Gerçekçi olmak gerekirse Belçika GP’si Kimi Raikkonen’in 2013 şampiyonluğu umutlarının sona erdiğini gösterdi.
Raikkonen şampiyon olduğu yıl yeni çaylak Lewis Hamilton’dan 60 puan uzaktaydı ve kazanmayı başarmıştı. Sebastian Vettel ile oluşan 63 puanlık farkın kapatılabilmesi imkansız değil, ancak Lotus E21’in görece rekabet düzeyi göz önüne alındığında Raikkonen’in 2007’deki yaptığını yapması imkansıza yakın gibi. Fakat bir umut var.
Lotus Monza’da E21’in uzun dingil mesafeli bir sürümünü test edecek. Ön süspansiyonu öne doğru açıyla uzatarak elde edilecek bu değişikliğin aracın dingil mesafesini 10 santimetre kadar uzatacağı söyleniyor, en azından bir aracınkinin. Fabrikada her iki araca yetecek miktarda parça üretmek için sıkı şekilde çalışılıyor.
Daha uzun dingil mesafesine geçme işlemi aslında düşünüldüğü kadar zor bir şey değil. Bir seçenek monokok şasiyi uzatmak. Fakat Lotus’un tercih ettiği seçenek ise yeni süspansiyon parçaları üreterek ön aksı öne taşımak ve ön kanadı lastiklerden gerekli uzaklığa getirecek yeni bir burun tasarlamak. Elbette bu işlemler söylendiği kadar kolay değil.
Sorulması gereken soru bunun neden yapıldığı? Belki şaşırtabilir, ancak bunun cevabı takımın yeni sürücü simülatörü.
Eric Boullier yeni simülatörün araç gelişimindeki yerini detaylı olarak açıklıyor.
“Yeni sürücü simülatörümüzle çalışmamızın sonuçlarından birisi bu yeni güncelleme. Farklı takımlar simülatörde farklı stratejiler kullanırlar. Örneğin Red Bull bunu yarış hafta sonlarında üçüncü bir ‘sanal’ araç olarak kullanıyor, bizim çalışma yöntemimiz bu değil.”
“Biz simülatörü karar verme sürecinde kullanıyoruz. Çünkü Red Bull kadar paramız yok ve farklı çalışmak zorundayız. Ayrıca yarış takımına sağladığımız parçalarda çok daha fazla tutarlı olmak zorundayız. Simülatörü bu parçalar üzerinde karar verirken kullanıyoruz.”
“Araç performans ekibi dingil mesafesini değiştirme fikriyle geldi. Sonra rüzgar tünelinde gerekli ayarlamaları ve dengelemeleri yaptık ki bu çok karmaşık bir hikaye. Fakat sonunda tüm farklı ekipler bunun bir performans avantajı olacağına inandı ve bunu yapmaya karar verdik.”
Simülatörün kullanımı sürücüler Monza’da aracı sürmeden önce aracı çalıştırmak ve deneyebilmek anlamına geliyor. En azından araçlardan birisi bu güncellemeye kavuşacak. Uzun dingil mesafeli araç Lotus gelişim pilotu Nicolas Prost tarafından test edildi. Yarış pilotlarından ise sadece Romain Grosjean aracı simülatörde deneme fırsatı buldu. Boullier burada ekliyor: “Kimi simülatörle pek ilgilenmiyor.”
Lotus’un iki aracını da Monza’da nasıl yarıştıracağı kararı henüz verilmiş değil. Bu, fabrikanın gerekli parçaları zamanında üretip üretemeyeceğine de bağlı. Boullier henüz kararın alınmadığını söylüyor.
“Üretim için zamana ihtiyacımız var ve her iki araca yeterli parçaları ve yedeklerini sağlayabileceğimizden emin değiliz. Her zaman piste iki set getirirsiniz, ancak yedeklerine de ihtiyacınız olur, yoksa iki araca da takmanın bir anlamı olmaz. Belki bir aracı eski sistemle, diğerini de yeni güncellemeyle çıkarır ve aradaki farkı karşılaştırırız.”
“Herkesin bu yeni konsept üzerinde çalışması gerek, çünkü aracın ayarlarıyla birlikte süspansiyon ve aerodinami de değişiyor. Yeni burunun yeni kaza testine girmesi bile gerekti, yani bu büyük bir iş.”
Lotus’un bu yıl hiçbir zaman galibiyet için kalıcı şekilde mücadele verememesiyle birlikte sorulması gereken mantıklı soru dingil mesafesini uzatmanın takıma neler katacağını sorgulamaktır. Boullier bunun sorun olmadığını söylüyor ve değişikliklerin aracın yol tutuşuna etki edeceğini belirtiyor. Ayrıca küçük bir aerodinamik yardımı da olacak.
“Bu fikir üzerinde hareket etmiyoruz. F1’de performans çoğu zaman aerodinami üzerine oldu, fakat araç performans ekibi aracın sürüşünü geliştirecek bir fikirle geldi. Bu araç üzerinde devasa bir fark yaratmayacak ve aerodinamiden çok mekanik yol tutuş üzerine bir çalışma. Fakat belki diğer alanlarda da bize kapılar açar.”
Lotus’un yaptığının kaçınılmaz olarak bir riski var. Fakat takımın markalar şampiyonasında McLaren’in 122 puan önünde rahat durumda olması bu risklerin sorun olmayacağı anlamına geliyor. Monza için umutlar çok yüksek değil, ancak en kötü senaryo gerçekleşmiş olsa ve uzun dingil mesafesi güncellemesi umulduğu gibi çalışmazsa, bu takıma sadece bir hafta sonunda biraz antrenman zamanına patlayacak.
Fakat Lotus güncellemenin çalışacağından emin. Bu kör bir kumar değil. Daha da önemlisi, bu güncellemenin çalışması yeni sürücü simülatörünün doğru şekilde kullanıldığı bilgisini de takıma kazandırmış olacak.
Boullier: “Her zaman bir risk vardır. Padoktaki hiçbir takım piste riski olmayan bir güncelleme getirdiğini söyleyemez. Biraz fazla riskli olduğu doğrudur, çünkü süspansiyon, aero ve sürüşe etki edecek bir bütünü değiştiriyoruz.”
“Ancak sistemlerimizi denemek için bunu yapmak zorundayız. Devrede araç performansı üzerinde etkili bir simülatör de olduğu için karar verme süreci artık çok daha karmaşık. Çalışıp çalışmadığını görmemiz gerekiyor.”
Yeni uzun dingil mesafesi güncellemesi yeni teknik patron Nick Chester için de büyük bir kendini kanıtlama sınavı olacak. Chester, takımdan ayrılmasının ardından James Allison’ın görevini devraldı.
Fakat Boullier bu değişimin sorunsuz atlatıldığını düşünüyor. Chester daha önce takımda mühendislik direktörü görevindeydi.
“Önceki ile aynı olacak. Farklı çalışma yöntemleriniz vardır, Red Bull’da Adrian Newey fikir üretir, tasarlar ve çizer. Bizim yöntemimiz daha farklı.”
“10 ve 20 kişi arasında değişen bir ekibimiz var ve bu insanlar fikirler ve konseptler üretiyorlar. Hiçbir şey tek bir kişinin elinde değil, bu insanlar teknik patronun son kararı altında çalışan küçük bir ekip.”
“Nick doğal bir süreç ile James’in yerini aldı ve etrafında yine aynı insanlar var. Fikir akışları ve konseptler hala aynı.”
Lotus her zaman bütçesindeki hakkında sorulara maruz kalmıştır. Fakat 2013 aracını geliştirmekteki isteklilikleri görülüyor ve bu, simülatör ve vites kutusu test sistemi ile birlikte halen Genii Capital tarafından destekleniyor.
“Bunlar normal dedikodulardır. Nakit akışı konusunda kısıtlı olduğumuz ve çılgınca para harcamadığımız doğrudur, ancak hala gelişime devam ediyoruz.”
xtrabit racing
Bir yanıt yazın