1950 yılından bu yana devam eden motor sporlarının zirvesi olarak tabir edilen Formula 1, günümüzde ‘çöküş döneminde’ olarak görülüyor.
Peki Formula 1 nasıl bu hale geldi ? Bu sorunun cevabını hemen vermek mümkün değil. Dünyada teknoloji gelişiyor ve Formula 1’de bu gelişime ayak uydurmaya çalışıyor. Tabi ki her zaman gelişim doğru yöne olmaz. Tıpkı Formula 1’de olduğu gibi.
Yeni turbo motorlara geçildiğinde amaç yakıt tasarrufu yapıp, maliyetleri kısıtlamaktı. Ancak takımlar yeni motorlara çok daha fazla para ödüyor ve yeni motorlar nedeniyle birçok sorunla karşılaşıyorlar. Eğer yeni motorlar maliyeti kısıtlamak adına geldiyse, takımlar neden hala maliyetler konusunda büyük bir adım atılmadığını şikayet ediyorlar ?
Eski V8 motorların daha çok yakıt tükettiğini biliyoruz. Ancak Formula 1’in sıradan bir yarış serisi olmadığı neden FIA anlamak istemiyor ? Böylesi bir seride sesin ve görüntünün önemli olması gerekirken, artık ne sesler istediğimiz gibi, ne de görüntü.. Yeni motorlar ile birlikte daha fazla yakıt kullanıp tasarruf yapmak istediğini söyleyen FIA, yeni motorların ‘elektrik sesi’ nedeniyle birçok kesimden eleştiri aldı. Tabi ki takımların ‘sözde’ maliyeti azaltmak amacıyla getirilen yeni motorlara daha fazla para ödediklerini de unutmayalım.
Lakin Formula 1’de kaybettiğimiz tek şey ses olmadı. Görüntü Formula 1 için çok önemlidir 2007 ve 2008 otomobilleri belki de Formula 1’in görüntü anlamında en tepe noktasıdır. Açıkçası 2009 yılında araçların aerodinamisinde teknik bir format atıldı ve araçlar neredeyse çıplak kaldı. Teknik açıdan bomboş olan araçlar yavaş yavaş daha düzgün hale gelmeye başlamışken 2013 yılının sonunda yeni bir format ile beraber saçma bir görüntüye sahip oldu. Şuanki araçlara bakan birisi seriyi güzel olduğu için değil, ilginç olduğu için izler. Force India’nın önündeki o ‘sap’ ne işe yarıyor acaba diye izler.
Sözde ‘güvenlik’ adı altında getirilen yeni ön burunlar, öndeki pilotun aracının altına girmesi ile birlikte daha büyük bir güvenlik zafiyetine sebep oluyor. Bu durumu Avustralya ve diğer yarışlarda gördük. FIA acaba olayları tek yönlü mü düşünüyor diye sormaktan kendimi alı koyamıyorum.
Bernie Ecclestone yeni motorları ve görüntüyü sevmiyor. Çünkü Bernie paracı bir adam ve para kazanabilmesi için serinin çekici hale gelmesi lazım. Bu yüzden de birçok kez yeni motorları ve yeni seriyi eleştirdi. Seriyi daha eğlenceli hale getirmeye çalışıyor ki daha çok para kazanabilsin. Ancak Bernie’nin çabaları yeterli olmuyor. Özelliklle Jean Todt geldikten sonra F1’de yapılan değişiklikler Formula 1’i özünden götürdü.
Formula 1’in taraftar sayısı her yıl düzenli olarak düşüyor. Ancak bu düşüşü önlemek bu noktadan sonra mümkün değil. Çünkü atılan somut bir adım yok. Örneğin, Force India ve Toro Rosso tarzı ‘sap’ burunlardan kurtulup Ferrari tarzı karınca yiyen garip bir buruna geçiş yapılıyor. Değişen ne olacak ? Force India en azından kamuflaj yapıp ‘sap’ burnu saklayabiliyordu, Ferrari tarzı burunları saklamak mümkün olmayacak. Ses anlamında V8’lere dönmekten başka bulunabilecek hiçbir çözüm yok. Olsa bile bu Mercedes’in denediği aracın egzoz çıkışına ‘Vuvuzela’ takmak gibi birşey olur. Bundan hiçbir taraftar zevk almaz ve bu durum taraftarı kandırmaktan öteye gitmez. Araçlar daha az yakın diye, maliyet azalsın diye Formula 1’i, motor sporlarının zirvesini bu hale getirmek.. Gerçekten hayal kırıklığı ile karşıladığım bir durum.
Maliyeti kısıtlamak adına yapılan her türlü şey Formula 1’e zarar olarak dönüyor. Tabi ki takımları anlamak lazım, onlar böylesi bir seriye para kazanmak için giriyorlar. Ama burası sıradan bir seri değil ki.. Bu takımlar mücadele etsin diye taraftarı böylesi bir duruma düşürmek ve fanları kaybetmek Formula 1 için iyi birşey değil. Sauber gibi, Lotus gibi iyi bir geçmişe sahip takımların Formula 1’den ayrılması elbette üzücüdür. Ama sırf onlar bu seride devam etsin diye Formula 1’i bu hale getirmeye kimsenin hakkı olmamalı.
Mercedes 2010 yılından bu yana beşinci senesinde şampiyonluk için savaşacağını söylüyordu. Hatta bunun için Red Bull’u örnek veriyorlardı. Tahmin ettikleri gibi bu yıl şampiyonluk için savaşıyorlar. 2012 yılında alınan galibiyetle bunu anlaşmıştık. İlk başta podyum, sonra galibiyet, sonra birçok kez galibiyet ve sonunda şampiyonluk. Mercedes sistemli çalıştı ve şampiyonluğu bana göre aldı. Bunu tebrik etmek lazım. Mercedes Formula 1’i sıkıcı hale getirmiyor. Çünkü hızlı oldukları zaman bile pilotlarının yarışmasına izin vererek hem pilotlarını hem de taraftarları düşünüyorlar. Ama Rosberg’in zaferler elde ettiği yarışlardan da taraftarların pek zevk aldığını sanmıyorum. Çünkü ortada Mercedes ve Rosberg taraftarı pek fazla insan yok. Aksine Mercedes’i tutan taraftarlar genel olarak Hamilton taraftarı. Hamilton kazandığında da Ferrari ve diğer takım taraftarları mutlu olmuyor.
Bunun aslında tek bir çözümü yok. Çünkü bir yarışın bir galibi olur. Tabi ki McLaren ve Ferrari mücadelesi izlesek elbette spora ilgi artar. Red Bull ve Mercedes çekişmesinden taraftarlar zevk almayabilir. Çünkü bu sporda henüz yeniler. Tabi ki Mercedes çok uzun zaman önce Formul 1’de mücadele etmişti. Ama bu yıllar önceydi. Şimdi şampiyonluk için Ferrari ve McLaren mücadele etse olabilecekleri siz düşünün. McLaren’in tabiri caizse ‘kemikleşen’ bir taraftar kitlesi var. Aynı şekilde Formula 1’in en büyük takımı Ferrari’nin de öyle. Buna bir de Alonso, Raikkonen ve Button taraftarlarını ekleyin. Aynı zamanda büyük bit Tifosi kitlesini ekleyin. Yani Formula 1’in eskisi gibi izlenebilmesi için Ferrari’nin ve McLaren’in aynı anda önde olması şart. Tabi ki bunu FIA değil, taraftarlar değil, Ferrari ve McLaren yapmalı. Ferrari ve McLaren ellerindeki bütçeyi şuan için haketmiyorlar. Çünkü yaptıkları iş gerçekten çok kötü. Marussia’nın puan aldığı sezonda Ferrari gibi şampiyon bir takım puan mücadelesi veremez. Veya McLaren.
Tabi ki her zaman bu sporun zirvesinde olamazsınız. Ferrari Schumacher dönemiyle birlikte büyük bir çıkışa geçti ve üst üste galibiyetlerin ardından bir duraksama dönemine girdi.. Ama Ferrari’nin bu durumdan kurtulacağına dair hiçbir ışık yok. Aksine her seneye büyük bir umutla başlayıp, 5 yarış sonra ‘gelecek seneye odaklanmalıyız’ diyen bir takım var. Mattiacci ile birlikte herşey düzene girecektir. Aynı şekilde McLaren’de de öyle.
Adrian Newey, bu yılın aracını tasarlamıştı ama teknik açıdan kısıtlamalar nedeniyle özgün bir çalışma yapamadı ve bu yüzden F1’den ayrılma kararı aldı. Aslında bu, günümüzde Formula 1’in geldiği durumu gösteriyor. Yani ne yenilik bulsanız gidiyor. Bugün yeni bir fikir bulsan diğer takımlar yarın ona itiraz edip yasaklatıyorlar. Newey’nin bu durumdan bıktığını düşünüyorum. Böyle bir dehayı göremeyecek olmak üzücü.
Belki de Formula 1’i sıkıcı hale getiren bir diğer etken pilotlardır. Eskiden pilotlar arasında daha sıkı mücadeleler olduğu bir sır değil. Maldonado ekrana gelince heyecanlanmayan insan varmı ? her an kaza yapabilir birine çarpabilir diyorsunuz. Neden ? çünkü çok agresif ve kendi tabiriyle ‘DRS’yi bekleyen’ pilotlardan değil. Elbette yaptığı kazaları takdir etmiyorum, ancak Maldonado gibi gözü kara pilotlara ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. 70 tur öndeki pilotu kovalayan ve hata yapmaktan korkan pilotlar ‘Motor sporlarının zirvesinde’ yer almamalı. Maldonado her ne kadar eleştiri alsa da gridi zevkli hale getiren nadir isimlerden birisi. Kvyat’ta bu ışığı görür gibiyim. Şuana kadar ki gençler arasında en çok göze çarpan isim. Geleceğin şampiyonu olabilecek kapasitede.
Şuanda gridde eski diyebileceğimiz sadece dört pilot var. Massa, Alonso, Raikkonen ve Button. Şimdi çıkıp Rosberg galibiyet alsa belki çok az kişi sevinir, ama Massa galibiyet alsa sevinmeyecek çok az kişi vardır. Veya Raikkonen. Ben eski yarışları izlemiş birisi olarak bu dört pilot dışındaki gridi hayal edemiyorum. Düşünsenize, Ferrari’de Alonso yok, Raikkonen yok. Massa yok ve Button yok. İnsan böylesi bir durumu düşünemiyor bile..
Yazının kısa bir özetini çıkarmak gerekirse, Formula 1’in düştüğü yerden kalkabilmesi için sesleri ve görüntüyü düzeltmesi şart. Aynı zamanda daha mücadeleci pilotlara da ihtiyaç var. Tabi ki seyir zevki için Ferrari ve McLaren’in zirve mücadelesinde olması gerektiğini unutmayalım.
Son olarak bu sporu sıkıcı hale getiren Mercedes değildir. Veya çok hızlı giden bir takım. Diğerleri çok çalışıp önde oldu diye onlara kızamazsınız. Geride olan takımlar ‘neden onlar kadar hızlı olamadık’ diye şapkasını önüne koyup bir düşünmeli.
Umarım FIA bu maliyetleri kısıtlama sevdasından vazgeçip, seriyi güzelleştirme hevesine girer. Eğer bu şekilde devam ederse, garajdaki mekanikerlerden başka taraftar bulamazlar.
Bir yanıt yazın