drs ye geç bunuda beceremeyenler zaten eski f1 dünyasında hic koltuk bulamazlardı bugün buluyorlar aradaki fark bu.Böyle büyük kazanım sağlayan bir sistem daha önce hiç var olmadı f1 de çünkü en önemli olan f1 in en heyecanlı noktasında bir diğerine üstünlük kuracağınız geride bırakacağınız geçis hamlesinde icat edilmis en avantajlı sistem drs.
            Zaten size orada avantaj sağlayacak bir yapay sistem varsa is bitmistir bunu pilotaj noktasında söylüyorum.
            Bu yüzden eskiyle bugünü mukayese etmek imkansız.
            Heleki 90 ların pilotlarını düsünün manuel vitesler o zor araçlar hele 93 e kadar tc de yoktu bugünle ogünün pilotları kıyas dahi edilemez pilotaj noktasında.
            Şu montoya nın geçislerine bakın adamın drs ye ihtiyacı yokki tam bir geçis makinesi örn pilotajın tavan yaptığı noktada sürüyor he geçis noktasında belki 10 üzerinden 10 verilebilir montoya ya bu konuda herkesi cebinden cıkarır.
            Ancak diğer özellikler 10 da 5-6 olunca sizden birsey olmuyor bu da ayrı bir konu.
            Teknoloji her zaman hayatı kolaylaştırmaya yönelik adımlar atar.
            Normal yol arabalarını düsünün bütün sistemler sürüsü kolaylaştırmak içindir.
            eskiden virajlara biraz sert girdiğinizde araç savrulurdu is sizde biterdi simdi viraj dengeleme sistemleriyle hemen araç stabiletisi sağlanıyor neyi konusuyoruz.
            f1 de de aynı sekilde eski araçları kullanmanın binbir zorlukları gerçek pilotajların konustuğu yıllardır.Can güvenliğinin dahi olmadığı bu kadar teknolojiden uzak olan yıllarda gerçek pilotlar yetismistir.93 e kadar olan dönem bundan ibarettir 2000 lere kadar da gene zordur sartlar ama su an çoluk çocuk isi.

          2. Berkhan Oğulcan Akçay avatarı
            Berkhan Oğulcan Akçay

            Normal bir insan eğer o koltuğa sığabilirse iki araçla da turu tamamlar. Söz konusu olan turu bitirmekse her şekilde bitirirsin zaten.

            Senin teorin gerçek olsaydı o zamanlar startlarda herkes birebir eşit şekilde kalkış yapardı.

            Overtake button çok uzun zamandır var. Yeni bir şey değil. Zengin karışımı aktif eden bir tuştu. Şu anda ERS’yi mi override ediyor onu bilmiyorum. Zaten ikisi benzer şekilde önündekini geçmek veya savunma yapmak için kullanılacağından çok bir farkları olmasa gerek. Bir tur saklayıp sonraki tur kullanmak gibi şeyleri zaten takım pilota iletiyordur. Bu bir sürüş yeteneği olarak gösterilemez.

            Şu anda DRS’in yanında geçişlerin çoğu peynir gibi lastiklerden oluşan farklarla gerçekleşiyor. Dolayısıyla şu an DRS olmasa bile birkaç geçiş hariç geçişler yine lastik farklarından meydana gelecektir. Kimisi spor için iyi diyor. Kabul edelim ki eskiden geçişin çok zor olması sıkıcı yarışlara yol açıyordu. Fakat geçiş hamleleri çok çok değerli bir hal alıyordu. Risk katsayısını arttırıyordu. Pilotun risk alma ve riskin üstesinden gelip rakibini geçebilmesi o geçişi çok değerli kılıyordu. Bugün en güzel geçişler olarak gördüğümüz hamleler o dönem DRS olsaydı asla bu kadar önemli olarak görülmeyecekti. Bence problem DRS bölgelerinin uzunluğu. Mesela bence son yarışın yapıldığı Çin’de arka düzlükte DRS olmaması lazım. Geçecek olan zaten DRS çizgisinde rakibinin yanına çıkmış oluyor neredeyse. Çizgiden sonra zaten iş tur bindirmeye dönüyor. Hiç hoş bir manzara değil. Ya da çok daha kısa yapsınlar.

            Eskiden çok akıllı savunma hamleleri de görebiliyorduk. Şimdi ise DRS bölgesinde yakalandıysan en ufak bir şansın bile yok. Keşke sadece geçişin çok az olduğu pistlerde DRS olsa. Diğerlerinde (Belçika, İtalya, Çin, Bahreyn gibi) pistlerde DRS olmadan çok iyi mücadeleler izleyebiliriz ama DRS mücadeleye izin vermiyor. Dolayısıyla pilotlara pek bir pay kalmıyor.

            Pitlerde en çok rakip geçen sürücü Schumacher’di. Pit stratejileri o dönem yarışlara büyük heyecan katıyordu. O yüzden bence yakıt ikmalinin geri gelmesi lazım.

            DF konusunda ben eskiye göre çok daha az DF olduğunu pek sanmıyorum. Özellikle EBD varken Red Bull inanılmaz bir DF avantajına sahipti. Takımlar eskiye göre olan farkı epey kapattılar.

            Ek olarak, TC’yi ilahi bir sistem gibi görmek de yanlış. Islak veya soğuk koşullarda o dönemde de bir virajdan çıkarken tamamen gaza asılırsan spin atma olasılığın yine vardı. Evet TC bu olasılığı aşağıya çeken bir sistemdi. Fakat dediğin gibi olsaydı pilotlar hiç fark yaratamazlardı. Ama baktığın zaman Alonso, Schumacher, Raikkonen, Montoya, zaman zaman Webber, Button fark yaratan isimlerdi. Yani sırf TC olayından mütevellit “eskiden çok daha kolaydı” demek saçma. O zaman Schumacher iyi bir pilot değildi. Baksana yeni dönemde başarılı olamadı. Şu anda gridde olan bir sürü gereksiz pilotu eski zamanda bir hayal etsene. Hiçbiri gridde tutunamazlardı.

            1. ERS’yi pilotlar kullanmıyor dedin, bunun açıklamasını yaptım, evet onlar kullanıyor. overtake button’ının uzun zamandır olmasıyla alakası yok. takım pilota her viraj ERS bas ERS bas diyemez, veya şu virajın çıkışında bas da diyemez. belki çok nadir pilot yanlış yerde kullanıyorsa. arkadaki aracın yakınlığına, pistin durumuna göre değişir bu. zaten hamilton’a verilen telsiz mesajı “use the overtake button when you need it” şeklindeydi. “ihtiyacın olduğu zaman kullan. “ERS’nin nasıl kullanıldığını bilmiyorsun, açıkladım, illa cevap yazacağım diye bu kadar da kasmamak lazım. güvenlik aracının ardında 5 tur gidip benzinin bolca olduğu ve mercedes’in 10 turda 20 saniyeden fazla fark attığı bir bölümde zaten benzin karışımını tüm araçlar sonuna kadar kullanılıyor demektir. bunun benzinle değil ERS ile alakalı olduğu ve bunu pilotun kullandığı açık.

              “normal bir insan sığabilirse iki araçla da tamamlar” hayır tamamlayamaz. hızlanmada normal araç gibi gaza yüklendiği an spin atar, TCli araçta ise bu çok daha zordur. TC’ye bağlı olsaydı kalkışlar aynı olurdu demek de çok dar bir bakış açısı. bunun lastik ısıtma farkı var, downforce leveli var, refleks farkları var, motor farkları var, hafif pilotun aracının daha dengeli olması var, direksiyon açısı var, startta yaptığın her manevra hız kaybettirir. pistin kirli-temiz tarafı var. yani var oğlu var. yağmurlu yarışlarda da TC tamamen işi yapıyor zaten demedim, ha TC seviyesini yükseltirsen araç spin atmaz ancak bu sefer de iyice yavaş kalırsın. azaltıp spin atanı da vardır, başka türlüsü de. ancak TCden sonra tork yüzünden spin atmaları çok gördüğümüz de açık. kuru zeminde bile.

              konu aslında bu kadar DRS ile alakalı değil, saydıklarımdan pilotun akıllıca kullanması gereken bir bölüm sadece. lastik de öyle. şuan geçişler daha kolay olabilir, ancak bu sürüşün daha zor olduğu gerçeğini değiştirmez. bütün bu sistemler varken pilota daha çok yük bindiği açık. zaten bu takım arkadaşları arasında açılan farklardan da görülüyor.

              1. Berkhan Oğulcan Akçay avatarı
                Berkhan Oğulcan Akçay

                Yorumun özellikle kalkışlar konusuda savunduğun nokta ile çelişiyor. İhtiyaç olduğunda bir butona basmanın sürüşün zorluğuyla nasıl bir alakası olduğunu anlayabilmiş değilim ama hadi dediğin gibi olsun.Tamam dostum. Şu an gridde olanlar tarihin en iyi pilotları. Alonso da ilahi bir kuvvetle yarışıyor. 90’lar ve 2000’lerin pilotları da şu anki kurallarla sürekli geride kalırlar, yağmurda filan da süremezlerdi kesin.

                Tarihin gelmiş geçmiş en zor araçları canım. Gelmiş geçmiş en iyi pilotlar da Alonso ve Hamilton’dır.

              2. Berkhan Oğulcan Akçay avatarı
                Berkhan Oğulcan Akçay

                He bir de Sebastian Vettel. Bu sürmesi 2000’lere göre inanılmaz derecede daha zor olan araçlarla 4 şampiyonluk kazandı. Müthiş bir pilot gerçekten. Schumi’den filan da iyi. Hakkinen hak getire. Raikkonen? O da kimmiş. Alex Yoong ayarında bir pilot.

              3. şimdi işi dalgaya vurmaya gerek yok. “özellikle” kalkışlar konusunda neresi çelişkili geldi onu yaz, açıklayayım. bir de “özellikle” olmayan ama normal çelişkili olanları da yaz onun da cevabını vereyim.

                araçları sürmek zor ancak vettel de olsa 🙂 o bir F1 pilotu her viraj spin atacak değil. ve o şampiyonluk sayısı bağlantısını nasıl kurdun anlamadım doğrusu. bundaki mantıksızlığı aslında açıklamaya gerek yok. adamın aracının avantajı 4 senedir ortada. tüm araçlar eşit olsa bir mantık arayacağım ama hepsi farklı hatta redbull’un illegalliği sorgulanıyor. ayrıca vettel 2009’dan beri sürdüğü araçta oldukça rahattı. 2014’e geldik sürüş daha da zorlaştı şimdi vettel’e şasi bakıyorlar.

  3. f1 manyagı avatarı

    öncelikle KAAN sana katılıyorum ve AMIRGUREN arkadasında f1 takibi sanırım 2009 vy 2010 sanırım,böyle bi cahillikle atıp tutuyorda ,önce bu adam kim ne yapmış önceden bi arastır ondan sonra tutarlı yorum yap.böle f1 bile bilmeyenlerin kırk yıllık yorumcu gb olması yokmu!!! senın o sumi dese anlarım dediğin o sumi yi (ki sumı efsanedir severim ama cevaben böyle yazıyorum) tek zorlayan kendisine tek rakip gördüğü kişidir ve sumi yi cogu kez o gerçek sanatsal dediği geçişler yapmıştır vy sumi ona sanatsal geçişler sergilemiştir..yani kıssaca o adamı o kadar kücümsedin ama ne yazdıgını bile bilmiorsun..suraya bişy bilmeyenler yorum atmasın arkadassss..ha bu arada http://www.youtube.com/watch?v=hIaccugyKLg izlede montoya ne demek istemiş anlarsın..ahh o zamanlar ne güzeldi..

    1. Bi tane de ben ekleyim ne rekabet ama:) http://www.youtube.com/watch?v=wvx0xcrWwUk

    2. walla ben 92 den beri izliyorum gördüğüm en gözükara pilottu montoya.Gününde oldumu geçemeyeceği pist üzerinde rekabet edemeyeceği kimse yoktu.Bugün montoya olsaydı hele ki geçisler bu kadar kolaylaşmışken tüm zamanların geçiş rekorunu kırardı.

    3. Onur Gentas avatarı

      Benim gördüğüm en iyi pilotlardan biriydi. Yarışlara heyecan katardı. Bmw’yide özledik buarada.

  4. “Artık insanlara Picasso’nun taklidi veriliyor.”

    Burada bir hata var sanki, Montoya “DRS is like giving Picasso a Photoshop” gibi birşey söylemiş, “DRS Picasso’ya Photoshop vermeye benziyor” olmalıydı.

    1. “Now it’s like giving Picasso Photoshop.” autosport’ta bu şekilde cümle olduğu için, photoshopu da o şekilde çevirmemek için “taklidi” kullandım.

      Ancak sizin verdiğiniz cümle ile benim çevirdiğim cümle farklı. adamlar ingilizcesini bile doğru düzgün yazmıyorlar. ingilizce alıntılarda farklar varken biz Türkçe’ye iyi çeviriyoruz yine 🙂

      1. Benim gördüğüm kaynakta da böyle yazıyordu, hangisi doğru bilemeyiz, haklısınız 🙂

  5. montoyanın geçişlerini oyutubede bulursunuz.schumi ile ön kanat kırma pahasına savaşırlardı.şimdi bir geçişe sevineiyoruz bile.herşey suni.birde vettel faktörü 4 yıldır iyice bıktırdı.

  6. maestroalabastron avatarı
    maestroalabastron

  7. Eski pilotlar gerçek pilotaj pilotları çok doğru söylemiş montoya.

  8. Bu montoya f1 den kovmuşlarmıydı ya habire f1’e sallıyor geçiş yapmak sanatmış evet sanatta sen sanat oldugunu nerden biliosun o sanatı uygulayan senmiydinde konuşuosun şumi dese ne biliyim başka biri dese anlarımda bana sanattan bahseden adama bak ya boş yapma montoya hadi bakayım oraya

    1. Dostum montoya geçiş konusunda en tepedeki pilotlardan biri onun problemi hız veya geçis kabiliyeti gibi meziyetlerde değildi problemli adamdı ondan tutunamadı.
      Yoksa bugün pistte bulunan herkesi cebinden çıkarır geçis konusunda.Onun yaptığı geçisleri bugün yapabilen pilot yok.

      1. OtonomAktor avatarı

        aynen pistlerin gelmiş geçmiş en gözü kara pilotu, adamımdı. schumiyi ferrariyle en iyi zamanlarındayken altında nispeten daha kötü araçlarla efsane geçişler yapmıştır. şimdiki drs li araçlarla tüm tüm pilotları cebinden çıkarırdı iyi bir araçla eminim. özlüyoruz eski iyi pilotları.

  9. sizinde kurallarınız o kadar saçma ki tren gibi gidiyorsunuz

    SC de girmese uyuyorum Indycar izlersem,bu kadar sıkıcı bir seri olamaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir