Can Artam: Biraz Destekle F1’de Coşarım

Babasının isteğiyle Uluslararası İşletme eğitimi almak için ABD’ye Lynn Üniversitesi’ne giden Can Artam’ın yarışmaya olan ilgisi derslere olan sevgisine ağır basınca soluğu karting pistlerinde aldı. Çok hızlıydı, bu dönemde Güney Amerika şampiyonluğunu kazanarak ilk sıçrayışını yaptı. Baba Artam, oğlunun motor sporlarına olan ilgisinden hoşnut değildi, ancak eğitimini bırakmaması koşuluyla izin verdi. Genç Artam da öyle yaptı. Üniversiteyi bitirdiğinde her şey kendiliğinden gelişti. Aynı yıl içinde US Barber Formula Dodge’da yarıştı ve şampiyonluk kazandı. 2002 yılında Turing Şampiyonası’nın yanında “North American Fran Am 2000 Pro Championship” yarışlarında da yarıştı. 29 Mayıs 2004’de Imola’da ilk kez Formula 3000 yarışlarında yarıştı. Sezon içinde Coloni ve Super Nova takımlarında yer aldı.

İngilizler onun için İstanbul’a geldi

2005 yılında GP2 yarışlarında yarışan ilk Türk pilot oldu.Yetenekli pilot, bu dönemi şöyle anlatıyor, ‘Aldığım derecelerden sonra Avrupa’dan Formula 3000 takımının teklifi geldi. Bu F1’den önceki son adımdı. Sonrasında adı GP2 olarak değiştirildi. Bu dönem dış basının ilgisi de oldukça arttı. F1 Racing dergisi, sırf benimle röportaj yapmak için Ada’dan kalkıp Türkiye’ye gelmesi sanırım bir daha olmaz. O ay dergide bana tam 4 sayfa yer ayırmışlardı. Onları 4 gün boyunca İstanbul’da gezdirdik. İstanbul Park pistini dolaştık.’ Bu dönemin artından GP2’de ünlü ABD’li Scott Speed ile takım arkadaşı oldu ancak bekleneni veremedi. Takım arkadaşının yanında sönük kalmıştı. O dönem hatanın kendisinde olduğunu belirtiyor Artam; ‘Sponsor yetkilileri tüm yarışları ve sizi an be an takip ediyor. Bu da baskıyı çok yükseltiyor. Benim asıl sorunum hiçbir seride üst üste 2 yıl yarışmamam oldu. O dönem GP2’deki isimlerin çoğu bir şekilde F1’i gördü ancak ben devam edemediğim için bunu yaşayamadım.’

Tahincioğlu’na çok kızgın

Tüm bu yaşananların yanında Can Artam’ın içindeki en büyük hayal kırıklığı Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’nun bir önceki yönetimi ile ilgili. Bir FIA Dünya Şampiyonasında puan alan ilk Türk pilotu olan Artam, eski yönetimin kendisine üvey evlat muamelesi yaptığı görüşünde. Artam ve çevresi, dönemin TOSFED başkanı Mümtaz Tahincioğlu’nun oğlu Jason Tahincioğlu’nu kayırdığını düşünüyor. ‘Ben bir FIA dünya şampiyonasında puan alan ilk Türk pilotum. GP2’de ilk 10’da 3 tane yarış bitirdim. Devamında ilk 5’de sonuçlar gelmesi muhtemeldi ama devam edemedik. Jason GP2’de sürerken olanları herkes az çok biliyor, alınan kötü sonuçlar ortada. Normalde o takımda Jason ile ben yarışacaktım ama son anda ekipten çıkarıldım. Anlaşılacağı gibi eski federasyonla ilişkilerim kötü durumdaydı. Bir iki kere çok ciddi şeylere mal oldular. İleri adım atmama engel oldular. Evrak işleri gibi ufak işler yüzünden yükselemedim. Kasıt aramıyorum ama çevremde bu kasıtları bulan isim çok fazla. Yine de kimseye kırgın değilim. Türkiye’deki şartlar belli. Bazen böyle şeyler oluyor. Bu Türkiye’de işleyişin ne kadar garip olduğunu gösteriyor.’

Jason’a futbol örneği

Jason Tahincioğlu’nun yeteneklerinin sınırlı olduğunu ifade eden Artam örneği futboldan verdi: “Futbolda yeteneğiniz yoksa oynayamazsınız. Elle tutulur bir yanınız olması lazım. Ya iyi koşarsın, ya iyi pas verirsin, ya boyun uzundur. Yani elle tutulur bir şey yoksa futbolda yükselemezsiniz. Ancak motor sporlarında, arkanızda bir Federasyon, bununla birlikte sponsorlar ve bağlantılar olunca demek ki her şey olabiliyor. Ben, dişimle tırnağımla kazıyarak bir miktar sponsor toplayabildim ama yetmedi.”

Formula 1’in kapısından döndüm

31 yaşındaki pilot bugüne kadar 3 kez Formula 1’in kapısından döndüğünü de sözlerine ekledi. “Bana bugüne kadar F1’den 3 teklif geldi. Minardi ve Jordan takımları benimle görüştüler. Zaten Jordan takımında junior pilotluk yapmıştım ve Eddie Jordan beni test pilotu olarak davet etmişti. Ancak 2006 yılında bir sponsor sorunu yaşadım ve devam edemedim. Minardi takımı ile 2005’te ön anlaşma imzaladım. Ancak o dönemki menajerim Ali Gürsoy’un yaptığı birkaç taktik hatası F1’e girişimi engelledi. O dönem bir iki hamle farklı yapılsa bugün F1’deydim. Elimizden geleni yaptık olmadı.” Artam buna rağmen, F1’e girebilmek için umudunu yitirmediğini de sözlerine ekledi, “F1 için çalışmam sürüyor. Yaş geçmesinden korkmuyorum. Bir Türk olarak F1’e değer katacağımı düşünüyorum. Türkiye, Avrupa için çok önemli bir konumda. Yaşım da hiç önemli değil. Geçmişe bakınca 33 yaşından sonra F1’de yarışmış bir çok pilot olduğunu görebiliriz. Hatta böyle olması daha hayırlı olmuş bile olabilir. Genç ve tecrübesizken, şansımı değerlendiremeyebilirdim. Şimdi ise her açıdan hazırım ve yarışmaya açım. Avrupa’da birkaç önemli yarış yapıp kendimi hatırlatmam lazım.”

Hükümetten bir isteği var

İhtiyacım olan şey, maddi olarak hükümetin ya da devletin bir şey yapmasından ziyade, özel sektörü destek olması için teşvik etmesi. En ufak bir destek bulursam Formula 1’e çıkarım. Bu sezon Avrupa’da alacağım bir iki iyi sonucun ardından, F1’de bir test sürüşü mutlaka gelecektir. 2 ortalama yarışta bile GP2 takımları temaslar kurmaya başladı. Tek ihtiyacım olan şey sponsor.

Türkiye GP olmasa da olur

Formula 1, Türkiye’de olmasa da olur. Türkiye’de olmaması büyük bir kayıp değil. Bakın, ortaya harcanan parayla, 125 tane Türk pilot yetiştirilirdi. Şimdiye 1-2 tanesi de F1’de yarışıyor olurdu. Çok değil 1-2 Milyon Euro’luk destekle bir yarış pilotu F1’e çıkabilir. Bakıldığında Formula 1 Türkiye’ye bir kere gelecek ama bir Türk pilot, yarışların olduğu ülkelerin hepsine gidecek. Pilot yetiştirmek, pistten daha iyi bir geri dönüşü olacak çok daha iyi bir yatırım bence. F1’in olduğu her yerde Türk bayrağı olmasıyla, senede 1 kere boş tribünlerin önünde yarışılması arasında ciddi bir hesap kitap farkı da var. Düşünsenize bir tesis yapıldı onu da bir dönem yabancı bir şirket işletti, şimdi de yerli bir şirket işletiyor. Garip bir durum.

Kaynak: Fanatik


Yorumlar

  1. Fernando 4LonSo avatarı
    Fernando 4LonSo

    Türkiyede durum böyle işte ne kadar yetenekli olursan ol arkanda destek olmadımı hiç bir şey olmuyor işte ülkemizin motorsporlarına ilgisi olmadığı burdan belli oluyor. Arda TURAN bir türk futbolcu ispanya ligine gitti orada futbol koşturuyor neden çünkü daha çok para veren var ondan,yetenekli yani şunu demeye çalısıyorum Türkiye sadece futbola yatırım yapıyor başka sporlarda var ancak motorsporlarına gelince sponsor sorunu cıkıyor bunların önüne geçilseyd şimdi f1 de bir Türk pilotu olması kaçınılmazdı.

  2. Çetin Küpücü avatarı
    Çetin Küpücü

    o zamanki federasyon baskani Mumtaz Tahincioglu'nun ogluna karsi gosterdigi hakzis ve gereksiz destek dolayisi ile adi ulkemizde "torpil baba"olarak aniliyordu. Mevcut durum ulkemizde motorsporlarina bakis acisini net olarak gosteren iyi bir ornekti.Bu gun de cok degisen bir ortam oldugu soylenemez. Yetenekler yerine, bircok sektorde oldugu gibi egolar oncelikli geliyor.

  3. Biz türk milleti başarılı insanları kösteklemeye bayılırız,o yüzden
    Türkiyeden sporcu çıkmıyor,yahu bu çocuk başarmış,desteklemeliyiz öyle değilmi,yorumları okudum,ne negatif insanlar var…şaka gibi…

  4. Kısaca Atma Ercep din kardeşiyiz diyorum.Zengin babaların çocukları olarak GP2'de koltuk buldunuz.Biriniz puan bile almıştı galiba ama F1 için birazcıkta olsa yetenek gerekiyor.

  5. Bence de 'biraz' abartmış. Takım arkadaşına ezilen Jason'dan bahsederken kendisinin Red Bull'un sepetlediği Speed'in bile devasa farklarla gerisinde kaldığından bahsetmemiş. İyi olsaydı sponsor bile istemeyebilirlerdi. Malum Jordan bu işi güzel yaptı yıllarca.

  6. Pardon düzeltiyorum ,luca filippi fazla yarışmamıştı,takıma pantanoyu almışlardı,pantano yarış kazanmıştı,filippi değil,ve pantano iyi bir sezon geçirmişti jason ın yanında…

  7. Aslında eline gayette iyi bir fırsat geçmiş yaa, GP2 de yer bulmuş, scott speed çok da hızlı bir pilot değildi ,keşke orada baskıyı kaldırabilse ve daha başarılı olabilseydi, ensesinde F1 in soluğunu hissetmiş ama olmamış, federasyonu ve tahincioğulları aşiretini zaten defalarca konuştuk gündeme getirdik,ama kendisine çıkardığı bazı sorumluluklar da var ifadesinde,nasip, yapacak bişey yok,genç nesillere menejer vari yardımcı olabilir bağlantılarını kullanarak..
    Bu arada jason ın olduğu takıma girecekken giremediğinden bahsetmiş, yanlış hatırlamıyorsam takımın sahibi fisichella idi, Luca Filippi(italyan) ile anlaşmışlar ve jason ın sezonu perişan iken filippi 1 yarış bile kazanmıştı o dönemde,araç iyiydi yani,tahincioğlu ltd. şti. devreye girmiş anlaşılan,yoksa jason bu piyasada ismi olan bir pilot değil,tabi takım sahibi de italyan pilot fisichella olunca takımın diğer pilotunun filippi olması gayet normal, tam sezon yarıştı jason,hep arka sıralarda yarışı tamamlama derdinde paso tur yiyordu,rezalet ya,bu fırsat canın hakkıydı,hatta 2005 Türkiye gp si haftasonunda jason jordan F1 aracıyla sabah gösteri turu atmıştı pistte,fisichella da jordan takımındaydı,ayarlamışlar işte herşeyi maşallah=) o ilk F1 motor sesini jason ın tur attığı jordan ile duymuş olduğum güne lanet ediyorum, V12 sesi inanılmazdı ama jason kullanıyodu işte,şansa bak=))

  8. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    İllimünatiye ilgin varsa anlatayım bütün olan biteni. Bilmek istediğin herşeyi öğrenirsin illimünati hakkında, aydınlanırsın biraz. Tek gözün anlamını çok merak ediyorsan da söyleyeyim, tek gözün anlamı tek ve her şeyi gören, her şeye hükmeden gözdür, tek tanrıyı temsil eder. Monoteizmin sembolüdür ve evet aslında pagan sembolüdür. Paganlar da bize anlatıldığı gibi putperest falan değildir, kilisenin tezgahıdır aslında. Vatikan binlerce paganı katlederken kılıfını uydurmadı mı sanıyorsun. Bunlara çok taktıysan bil ki tezgaha gelmişsin, akıl var mantık var; çok gizli olduğu söylenen bir cemaati nasıl olur da herkes bilir? Ben bunların tarihini okudum, siz youtubedan iki video izleyip gaza geliyorsunuz, hey güzel allahım hey

  9. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    Günay dediğin, tek gözü kalmış canavar :))

  10. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    Unutmadan, ayrıca bu röportajı burada paylaştığın için teşekkürler Günay :))

  11. Onur Ömer Öztürk avatarı
    Onur Ömer Öztürk

    Can'ın federasyon konusunda söyledikleri aslında benim için yeni değil. O yıllarda benzer duyumlar ben de almıştım, Can'ın F3000'de yarıştığı yıldı hatta. O zamanki adıyla TOMSFED başkanı Mümtaz beyin oğlu için bazı ayrıcalıklar tanındığı ve planları olduğu söylentileri vardı, bu yüzden de Can için bazı zorluklar çıkarıldığı. Daha sonra Jason yarışmaya başlayınca bu söylentinin doğru olma olasılığı benim için artmıştı. Şimdi de Can bunların doğru olduğunu söylüyor, demek ki bir şey olmuş cidden.

    Bana sorsanız Can desteği hakediyordu. Jason ile kıyaslarsam desteklenmesi gereken Can'dı ancak bazı arkadaşların da bahsettiği gibi Can F1'de çok da başarılı olamayabilirdi. Yine de kendinize şunu bir sorun derim; 1-2 yıl dahi F1'de bir Türk pilot görmüş olmayı istemez miydiniz? Bence politik olarak hataların kurbanı oldu. 1 yıl dahi yarışmış olsa "eski F1 pilotu" güzel bir ünvandır. Çoğumuz sadece F1 ile ilgili olduğumuz için bazı pilotları küçümsüyoruz, ancak F1'e kadar yükselebilmiş olmak motorsporları için muhteşem bir kariyer demek. 1 yıl dahi F1'de yarışmış olsa Can'ın kariyeri bambaşka olabilirdi. Onun için bir çok fırsat anlamına gelebilirdi. Ayrıca Türkiye için de sporun tanınması ve gelişimi açısından bazı kapıları açabilirdi.

    Elbette bir çok kişi Mümtaz beyin yerinde olsa M1chael'ın dediği gibi kendi oğlu dururken onu desteklemezdi. Ancak kendi oğlunu desteklerken keşke biraz da olsa Can'a da destek verseydi. Aynı oranda destek vermesini beklemiyorum, en azından onun işini biraz kolaylaştırsaydı. F1'de sadece bir Türk yarışabilir diye bir kural yok malum.

    Pist konusunda ise, bazı konularda haklı. Pisti ben atıl bir yatırım olarak görmezdim ama bugün gelinen noktada devletin tavrı yüzünden Can'a hak veriyorum sanırım. Bu pisti yapmak yerine pilot yetiştirilseydi daha kalıcı olarak sporda yer almak mümkün olabilirmiş. Pist yapılınca ben de herkes gibi Türkiye de bu sporun bir parçası oldu sanmıştım ama bugün baktığımda hepimiz aldanmışız. Anlaşma bitince devlet sırtını dönüverdi.

    Bunları hakkında zaten yazacağım çok şey var, yeri gelmişken bahsetmek istedim sadece. Türkiye'de Formula 1'in sorunları bölüm 3 ve 4 sporcu yetiştirme ve destekleme konularını da içerecek zaten. O yazıda Can'ın durumundan da bahsetmek farz oldu sanırım

  12. Elbette biz de çok ister ve gurur duyarız bir pilotumuzun Formula 1 de mücadele verip başarılar kazanmasını, elbette ki iyi yarışçı olabilmek için çok yetenekli olmak lazım, Can'ın verdiği örneklerdeki gibi ancak Can da sahip olduklarını biraz fazla abartmış, yanlış hatırlamıyorsam kendisi 2005 GP2 serisinde yarışıyordu ve performansı gayet vasattı. Belki F1'de yarışma şansı bulabilirdi ancak hiçbir şekilde uzun soluklu olmazdı maalesef. Ben şahsen o dönem yedekte onca pilot varken Can'ı herhangi bir patronun seçeceğini zannetmezdim. Cemil Çıpa bana daha yetenekli bir yarışçımız olarak gözükmüştü ancak o da destekten yoksun kaldı, TOSFED'in yapacak çok önemli işleri vardı ya, peh. Umarım gelecek yıllarda bu engeli ortadan kaldırır ve yarışçılarımızı izleyip başarılarını takdir edebiliriz.

  13. Vallahi ben can'ın türk olması dışında "f1'in kapısından dönen yüzlerce pilot"tan bir farkını göremiyorum. Zaten saydığı taktiksel hatalar yüzünden seneler içinde onlarca pilot f1'i ucu ucuna kaçırıyor. Kendisi zaten çok da parlak bir pilot değildi. Hayal meyal hatırlıyorum, tabii Jason'dan iyiydi ama öyle 1. olacak podyuma çıkacak bir performansı yoktu f3000'de. Orta grup adamıydı diye hatırlıyorum, ne iyi ne kötü diye kalmış aklımda. Böyle bir performansınız varsa ancak minardi'ye o da sponsorla gidebilirsiniz zaten. Onun da kime ne faydası olur meçhul.

  14. Bir taraftan dinleyerek nefret etmemek lazım hayatta.
    Senna biyografisi izleyince diğerlerine karşı nefret duymamak gibi.
    Mevcut ve önceki federasyonlar, önemli kişileri hiçbir zaman mevkilerinden sıyrılarak konuşma veremedi yada vermedi basına onların söylediklerini, düşündüklerini burada ki arkadaşlar duymadı yani. Bunun önemli olduğunu düşünüyorum.
    Elbet hatalar var ancak asmamak lazım direk insanları.

    Bir şey diyeceğim. Ben de o konum da ve etki de olsam ilk önce oğlumu destekler, sürüklerdim. Bu diğer herhangi bir kişinin olmadık birşeyde rest çekme, posta koyması noktasında da önemlidir. Bu sebeple seçimlerde önce yakınlar konusu da önemlidir. Tabi olmayınca olmuyor ısrar edip ülke kaynaklarını heba etmemek lazım. Ben bir motorsporu sever olarak o kadar ekmek çöpe gidiyorken ülkenin kaynaklarını oğlu jason yatırıyor diye dertlenmedim açıkçası. Nerlere neler kaybediyoruz.

  15. Can biraz abartmış sanıyorum. Pilotlukta ekseriyetle bu var ben iyiyim olayı, nefs biraz şişkin oluyor. Niye bu kadar zirveye takılıyorlar ki orada limitler belli, uzun süre benzer performansları göstermek çok daha önemli. F1 tek değil ki bu işin tatmininde F1 derdi ile vakit kaybedileceğine Endurance serilerinde önemli bir isim olmak çok daha önemli olabilirdi.
    Herşey hazır olsa bile herkes Naim olamaz, Naim olunmayacak diye de diğer madalyalara yüz çevrilmez hani.
    Güzel bir ifade var. Zirve ile çok meşgul olmak basamakları çıkmaya mani olur.
    Gerçekçi değil öncelikle bizim gençlerimiz.
    En iyi olsalar bile hiç batı tarafından engellenebileceğini akıllarına getirmiyorlar Kenan kısmi olarak bunlardan biraz bahsetti.

  16. Honda F1 (Massa) avatarı
    Honda F1 (Massa)

    Tosfed'den iyice nefret etmeye başladım artık. !!!!

  17. çok merak ettim. neden kaldırsın ki resmi. sana ne ğibi bir yararı olacak bunun.

  18. :)) Bu logo buradan kalkmayacak, zamanında benim için tasarlanmış bir şeydi, yeni buldum ve kullanacağım.

    Derdin ilülümünatiyse dert etme, benim de öyle bir derdim yok 😉

  19. tek gözü kaldır bırak artamı cartamı

  20. "Pilot yetiştirmek, pistten daha iyi bir geri dönüşü olacak çok daha iyi bir yatırım bence"
    iyi bir pilot yetişirse seyirciside olur, o zaman pistte dolar..

  21. Fanatik'te gördüm ve paylaşmak istedim.

    Can Artam'ın federasyon ve Jason hakkında söyledikleri çok şey anlatıyor. Bunun aşağı yukarı böyle olduğunu tahmin edebiliyorduk, ama ilk ağızdan söylenmesi önemli.

    Ancak Artam'ın F1'de gösterebileceğini düşündüğü performanstan şüpheliyim. Elbette kendisini F1'de görmek isteriz, ancak bu yaş ve bu tecrübe seviyesinde Gutierrez'den daha iyi olabileceğini düşünmüyorum. F1'e iyi başlayabilmek çok zor. Bunu yapabilen pilotlar çok nadir: Webber, Raikkonen, Hamilton ve Hülkenberg'i sayabiliriz.

    Bu yaşından sonra çok çok zor, ama yarışmak istiyorum diyorsa GP2 veya Formula Renault'da birkaç sezon geçirmeli.

  22. Sezgin Haciomeroglu avatarı
    Sezgin Haciomeroglu

    Can Kardes…9 yildir seni taniyorum….Destegim sonuna kadar….Basarilarinla Gururumuzsun.

  23. Arkadaşlar buyurun isterseniz "Türkiyede F1 in sorunları"başlıklı haberden ayrılıp tartışmalarımıza burada devam edelim:-) Can Artam yaramıza tuz bastı:-)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir