Araçta bazı ilginç fikirler görünüyor olsa da İtalyan ekibin genel olarak önceki araçların gelişimi olan bir model hazırladığı görülüyor. Bu da , geçmişten beri çok ekstrem yenilikler yapmaktan kaçınan Ferrari’ye uygun bir yaklaşım olarak ön plana çıkıyor. Araç oldukça basit görünüyor ve takım bu basitlik üzerinden gelişimi sürdürerek hızlanmayı amaçlıyor.
Aracı teknik olarak incelediğimizde ön kanadın geçen seneki kanadın aynısı olduğu görülüyor. Hatta, bu sene kullanılmayacak olan ön kanat ayar değişikliği mekanizmasının hâlâ kanatta yer aldığı görülüyor ve bu takımın testlerde yepyeni bir ön kanat ile gelebileceğini işaret ediyor. Ön kanadın aynı olmasına rağmen burunda dikkate değer bir farklılık var. Daha kalınlaştırılmış ve yükseltilmiş olan burun, dondurulan parçalar arasında yer aldığı için sene içerisinde değiştirilemeyecek.
Yeni kurallarla birlikte V şeklindeki burunlar büyük ihtimalle etkili olmayacağı için Ferrari’nin burnunun değiştiği görülüyor. Geçen sene burunun sırtı V şeklindeyken bu seneki araçta daha düz bir burun sırtı yer alıyor. Yeni kurallarla birlikte aracın burnunun altına daha fazla hava girmesinin daha etkili olacağı tahmin ediliyor ve bu açıdan bu sene daha yüksek burunlar görebiliriz. Ferrari de bu amaçla burnu yükseltti ve aracın ön bölümünün altına daha fazla hava girmesini amaçlıyor. Burnun yükselmesiyle birlikte kokpit önü ile ön süspansiyonların üst bölümü arasında 45 mm fark yer alıyor.
Şasinin süspansiyon ile bağlandığı yer yeni araçta daha uzun görünüyor. Sürücülerin ayakları bu bölümde yer almadığı için mekanik parçalar bu bölüme konulabilirdi. Ferrari de burma şeklindeki çubuğu buraya olağan dışı bir açı ile yerleştirmiş görünüyor. Normalde kullanılan bölüm, Santander logosunun yanında yer alıyor.
Ön bölümdeki aerodinamik parçalar genel olarak 2010 aracından geliyor. Ön kanadın dışında barge board ve sidepod kenarındaki kanatlar geçen seneki ile neredeyse birebir. Bunun dışında aynalarda oldukça sade veb asit bir şekilde araca konumlandırılmış. Aynanın konumlandırıldığı bölgede ise çok küçük kanatçıklar yer alıyor. Takla barı da oldukça basit görünüyor.
Sidepodlar ise geçen senelerde kullanılanlardan etkilenilerek elden geçirilmiş ve yeni kurallara adapte edilmiş gibi görünüyor. Sidepoddaki hava girişi daha önceden aşağı doğru iniyordu ancak bu sefer altı kesik ve yatay U şeklinde olmasıyla dikkat çekiyor. Radyatörler ise daha geride konumlandırılmışlar. Bunun yanında KERS’in geri gelmesiyle birlikte sidepodların özellikle daha fazla şişirildiği ve üst bölümündeki düz olan bölümün daha uzatıldığı görülüyor.
Ferrari’nin arka bölümü ise daha önceki senelerde olduğu gibi üstten bakıldığında kola şişesini andırıyor. Egzoz çıkışları ise oldukça geride konumlandırılmış ve yine difüzörü besliyor. Motor kapağında ise artık örs motor kapağı yok. Bunun yerine daha geleneksel olan şekil kullanılmış gibi görünse de motor kapağının aşağı doğru inen bölümündeki boşluk dikkat çekiyor.
Arka kanat ise Ferrari için yeni bir deneyim oldu. Arka kanadın tamamı merkez direğine bağlanmış ve ardından alt bölümde yer alan yatay kanat, arka kanadın kenarlarına bağlanmış. Ferrari yıllardan beri bu kanadı yanlardan ayrı tutuyordu ancak bu sefer birleştirmeyi tercih etmiş. Arka kanadın tepesi de tamamen yeni ve kanadın ortasında yer alan mekanizma ile arka kanadın kurallar çerçevesinde açılması sağlanacak.
Çift katmanlı difüzörlerin yasaklanmasıyla birlikte F150’de özellikle geçen seneye göre çok basite indirgenmiş bir difüzör yer alıyor. Takım difüzörden daha fazla performans buldukça bu tasarımda değişikliğe kesinlikle gidecektir.
Ferrari’nin F150’de özellikle süspansiyonlarda oldukça yenilikçi tasarım yaptığı düşünülüyor. Bir çoğunun beklediği gibi pull rod sistemi olmadı ve her iki tarafta push rod süspansiyon sistemi yer alıyor. Ancak Ferrari’nin geçen sene içten bağlanmış süspansiyon sistemi kullandığı söyleniyordu. Bu sistem daha önce Williams ve Toyota tarafından denendi ancak başarılı olmadı. Bu pasif sistemle birlikte aracın zemininin daha iyi kontrol edilebileceği düşünülüyor.
Çift katmanlı difüzörler yasaklandığı için motor ve vites kutusundaki avantaj 3 derece kayboldu. Bu nedenle motorun tekrar yatay yerleştirildiği tahmin ediliyor. Motorların dondurulması nedeniyle V8 motorunda sadece dayanıklılık geliştirilmesi ve KERS için güncellemeler yapılabildi. Luca MArmorini ise motorda değişiklikler olduğunu doğruladı ve yeni hava basınçlı valf sistemini kullandıklarını söyledi. Geçen sene ilk yarışlarda yaşanan dayanıklılık sorunlarının ardından bu bölümde değişiklikler yapılmıştı. Toyota’dan Ferrari’ye geri dönen Marmorini’nin gelişiyle birlikte bu konuda faydalı bazı yeni fikirleri getirdiği tahmin ediliyor. Takımın motorun dayanıklılığının yanında 3-4 yarışluk mesafedeki bozulmasını azaltarak performans kazandığı da tahmin ediliyor. KERS sistemi krankın önünde yakıt tanbkına bağlandı. Yakıt tankı oldukça geniş ve Ferrari’nin vites kutusunun içerisinde debriyajın üstünde bir başka depoya sahip olduğu söyleniyor.
KERS’in batarya paketi ise monokokun içerisinde yakıt tankının alt tarafında yer alıyor. Bunun yanında Ferrari’nin KERS’i geliştirdiği ancak sistemin boyutunun hâlâ büyük olduğu tahmin ediliyor. Vites kutusu hakkında ise çok şey söylenmedi.
Bir yanıt yazın