Hayal kırıklıklarıyla başlayan, zaman zaman heyecanlı, zaman zaman üzücü, zaman zaman ise ayakta izlediğimiz mükemmel yarışlara ev sahipliği yapan 2014 sezonunun ilk yarısı geçtiğimiz hafta sonu Macaristan’da son buldu.
Sezon aslında istediğimiz gibi başlamadı. Sesler kötüydü, görüntü yoktu, dominant bir Mercedes vardı. Ferrari efsanesi gerideydi ve mücadele neredeyse yok denecek kadar azdı. Ancak birkaç yarış içerisinde rüzgar bir anda tersine döndü ve kendimizi heyecanlı yarışların içerisinde bulduk. Bu yarışlar o kadar heyecanlıydı ki kimsenin aklına ne motor sesi geldi ne görüntü! Bu heyecanı yaratan Alonso ve Hamilton gibi isimlerin birkez daha F1 için ne kadar önemli olduğunu görmüş olduk.
Bu heyecanı yaratan etkenler arasında yeni V6 motorları, pilotları ve Hamilton’ın şanssız şekilde yaşadığı sorunları etken gösterebiliriz. V6 motorlar ses anlamında her ne kadar kötü olsa da bu yıl ki yarışlardaki heyecanı arttırdı. V6 turbo motorlara geçilmesinin ardından birçok kural değişti ve güç sıralamasında taşlar baştan aşağı yer değiştirdi. Geçen yıl puan almak için mücadele eden Williams’ın dördüncü olacağı kimsenin aklına gelmezdi. Ya da Force India’nın podyum yapıp her yarıştan puan alacağı (Macaristan’da bu istatistik sona erdi). Bunun yanında yeni jenerasyon pilotların daha kaliteli işler yapmasının da heyecanı arttırdığını söyleyebiliriz. Örneğin Bottas’ın güçlü performansı, Kvyat’ın çaylak sezonunda gösterdiği kaliteli sürüşler, Bianchi’nin Marussia’ya ilk puanını kazandırması gibi. Ya da Ricciardo’nun harika performansı. Ancak eski pilotlara ayrı bir parantez açalım! Alonso ve Vettel, Alonso ve Ricciardo arasında ki savaş bu yılın hatta son yılların en iyi mücadeleleriydi. Alonso gibi kusursuz bir pilot, kusursuz ve hatasız ataklar / savunma yaparak gerçekten bize saf bir mücadele yaşattı. Hamilton ise Almanya’da neredeyse her virajda yaptığı ataklarla bizi büyüledi. F1’in şanssız pilotları arasındaki yerini çoktan alan Hamilton’ın bu yıl yaşadığı sorunlar, geriden gelerek yaptığı ataklar, Rosberg’e karşı yaptığı sağlam savunma bu yıl heyecanı arttıran etkenler arasında.
Pilotlarını özgür bırakan Mercedes’e de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Rosberg ve Hamilton arasında adilce bir mücadele oluyor ve her iki pilotta birbirini geçmek için kıyasıya yarışıyor. Bir tarafta F1’in en iyi pilotları arasında gösterilen Hamilton, diğer tarafta hatasız ve istikrarlı sürüşler yapan Alman Rosberg. Takım bu iki pilotu mücadele de serbest bırakarak F1 taraftarları için harika şeyler yapıyor. Bu da zevki arttırıyor.
Peki dominant bir Red Bull varken neden böyle yarışlar izleyemiyorduk da Mercedes varken heyecanlı, tekerlek tekerleğe mücadeleler izliyoruz ? Bunun iki cevabı var elbette. Birincisi Red Bull’un Vettel’e yönelme politikası, ikincisi Webber’in Vettel düzeyinde olmaması. Şu kadro ile Red Bull yine dominant olsaydı, acaba neler olurdu diye sormaktan kendimi alıkoyamıyorum.
Williams’ın üst üste aldığı podyumlar ve Avusturya’da kazandığı pole pozisyonu birçok F1 taraftarını mutlu etti. Sir Frank Williams gibi bir dehayı yeniden mutlu görmek taraftarlar adına güzel bir andı. Williams’ın mücadeleye dönmesinin F1 için iyi olduğunu düşünüyorum. Bu mücadeleye bir de McLaren ve Ferrari’de katılırsa işte F1 o zaman tadından yenmez!
Kısa bir değerlendirmenin ardından isterseniz istatistiklere geçelim ve hangi takımın neler yaptığını görelim.
Mercedes tarihinde ilk kez bir sezonda 9 yarış kazanmayı başardı ve toplam galibiyet sayısını 22’ye yükseltti. BRM ve Cooper gibi eski takımları geride bırakmayı başaran Alman takım, bir yarış daha kazanması halinde Tyrrell’ı geride bırakacak ve dokuzuncu sıraya yerleşecek.
Takımın kendi içerisinde kırdığı bir diğer rekor, bu yıl on kez kazandıkları pole pozisyonuydu. Bu yıl sadece Avusturya’da pole pozisyonu kaçıran Alman takım, toplamda 10 kez ilk sıradan kalktı ve bu Mercedes’in bir sezonda elde ettiği en fazla pole sayısıydı. Bununla birlikte takım toplamdaki pole sayısını 27’ye yükseltti.
Bu yıl şuana kadar 6 kez double yapan Alman takım bu alanda da kendi rekorunu kırmayı başardı. 7 kez en hızlı tur elde eden ve 18 kez de podyuma çıkan Brackley merkezli takım bu alanlarda da kendi içerisindeki rekorunu kırdı.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Bahreyn’de 20. Pole pozisyonu zaferini elde etti.
- Avusturya’da 20. yarış zaferini elde etti.
- Macaristan’da 100. yarışına çıktı.
- Macaristan’da 20. en hızlı turunu elde etti.
- Macaristan’da 50. podyumunu kazandı.
- En çok podyum elde eden takımlar sıralamasında Ligier’i yakaladı ve 12. sıraya yerleşti.
- 100. yarışına çıkarak en çok GP’ye katılan takımlar sıralamasında 27. sıraya yerleşti.
Red Bull, 2014 sezonunun ilk yarısında iki galibiyet alarak 2009 yılından sonraki en kötü sezon başlangıcını geçirdi. Buna karşılık takım 2009 yılından bu yana her sezondan galibiyet ile ayrılmaya devam ediyor. Takım Daniel Ricciardo ile Kanada ve Macaristan GP’lerini kazanarak F1’deki 49. zaferini ulaştı.
Bu yıl dayanıklılık problemleri yüzünden geride kalan Red Bull için bir diğer kötü istatistik ise pole pozisyonu oldu. Takım son 6 yılın en kötü sezon başlangıcını ortaya koydu ve ilk 11 yarıştan pole pozisyonu alamadan ayrıldı. Bu sonuç takım adına 2008 yılından sonraki en kötü sıralama turları istatistiği oldu.
Milton Keynes merkezli takım, İspanya GP’sinde en hızlı turu elde etti ve 2009 yılından bu yana her sezon düzenli olarak en hızlı tur kaydetmeyi başardı. Ancak takım 2009 yılından sonra ki en kötü ‘en hızlı tur’ istatistiğini ortaya koydu. Takımın toplamdaki en hızlı turu ise 41’e yükseldi.
Avusturyalı takım için son yıllara göre bir diğer kötü sonuç ise podyum oldu. Takım son yılların aksine ilk 11 yarışta sadece 7 kez podyuma çıkmayı başardı. Takım bu 7 podyum ile birlikte podyum sayısını 111’e çıkarmasına karşın son 5 yılın en kötü performansını sergiledi. Bütün bunlara rağmen takım 2006 yılından bu yana her sezon podyuma çıkmayı başarıyor.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım İngiltere’de 110. podyumunu elde etti.
- Macaristan’da 49. zaferine ulaştı.
- 2006 yılından itibaren her sezon podyuma çıkmaya devam etti.
- Daniel Ricciardo Kanada’da elde ettiği galibiyet ile birlikte takım tarihinde galibiyet elde eden 3. pilot oldu.
Ferrari bu yıl henüz galibiyet ile tanışamadı. Bu yıl ki en iyi sonucunu Macaristan’da ikinci olarak elde eden İtalyan takım 2009 yılından sonraki en kötü sezon başlangıcını geçirdi. 1994 yılından bu yana her yıl düzenli olarak galibiyet alan Ferrari için 21 yıllık bu rekorun sonuna gelmiş olabiliriz.
İtalyan takımın pole kabusu da devam ediyor. Takım son pole’ünü 2012 yılında Almanya’da kazandı ve yakın zamanda yeni bir pole pozisyonu kazanmaları zor görünüyor.
Takımın bu yılki iki başarısından birisi Raikkonen’in Monaco’da elde ettiği en hızlı turdu. Bu en hızlı tur ile birlikte Ferrari, tarihindeki 230. en hızlı turunu kaydetti ve bu alandaki birinciliğini korumaya devam etti. Bu başarı aynı zamanda 2013 Abu Dhabi GP’sinden sonraki ilk en hızlı tur oldu.
Ferrari’nin düşük performansı podyumlarda da devam etti. İtalyan takım bu yıl Alonso ile Çin ve Macaristan GP’lerinde podyuma çıkarak 1981 yılından itibaren devam eden ‘her yıl podyuma çıkma’ rekorunu devam ettirdi. Buna karşılık takım 2014 sezonunun ilk yarısında son yıllardaki en kötü podyum performansını gösterdi.
Bu yıl neler başardılar ?
- 1981 yılından itibaren devam eden podyum serisi Çin ve Macaristan GP’lerinde alınan podyumlarla birlikte devam etti.
- Takım Monaco’da 230. en hızlı turunu kaydetti.
- Macaristan’da 680. podyumunu kazandı.
- İngiltere’de 880. yarışına çıktı
Williams’ın 2 yıldır devam eden galibiyet hasreti 2014 yılının ilk yarısında da devam etti. Takım Avusturya’da galibiyete çok yaklaşsa da takımın 2012 İspanya GP’sinden sonraki ilk galibiyeti sezonun geride bıraktığımız kısmında gelmedi. Galibiyetin gelmemesiyle birlikte takımın galibiyet hasreti 45 yarışa çıktı.
Takım bir senelik kötü performansın ardından 2014 yılına güçlü başladı ve Avusturya’da 2 yıl sonra pole pozisyonunun sahibi oldu. Felipe Massa ile gelen pole pozisyonu takım tarihinin 128. pole pozisyonu olurken, takım adına 2005 yılından sonra elde edilen üçüncü sıralama turları zaferi oldu.
Williams bu yıl gösterdiği güçlü performansının meyvesinin bir diğerini Kanada GP’sinde en hızlı turu kaydederek aldı. Felipe Massa tarafından elde edilen bu başarı takım tarihinin 132. en hızlı turu oldu.
Takımın gözle görülür en büyük başarısı şüphesiz podyumlarda geldi. Özellikle Valtteri Bottas’ın yarışlar içerisinde gösterdiği kusursuz performans ile birlikte bu yıl Avusturya, İngiltere ve Almanya GP’lerinde podyumda yer almayı başardılar. 11 yarışta üç kez podyuma çıkan Williams, 2005 yılından sonra ilk kez bir sezondan iki ve daha fazla podyumla ayrılmış oldu. Takım Almanya’da elde ettiği ikincilikle beraber takım tarihinin 300. podyum zaferine ulaştı.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Kanada’da 38 yarış sonra en hızlı turu attı.
- Avusturya’da 128. sıralama turları zaferine ulaştı.
- Almanya’da 300. kez podyuma çıktı.
F1 macerasına 2008 Avustralya GP’sinde başlayan Force India, 123 yarışlık F1 serüveninde henüz galibiyete ulaşamadı. Takım 2014 yılının ilk bölümünde oldukça güçlü görünmesine, hatta Kanada da galibiyete yakın görünmesine karşın yarışı kazanan taraf olamadı. Düşük bütçeyle mücadele eden Hindistanlı takımın sezonun ikinci yarısında güçlü olması zor görünüyor.
Takımın 2014 yılındaki en büyük sorunu WJM07’nin sıralama turları performansı oldu. Yarışlarda lastik kullanımıyla ön plana çıkan WJM07’nin tek tur performansı takımın başını şuana kadar çok ağrıttı. Force India bu yıl düzenli olarak puan almasına karşın sıralama turlarındaki en iyi sonucu dördüncülük oldu ve takımın pole hasreti devam etti.
Son en hızlı turunu 2012 Singapur GP’sinde atan Force India, 2 yıl sonra Avusturya’da Sergio Perez ile birlikte bu hasrete son verdi. 7 yıldır gridde olan Force India’nın toplam en hızlı tur sayısı ise üçe yükseldi.
Force India’nın 2014 yılındaki en büyük başarılardan bir tanesi de Bahreyn’de elde edilen podyum oldu. Son podyumunu 2009 Belçika GP’sinde elde eden Force India, Bahreyn’de Sergio Perez’in elde ettiği üçüncülük ile beraber bu hasrete son noktayı koydu. Bu podyum takım tarihindeki ikinci podyum oldu.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Bahreyn’de takım tarihinin ikinci podyumunu kazandı.
- Avusturya’da takım tarihinin üçüncü en hızlı turu kaydedildi.
- Takım on yarış üst üste puan aldı ve bu Force India tarihinde bir ilk oldu.
Son galibiyetini 2012 Brezilya’da Jenson Button ile elde eden McLaren’in galibiyet hasreti bu yıl da devam etti. 2012 yılını galibiyet ile kapatan İngiliz takım şuana kadar galibiyetten uzak göründü ve sezonun geri kalanında da galibiyet alması zor görünüyor.
İngiliz takımın bir diğer hasreti ise pole pozisyonu oldu. Son pole’ünü 2012 Brezilya’da Hamilton ile elde eden McLaren, o günden bu yana sıralama turlarında hiç ilk çizgiden kalkamadı.
Takım için kötü geçen sezonda istatistikler de bir o kadar kötü gidiyor. Takım bu yıl şuana kadar hiç en hızlı tur kaydedemedi. Takımın son en hızlı turu 2013 Malezya GP’sinde gelmişti.
McLaren’in 2014 sezonundaki tek tesellisi sezonun açılış yarışında elde edilen çifte podyumdu. Bu yıl şuana kadar beklentilerin ardında kalan ve şampiyonada altıncı sıraya kadar gerileyen McLaren, Avusturya’da Kevin Magnussen ile ikinci, Jenson Button ile üçüncü olarak 1 yıllık aranın ardından podyuma çıkmış oldu. Bu çifte podyum ile birlikte McLaren tarihindeki podyum sayısı 485 oldu.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Avustralya’da 485. podyumunu kazandı.
- Avusturya’da 750. yarışına çıktı.
Toro Rosso 2008 İtalya GP’sinde Vettel’in kusursuz performansının ardından gelen galibiyetten sonra henüz kayda değer bir başarı elde edemedi. Takım 2014 sezonuna iyi bir başlangıç yapmasına karşın araçta yaşanan problemeler takımın gerçek performansını göstermesine engel oldu. Sonuç olarak takımın galibiyet hasreti 7 yıla çıktı.
Takımın sıralama turları performansı son yıllara göre daha iyi olmasına karşın ilk çizgi, hatta ikinci çizgi takım için bir rüya olmaya devam ediyor. Takım bu yılki en iyi sıralama turları performansını Avustralya’da altıncı olarak gösterdi.
Toro Rosso yarışlarda güçlü olmasına karşın neredeyse her yarış dayanıklılık problemleri yaşıyor. Hal böyle olunca takımın iyi bir sonuç alması da mümkün olmuyor. Bu yıl birçok kez yarışı ilk on içerisinde götürürken yarış dışı kalan Toro Rosso’nun bu yılki en iyi sonucu Avustralya ve Kanada da elde edilen sekizincilik.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Bahreyn’de 150. yarışına çıktı ve en çok yarışan takımlar sıralamasında 17. sıraya yerleşti.
- 180 puan barajını geçen 20. takım oldu.
2014 sezonuna Caterham ve Marussia ile birlikte en yavaş takım olarak başlayan Lotus, sezon içerisinde ön grup ile arasındaki farkı azaltmasına karşın puan almakta zorlanıyor. Dolayısıyla takımın galibiyet hasreti de her geçen yarış artıyor. Bu sezon şuana kadar sadece iki kez puan alan Lotus, 29 yarıştır galibiyet alamıyor.
Lotus bu yıl sıralama turlarında yarışa oranla daha yavaş kalıyor. Zaten puan mücadelesi veren, hatta zaman zaman puan için bile yarışamayan Lotus, sıralama turlarında geride kalarak işlerini daha da zor hale getiriyor. Geçen sezon neredeyse her yarışta son bölüme kalmayı başaran Lotus, bu yıl sadece İspanya’da son bölüme kaldı ve bu İngiliz takımın bu yılki durumunu netçe ortaya koyuyor.
Lotus’un son yıllarda güçlü olduğu en hızlı tur performansından bu yıl eser yok. Takım bu yıl sadece iki yarıştan puan ile ayrıldı ve neredeyse her yarış, yarışı liderin bir tur gerisinde tamamladı. Son en hızlı turunu 2013 Hindistan GP’sinde elde eden Lotus’un sezonun geri kalanında en hızlı tur kaydetmesi mümkün görünmüyor.
2012 ve 2013 yılında toplam 24 podyum elde eden Lotus, bu yıl podyumu bırakın puan dahi almakta zorlandı. Formula 1’de mücadele ettiği her sezondan (1958-1959) hariç podyum elde eden Lotus’un 30 yıllık, üst üste 196 podyumluk rekoru bu yıl sona erecek gibi görünüyor.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Kanada’da 575. yarışına çıktı.
Marussia’nın her yıl düzenli olarak geliştiğini bu yılki performansıyla birlikte görebiliriz. Bu yıl Monako’da dokuzuncu olarak iki puan almayı başardılar ve Formula 1 tarihinde puan alan 64. takım oldular. Hatta bu listede 61. sıraya yerleştiler. Bu başarı takım içerisinde hem maddi anlamda, hem de manevi anlamda oldukça büyük bir etki yarattı.
Marussia F1’deki ilk sezonunda 11, ikinci sezonunda 10. sırada yer aldı ve bu sezon 9. sırada yer alıyor. Bu yıl dokuzunculuğu korumaları halinde çok daha iyi paralar alacaklar ve bu takım için daha fazla gelişim ve daha iyi başarılar demek olacak.
Takım sıralama turlarında bu yıl çok iyi gözüktü ve bu yıl, biri kuru zeminde olmak üzere üç kez ikinci bölüme kaldılar. Hatta Bianchi İngiltere GP’si sıralama turlarında 12. olarak takımın en iyi sıralama turları sonucuna imza attı.
Ayrıca takımın oldukça düşük bir bütçeyle bütün bunları başardığını unutmayalım. Gerilerde kalan Lotus ve Sauber’e oranla daha az para harcayan Marussia, bu yıl zaman zaman bu takımlardan daha iyiydi. Bu başarıları bir tebriği hakediyor.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Monako’da dokuzuncu olarak F1’deki en iyi yarış sonucuna imza attı.
- Monako’da F1’deki ilk puanını kazandı.
- İngiltere sıralama turlarında 12. olarak en iyi grid pozisyonunu yakaladı.
- Macaristan’da F1’deki 50. yarışına çıktı.
Sezonun en büyük hayal kırıklıklarından birisi şüphesiz Sauber oldu. Sezona iyi hazırlanamayan Sauber, sezonun geride bıraktığımız kısmında puan dahi alamadı. Bu yıla büyük hedeflerle başlayan ve sezon öncesi podyum hedeflediklerini söyleyen Sauber için işler, kış testleriyle beraber tersine döndü. Araçta yaşanan ağırlık problemleri ve güncellemelerin işe yaramaması takımı istikrarsız ve yavaş bıraktı. Takımın hızlı gözüktüğü Monako gibi pistlerde ise sürücü hataları boy gösterdi ve sonuç olarak Sauber tarihinin en kötü sezon başlangıcını geçirdi.
Sauber’in en zayıf yönlerinden birisi de C33’ün zayıf sıralama turları performansıydı. Takım bu yıl hiç son bölüme kalamazken, takımın elde ettiği en iyi grid pozisyonu Macaristan’da elde edilen 11.likti.
Son beş yılın en kötü sezon başlangıcını geçiren Sauber, 2012 ve 2013 yıllarından en az bir en hızlı tur ile ayrılmayı başarmıştı. Ancak 2014 sezonunun geride bıraktığımız kısmında bu ‘en hızlı tur’ henüz gelmedi ve sezonun geri kalanında gelmesi zor görünüyor.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Kanada’da 280. yarışına çıktı.
- İlk kez sezonun ilk 11 yarışından puansız ayrıldı.
Caterham, Marussia’nın aksine her geçen sezon gerilemeye devam ediyor. Takım içerisinde yaşanan maddi sıkıntılar takımın güncelleme yapamamasına sebep oluyor ve dolayısıyla CT05’i geliştirmek mümkün olmuyor. Takımın şuana kadar bulduğu çözümlerde sonuç vermeyince CT05 gridin en yavaş aracı olarak gözüktü.
Bu yıl Sauber ile birlikte sezonu puansız şekilde sürdüren Caterham, Avusturya’da 14.cü olarak takımın bu yılki en iyi sıralama turları performansını yakaladı.
Bu yıl dokuz kez yarış dışı kalan Caterham, Monako’da Ericsson ile 11. olarak takım tarihinin en iyi yarış sonucuna imza attı. Ancak bu yarışta Marussia’nın puan aldığını düşünürsek, Caterham’ın bu yıl iyi işler yapmadığını söyleyebiliriz
CT05 bu yıl en çok yarışı dışı kalan araçlardan bir tanesiydi. Buna rağmen takım saf hız anlamında gridin en yavaş aracı olarak gözüktü. Buna bir de pilotların karıştığı kazaları eklersek, takımın bu yıl iyi bir sezon geçiremediğini söyleyebiliriz.
Bu yıl neler başardılar ?
- Takım Monako’yu 11. sırada bitirerek takım tarihinin en iyi yarış sonucunu tekrarladı.
- Avusturya sıralama turlarını 14. sırada tamamlayarak takım tarihinin en iyi sıralama turları sonucunu tekrarladı.
- Macaristan’da 50. yarışına çıktı.
Nico Rosberg
Galibiyet: 4
Pole Pozisyonu: 6 
En hızlı tur: 4
Podyum: 9
Lider gittiği tur: 342
Lider gittiği kilometre: 1,517
Tamamladığı tur: 674
Tamamladığı kilometre: 3.174
Değerlendirme: Rosberg bu yıl aracının hakkını sonuna kadar vermeye çalışıyor. 2010 yılından bu yana takımda olan Alman pilot, 11 yarışlık ilk bölümde hatasız sürüşler çıkartarak şampiyona liderliğine yükseldi. Takım arkadaşı Hamilton’ın sorun yaşamadığı yarışlara baktığımızda her ne kadar İngiliz pilotun ufacık bir farkla önde olduğunu görsekte, Rosberg’in Hamilton ile başa baş bir mücadele çıkarttığını, zaman zaman daha hızlı olduğunu söyleyebiliriz. Kariyerinin en iyi sezonunu geçiren Rosberg, daha hatasız ve sakin yarışlar çıkartarak alabileceği her puanı almaya çalışıyor ve bu durum şampiyonluk açısından Rosberg’i daha avantajlı konuma getiriyor.
Bu yıl neler başardı ?
- Kariyerindeki ilk Avustralya GP’si zaferini yaşadı.
- Bahreyn’de 150. yarışına çıktı.
- Monako’da 5. galibiyetini aldı.
- Almanya’da 20. podyumunu elde etti.
- Macaristan’da 10. pol pozisyonunu kazandı.
Lewis Hamilton
Galibiyet: 5
Pole Pozisyonu: 4
En hızlı tur: 3
Podyum: 9
Lider gittiği tur: 258
Lider gittiği kilometre: 1,371
Tamamladığı tur: 619
Tamamladığı kilometre: 2.919
Değerlendirme: Hamilton 2014 yılının en şanssız pilotlarından bir tanesi oldu. Hızlı olduğu yarışlarda elinde olmayan sebeplerden dolayı yarış dışı kalan ve gerilerde olan Hamilton, sorun yaşamadığı yarışlarda Rosberg ile başa baş mücadele etti, hatta Alman pilota göre daha iyi gözüktü. Ancak İngiliz pilotun yaptığı gereksiz açıklamalar rüzgarı bir anda tersine çevirdi ve baskı altında kalan taraf kendisi oldu. Saf hız anlamında gridin en iyileri arasında yer alan Hamilton, işini yapmaya odaklandığı sürece (İngiltere, Almanya ve Macaristan gibi) her zaman galibiyet alabilecek yetenekte olacak, hatta şampiyonluğun en büyük favorisi olacaktır. 2008’in dünya şampiyonunun sezonun geri kalanında çok daha hızlı olacağından eminim. Ancak İngiliz pilotun kötü şansı geçmişte olduğu gibi bir anda işleri tersine çevirebilir.
Bu yıl neler başardı ?
- Çin’de kariyerinin 25. zaferini kazandı.
- İspanya’da 35. pole pozisyonunukazandı.
- Avusturya’da 60. podyumunu kazandı.
Daniel Ricciardo
Galibiyet: 2
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 5
Lider gittiği tur: 35
Lider gittiği kilometre: 153
Tamamladığı tur: 691
Tamamladığı kilometre: 3,276
Değerlendirme: Ricciardo Red Bull’a geçtiğinde kimse onun Vettel’i mağlup edeceğini düşünmemişti. Ancak Ricciardo sezonun ilk yarışıyla birlikte Vettel’e mağlup olmaya niyetli olmadığını ve özellikle takımın ikinci pilotu olmayacağını herkese gösterdi. Yarış içerisinde gösterdiği dikkatli, sakin ve zaman zaman agresif performansı Avustralyalı pilota 5 podyum ve 2 galibiyet getirdi. Bunun yanında takım arkadaşı son dört yılın dünya şampiyonu Sebastian Vettel’i mağlup ettiğini de unutmayalım. Mercedes bu yıl dominant bir araca sahip olmasaydı, Ricciardo’yu muhtemelen 2014 yılının şampiyonu olarak görecektik. Yeteneği, karakteri ve sürüşünün harika olduğunu söyleyebiliriz, ancak 2014 yılında dünya şampiyonu olma ihtimali ‘dominant’ Mercedes nedeniyle çok düşük. Ancak gelecek senelerde Ricciardo’yu 1 numara olarak göreceğimizden eminim.
Bu yıl neler başardı ?
- İspanya’da 1. podyumunu elde etti.
- Kanada’da 1. yarışını kazandı.
- Avustralya sıralama turlarını ikinci sırada tamamlayarak kariyerinin en iyi sıralama pozisyonunu elde etti.
Fernando Alonso
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 2
Lider gittiği tur: 32
Lider gittiği kilometre: 140
Tamamladığı tur: 698
Tamamladığı kilometre: 3,315
Değerlendirme: Alonso her yıl geriye giden Ferrari ile zor sezonlarından bir diğerini geçiriyor. Sezona büyük umutlarla başlayan Ferrari, yeni aracıyla birlikte rakiplerinin gerisinde kaldı ve son yıllara oranla çok daha kötü yarışlar geçirdi. Gridin en güçlü pilotlarından ikisine sahip olan Ferrari, şuana kadar pilotlarına güçlü bir araç veremedi. Ancak Alonso her yıl olduğu gibi Ferrari’yi ‘sırtında’ sürüklemeye devam ediyor. İspanyol pilot bu yıl Çin ve Macaristan’da tırnaklarıyla kazıya kazıya podyuma çıkmayı başardı. Zaman zaman kendisinden daha hızlı araçlar ile mücadele içerisine giren Alonso, rakiplerine geçme fırsatı vermeyerek bu yıl herkese iyi bir savunma dersi verdi. Geçmişte ataklar yaparak kalitesini gösteren Alonso, bu yıl Ferrari’nin daha yavaş olmasıyla birlikte daha fazla savunma yapmak zorunda kaldı ve yaptığı bu savunmalar ile birlikte birkez daha ne kadar kaliteli bir pilot olduğunu herkese gösterdi.
Bu yıl neler başardı
- Her yarıştan puan ile ayrıldı.
- Macaristan’da 97. podyumunu kazandı.
Valtteri Bottas
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 3
Lider gittiği tur: 3
Lider gittiği kilometre: 13
Tamamladığı tur: 675
Tamamladığı kilometre: 3,238
Değerlendirme: Williams’ın son yıllarda keşfettiği en iyi genç yeteneklerden birisi olan Bottas, yarış içerisindeki hatasız ve sakin sürüşleriyle ön plana çıkıyor. Williams’ın şuana kadar güçlü olduğu her yarışta araçtan maksimumu almayı başaran Bottas, sezonun geride bıraktığımız kısmında 3 kez podyuma çıkmayı başardı. Sıralama turlarında ve yarışta takım arkadaşı Massa’ya göre daha tutarlı gözüken Fin pilot, çoğu otorite tarafından geleceğin şampiyonluk adaylarından birisi olarak gösteriliyor.
Bu yıl neler başardı ?
- Avusturya’da 1. podyumunu elde etti.
- Avusturya sıralama turlarını ikinci sırada tamamlayarak kariyerinin en iyi sıralama pozisyonunu elde etti.
Sebastian Vettel
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 1
Podyum: 2
Lider gittiği tur: 0
Lider gittiği kilometre: 0
Tamamladığı tur: 534
Tamamladığı kilometre: 2,625
Değerlendirme: Son dört yılın dünya şampiyonu Vettel, 2014 sezonuna istediği gibi başlayamadı. Birçok kez dayanıklılık problemleriyle karşılaşan Alman pilot, sezon içerisinde durgundu ve takım arkadaşı Ricciardo’ya oranla zaman zaman iyi görünse de genel olarak mağlup oldu. Vettel’in bu performansı bazı kesimler tarafından ‘başarıya doyma’ olarak görülse de, Alman pilotun geride gibi gözükmesinin Ricciardo’nun harika performansına bağlayabiliriz. Tabi ki Vettel’in alışık olduğu sürüş stili 2014 araçlarında yok ve Raikkonen ile birlikte genel olarak aynı sorunlar ile karşılaşıyorlar. Tabi ki Vettel’in yeni araçlara alışması ve formunu yakalamasıyla birlikte şampiyonluğun en büyük adaylarından birisi olacağı, en azından Ricciardo kadar hızlı olacağını düşünüyorum.
Bu yıl neler başardı ?
- 1.500 puan barajını geçen üçüncü isim oldu. (Diğer isimler Schumacher ve Alonso)
- Yarıştığı her sezondan puan ile ayrılma serisini devam ettirdi.
Nico Hulkenberg
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 0
Lider gittiği tur: 0
Lider gittiği kilometre: 0
Tamamladığı tur: 640
Tamamladığı kilometre: 3,062
Değerlendirme: Nico Hulkenberg bir senelik Sauber macerasının ardından kendisine yeniden F1’de mücadele etme şansı veren Force India’ya döndü. Sauber’de gösterdiği performans ile beğeni toplayan genç pilot, Force India ile bu yıl çıktığı tüm yarışlardan puan ile ayrılmayı başardı. (Macaristan’da bu istatistik sona erdi) Alman pilot, hatasız ve risksiz sürüşüyle beraber bu yıl neredeyse hiç kaza ve temas yaşamayarak dikkatli sürüşler ortaya koydu. Aynı zamanda sıralama turlarında da takım arkadaşına göre çok daha az hata yaparak birçok yarışta son bölüme kalmayı başardı. Her takımın istediği türden bir sürücü olan Hulkenberg, tam bir takım oyuncusu. Her yönden güçlü gözüken Alman pilotu gelecekte çok daha büyük takımlarda görür gibiyim.
Bu yıl neler başardı ?
- Macaristan’da kariyerinde 10. kez yarış dışı kaldı.
- Almanya’da kariyerinin 200. puanını kazandı.
- 10 yarış üst üste puan almayı başardı.
Jenson Button
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 1
Lider gittiği tur: 1
Lider gittiği kilometre: 4
Tamamladığı tur: 693
Tamamladığı kilometre: 3,291
Değerlendirme: McLaren’in şampiyon pilotu Jenson Button, 2014 yılına güçlü bir başlangıç yapmasına karşına sezon içerisinde McLaren’in de yavaş aracıyla birlikte ortalıklarda pek gözükmedi. Buna karşılık Kanada ve İngiltere GP’lerinde güçlü yarışlar çıkartan Button, istikrarlı sürüşleriyle beraber takımına iyi puanlar kazandırmayı başardı. İngiliz pilot bu yıl birçok kez savunma yapmak zorunda kaldı ve bunu yaparken neredeyse hiç temas yaşamadı ve hata yapmadı. Zaman zaman ortalıklardan kaybolan ve Magnussen’e geçilen 2009’un dünya şampiyonu, gününde olduğu zaman hala yarışı kazanabilecek kapasitede. McLaren’in tutarlı ve hızlı bir araç vermesi halinde hala şampiyonluk için iyi puanlar alabilecek konumda.
Bu yıl neler başardı ?
- Avustralya’da 50. podyumunu kazandı.
- Macaristan’da 2013Çin GP’sinden sonra ilk kez lider gitti.
Felipe Massa
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 1
En hızlı tur: 1
Podyum: 0
Lider gittiği tur: 16
Lider gittiği kilometre: 69
Tamamladığı tur: 518
Tamamladığı kilometre: 2,382
Değerlendirme: Bu yıl çok da büyük ümitler beslemeden Williams’a geçen Massa, bir anda elinde oldukça güçlü bir otomobil buldu ve sene içerisinde bu hızlı aracın hakkını vermeye çalıştı. Birçok yarışta kendi hatasının çok daha az olduğu kazalara karıştı ve yarış dışı kaldı. Genel olarak kendisi için şanssız geçen sezonda, sorun yaşamadığı yarışlarda takım arkadaşı genç Bottas ile aynı tempoyu tutturdu ve zaman zaman daha hızlı bir görüntü çizdi. Avusturya’da pole pozisyonunu aldı ve en önemlisi bu mücadele takım arkadaşını geride bıraktı. Ancak yarışlarda Bottas’a oranla daha dağınık bir görüntüsü vardı. Tabi ki bunda ki en büyük payın yarışlarda yaşadığı sorunlar olduğunu söyleyebiliriz. Massa’nın sorun yaşamaması halinde sezonun ikinci yarısında yıldızlaşabileceğini düşünüyorum.
Bu yıl neler başardı ?
- Avusturya’da 16. pole pozisyonunu kazandı.
- Avusturya’da, kariyerinde lider gittiği tur sayısında 900’ü geçti.
- İngiltere’de 200. yarışına çıktı.
- Kanada’da 15. en hızlı turunu kaydetti.
Kevin Magnussen
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 0
Podyum: 1
Lider gittiği tur: 0
Lider gittiği kilometre: 0
Tamamladığı tur: 676
Tamamladığı kilometre: 3,200
Değerlendirme: Alt serilerde gösterdiği başarılı performansının ardından McLaren’e geçen Magnussen, bu sezon Avustralya GP’sinde henüz ilk yarışında elde ettiği podyumun ardından bütün okları bir anda kendi üstüne çevirdi. Ancak MP4-29’un sezonun ilerleyen yarışlarında gösterdiği kötü performans ile birlikte Danimarkalı genç pilotunda performansı düştü ve bir anda ortalıktan kayboldu. Tabi ki zaman zaman kendisinden kaynaklansa da henüz ilk senesinde bu normaldi. Ancak genel olarak McLaren’in aracının kendi performansını göstermesine engel olduğunu düşünüyorum. Bu sezon birçok kez Button’a yakın hatta Button’dan daha güçlü gözüken Magnussen, bu yılın en iyi çaylaklarından birisi olduğunu kanıtladı.
Bu yıl neler başardı ?
- Avustralya’da 1, Almanya’da 10. yarışına çıktı.
- Avustralya’da kariyerinin ilk podyumunu elde etti.
- Avustralya ve Çin sıralama turlarını dördüncü sırada tamamlayarak kariyerinin en iyi grid pozisyonunu elde etti.
- Bahreyn’de kariyerinde ilk kez yarış dışı kaldı.
Sergio Perez
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 1
Podyum: 1
Lider gittiği tur: 11
Lider gittiği kilometre: 48
Tamamladığı tur: 512
Tamamladığı kilometre: 2,514
Değerlendirme: Bu yıl Force India’ya geçen Perez, sezona sorunlu bir başlangıç yapsa da ritmini kısa süre içerisinde yakaladı ve Bahreyn’de podyuma çıkararak harika bir iş yaptı. Bu yıl saf hız anlamında takım arkadaşına göre daha güçlü gözüken Perez, sezon içerisinde yaptığı hatalar ve yaşadığı sorunlar ile birlikte istatistiksel anlamda takım arkadaşına göre daha geride kaldı. Ancak Kanada, Avusturya, Bahreyn gibi yarışlarda ortaya koyduğu performans takım arkadaşına göre çok daha iyiydi ve şuana kadar sorun yaşamadığı yarışlarda Hulkenberg’e oranla daha güçlü gözüktü.
Bu yıl neler başardı ?
- Bahreyn’de 4. podyumunu kazandı.
- Kanada’da 3. en hızlı turunu kaydetti.
- Avusturya’da 150. puanını kazandı.
Kimi Raikkonen
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 1
Podyum: 0
Lider gittiği tur: 0
Lider gittiği kilometre: 0
Tamamladığı tur: 642
Tamamladığı kilometre: 2,991
Değerlendirme: Raikkonen uzun bir aranın ardından bu yıl Ferrari’ye döndü. Ancak bu dönüş birçok kişi için beklenen düzeyde olmadı. Ferrari’nin aracı yavaştı ve Fin pilot F14-T’nin sürüş stiline kendi sürüş stilini adapte edemedi. Şuana kadar Alonso’ya oranla daha geride gözüken Raikkonen, aracın daha az ön plana çıktığı yarışlarda (Monaco) gibi Alonso ile arasındaki farkı kapatmayı başardı. Ancak Alonso’nun yıllardır olduğu gibi harika ve kusursuz performansı, Raikkonen’in geride kalmasına ve eleştirilmesine sebep oldu. Fin pilot geçtiğimiz sezon Lotus ile şampiyonluk mücadelesi veriyordu, güçlü bir araca sahip olduğunda neler yapabileceğini geçtiğimiz yıl gösterdi. Ancak bu farkın ne kadar büyük olduğunu ya da fark olup olmadığını görmek için gelecek yılı beklememiz gerektiğini düşünüyorum. Hatırlarsanız 2012’de Raikkonen sezonun ilk bölümünde direksiyon sıkıntısı yaşamıştı ve takım bunu ancak sezonun son bölümünde çözdü. Şimdi yaşadığı sorun ise çok daha büyük. Unutmayalım ki 2007’nin şampiyonu Ferrari ile henüz 11. yarışına çıktı ve kısa sürede araca adapte olması, hele ki bu Ferrari ile çok daha zor. Sorun yaşmadığı bir araçta, Alonso ile arasında ki fark bu denli büyük olmayacaktır.
Bu yıl neler başardı ?
- Kanada’da 200. yarışına çıktı.
- Monako’da 40. en hızlı turunu kaydetti.
Geriye kalan pilotlar içerisinde Bianchi, Vergne ve Kvyat’ın ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Vergne bu yıl güçlü gözükse de mekanik problemler peşini bırakmadı. Kvyat ise çaylak sezonunda harika bir performans göstererek kalitesini genç yaşta ortaya koydu. Bianchi ise Marussia’ya tarihinin ilk puanlarını kazandırdı ve takım arkadaşına göre ciddi bir üstünlük kurdu
Motorlarda bu yıl elde edilen başarılara bakalım;
Mercedes
Galibiyet: 9
Pole Pozisyonu: 11
En hızlı tur: 9
Podyum: 24
Lider gittiği tur: 631
Lider gittiği kilometre: 3,022
Tamamladığı tur: 5,007
Tamamladığı kilometre: 23,780
Bu yıl neler başardı ?
- Avustralya’da 100. pole pozisyonunu kazandı.
- Avustralya’da 100. galibiyetini elde etti.
- İngiltere’de 110. en hızlı turunu kaydetti.
- Almanya’da 300. podyumunu kazandı.
Renault
Galibiyet: 2
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 1
Podyum: 7
Lider gittiği tur: 35
Lider gittiği kilometre: 153
Tamamladığı tur: 4,293
Tamamladığı kilometre: 20,646
Bu yıl neler başardı ?
- Macaristan’da 167. zaferini kazandı.
- Macaristan’da 445. podyumunu elde etti.
Ferrari
Galibiyet: 0
Pole Pozisyonu: 0
En hızlı tur: 1
Podyum: 2
Lider gittiği tur: 32
Lider gittiği kilometre: 140
Tamamladığı tur: 3,564
Tamamladığı kilometre: 23,780
Bu yıl neler başardı ?
- Çin’de 685. podyumunu kazandı.
- Monaco’da 233. en hızlı turunu kaydetti.
2014 sezonu şuana kadar beklentilerimizin ötesinde mi gidiyor ? bunu söylemek güç. Sezonun ilk yarışında gördüğümüz kötü araçlar ve seslerden sonra sezonun beklentilerimizin üzerinde gittiğini söyleyebiliriz. Ancak genel olarak F1 hala istediğimiz düzeyde değil. Her ne kadar çekişmeli bir sezon geçirsekte sıkıcı yarışlar da olmuyor değil. Bu sıkıcı yarışlarda izlenecek hiçbirşey yok, çünkü görüntü ve ses neredeyse F1 tarihindeki en kötü manzara. Geçmişte de sıkıcı yarışlar oldu, ancak o yarışlarda manzaranın bu kadar kötü olduğunu hatırlamıyorum.
Sezonun en iyisi diyebileceğim bir pilot yok, Rosberg’i seçsek Hamilton’a haksızlık olur, onu seçsek Alonso’ya, onu seçsek Ricciardo’ya. Çaylaklar da keza öyle. Magnussen’i seçsek Kvyat’a haksızlık olur. Takımlarda ve motorlarda Mercedes’in şüphesiz en iyisi olduğunu söyleyebiliriz.
2014 sezonunun geri kalanı Rosberg gibi istikrarlı, Hamilton gibi agresif, Alonso gibi kusursuz, Ricciardo gibi güler yüzlü olsun! Yeni yazılarla görüşmek üzere..
Kemal Şengül
Bir yanıt yazın