Slade: “Hâlâ sahneye çıktığında süper yıldız olan aynı o genç çocuk olduğunu düşünüyorum. Hiç olmadığı kadar zinde ve gördüğüm kadarıyla kesinlikle formunun zirvesinde.”
İngiliz yarış mühendisi, Raikkonen’in gerçek temposunun, Avustralya’daki sıralama hatası ve Malezya’daki 5 sıra grid cezası ile nedeniyle maskelendiğini düşünüyor.
Slade, Raikkonen’in yaşadığı hidrolik direksiyon sorunu ile geçen sene Caterham’da Jarno Trulli’nin yaşadığının aynı olmadığını belirtti. Bilindiği gibi Trulli, bu sorun yüzünden uzunca bir süre aracıyla boğuşmak zorunda kalmıştı.
Raikkonen’in sürüş stili için Slade: “Aslında çok yumuşak. Bu da, direksiyon girdilerinde daha agresif olan diğer pilotlara göre bir aracı daha keskin kullanabildiği anlamına geliyor. Bunun O’nun iyi yönlerinden biri olduğunu düşünüyorum”
Fin pilotun doğal yeteneği için Slade: “Etrafında olanlardan etkilenmiyor. Gelişim için ihtiyaç duyduklarımız konusunda geri bildirimde çok iyi. Çok bağımsız düşünebiliyor ve insanların onun için bir şeyler yapmalarını istemiyor. Kendi kaskını kendi giymek istiyor; telsiz bağlantısını kendi hallediyor; insanların etrafında telaşlanmasını istemiyor. bütün bunlar, işini çok iyi yapmasında ona net bir kararlılık sağlıyor. Bazı zamanlarlar oldu ki sıralama sürüşüne 1 dakika var ve aracı askıda ama o, sorunu halledeceğimizi varsayarak yerinde oturuyor. Diğer pilotlar (aynı durumda) bocalar ama Kimi’yi uyandırmak için neredeyse kaskına tıklatmanız gerekir ve işine başlar.”
Slade geçmişte birçok Formula 1 şampiyonu ile çalıştı ki bunlar Mika Hakkinen (1998-2001), Kimi Raikkonen (2002-2006), Fernando Alonso (2007) ve Michael Schumacher (2011).
Slade’e göre bunların arasında en iyi ilişkiyi Raikkonen ile kurdu.
Slade: “Hepsiyle iyi anlaşsam da muhtemelen en yakın ilişkiye sahip olduğum Kimi’dir. O kalibrede adamlarda, ortaya koyduğunuz çabanın, bağlılıklarıyla geri döndüğünü bilirsiniz. İşte bu, her şeyi çaba harcamaya değer kılar.”
Hiçbir zaman basınla yakından ilişki içinde olmayı sevmeyen Raikkonen, bu sene bu konuda biraz daha gayretli bir tutum sergiliyor.
Slade: “Sadece aracın içinde olmak; hızlı sürmek ve mühendisleriyle çalışarak daha hızlı sürmek istiyor. Geri kalanını rahatsız edici ve kafa karıştırıcı buluyor. Diğer işleri de yapmak gerek ve anladığım kadarıyla bunu (basınla ilişkileri) yapması gerektiğine ikna olursa, bu konuda da çok iyidir. Ama o sadece mümkün olduğu kadar az yapmak istiyor. Bunu anlayabiliyorum. Tamamen hemfikirim demek istemiyorum ama neden durumu böyle gördüğünü anlayabiliyorum. Sonuçta takımlar onu alıyor ve ne aldıklarını biliyorlar.”
Öte yandan Raikkonen’in soğukkanlı görüntüsüne rağmen Avustralya GP’de mavi bayraklar sırasında telsizden kızgın olduğu anlaşılıyordu.
O konu için Raikkonen: “Neler olduğunu merak ediyordum. Çünkü bana mavi bayraklar sallıyorlardı ama liderlerle aradaki farkın bir tura hiç de yakın olmadığını biliyordum. Arkamdaki araçlar için sallandığını düşündüm ama bir süre devam etti. Yani neden hâlâ salladıklarını anlamaya çalışıyordum.”
Bir yanıt yazın